“Çıkardım kırmızı pabuçlarımı kaldım yalınayak ellerimde piren gülleri başımda mor kurdele…” Nalan Çelik Kadınlık ve erkeklik algısıyla bir çeşit konum

“Bir soğuk yel eser Üşür ölüm bile Anlatır akan kanı Beyaz sesiyle…” Ülkü Tamer Ülkü Tamer… “Ben belki dün ölmüştüm,

“Zaman da bir kozadır ipek böceğim Her solukta örülen Bir dışındayız bir içinde…” Rıfat Ilgaz Okuma alışkanlığını, heyecanını geliştirmek, kitap

“Yarın ne olur bilirim ben Bahar gelir, otlar büyür…” Arkadaş Zekai ÖZGER Modern toplum, hemen her şeyle ilgili gün tanımlaması

“Aynı gökyüzü aynı keder değişen bir şey yok ki gidip yağmurlara durayım…” Behçet Aysan İnsan ruhunun ve özellikle doğanın toplum

Nilgün Marmara mezuniyet tezinde Sylvia Plath için, “Plath’ın narin, incinebilir ruhani varlığı ve her şeyin sürekli kirlenişinin iç karartıcı bir

“Ne yana baksam Çatlakları derin bir yolculuk Kirli bir şehir, Budala bir panayır…” Murad DEMİRKOL Bir metnin anlamından çok, anlamlandırılması

“Kestim kara saçlarımı n’olacak şimdi Bir şeycik olmadı deneyin lütfen Aydınlığım deliyim rüzgarlıyım Günaydın kaysıyı sallayan yele Kurtulan dirilen kişiye

“Sokaklar geçiyorum Alın kırışığımdan tutmuş uzanıyor İçimi kemiren bir gerginlik gibi yatıyor kaldırımlar Ve soğuk nefesimi sarsan rutubet Çıldırmışçasına giydiriyor

“Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca Balkona yorgun çamaşırlar asmayı Ki uçlarından çile damlardı. Güneşte nane kurutmayı Ben acılarımın

“Neredeyse bize yalvaran uzak yıldızlar, Bazen gözlerimizi okşayan bir el gibi olurlar…” Vicente ALEIXANDRE Dünyamız özellikle 1970’lerden sonra benzeri asla

“Ben bir düş gibiydim uyanınca yitirilmiş Düşler de anılar gibi karmakarışık…” Afşar TİMUÇİN Murathan Mungan, Harita Metod Defteri adlı eserinde

“Acıyı andıran bir anı artık odamın şaşkınlığı bundan düştutan akşam saatlerine usul usul damlıyor zaman…” Enver Ercan Hayatı bir hece

“Sanki hiç kimse ölmüyordu Sanki bunlar toprak üstüne düşen taşlardı Su üstüne düşen su…” Pablo NERUDA Dünyamız yaşlandıkça, küresel şiddetin

“Herkes diğer insanlara yakın olmaya çalıştığı halde yalnız kalır ve yalnızlığının üstesinden gelmeyi başaramayınca ortaya çıkan güvensizlik, korku ve suçluluk

O iyi insanlar o güzel atlara binip çekip gittiler… Her aydınlık yüz gibi, her dönemin ağırlaşan sancısı gibi… Elbette bir

“Her yer tıklım tıklım ölü Acı boğacak beni boğacak Otlar yalnızlıktan kupkuru…”  Paul ELUARD Ortadoğu, Asya, Afrika ve dahası… Toplumlar

“Bir pencere yeter bana bir tek pencere Bilince ve bakışa ve suskunluğa…” Furuğ FERRUHZAD Kadına şiddet, çocuğa şiddet, trafik karmaşası,

“Dört bir yana yayar kendimi, dökülürüm içime, Fırlarım kendimden bir başıma O büyük fırtınada…” Rainer Maria RİLKE Gecenin görünmez kıldığı

“Çimenler örtüyor şimdi nedenleri ve yaşananları. Birileri yattığı yerden ağzı açık bakıyor bulutlara…” diye seslenir Wislawa SZYMBORSKA İçinde bulunduğumuz kaotik

Evrenin ve özellikle insanın patikasına iliştirilen bir yolculuk hikâyesi… İnsanı duygularıyla irdeleyen, kendi olduğu için alkışlayan, zaaflarıyla alay eden, yücelten,

Elisabeth Kubler Ross, idealindeki insanı “Tanıdığım en güzel insanlar, yenilgiyi, acıyı, mücadeleyi ve kaybı yaşamış olan ve diplerden çıkış yolunu

“İnsanlığın özlediği farklı bir şey, farklı bir zaman, farklı bir yol, farklı bir yer…” diye duygularımıza seslenir Blaga DİMİTROVA Geçmişe,

“Yüreği mühürlü gözlerini Bitmez tükenmez döl bereketini Akdeniz’in çıplak güneşini Eksiksiz bırakıyorum anaç toprağına Tanığım ol Antakya’ Sabahattin Yalkın “Tanığım