Eylül ayının kurtuluş mücadelesinden zaferle çıkışımızda ve Genç Türkiye Cumhuriyetinin temellerinin atılışında çok önemli bir yeri ve konumu vardır. Önceki

Çağdaşlık, geriye doğru değil, ileriye doğru gitmeyi gerektiren bir yaşam biçimidir. Çağdaş bir yaşam biçimini kendine ilke edinen ülkeler devamlı

Akdeniz kayın kayın kaynıyor. Bir tarafta yalnız kalan ülkemiz, öte yanda kendine yandaş bulan ve onlarla birlikte hareket etmeye çalışan

Bugün yeni adli yıl başlıyor. 20 Temmuzda başlayan adli tatil dün itibariyle sona erdi ve 2020-2021 yeni adli yılı bugünden

26 Ağustos Türkün makûs talihinin yenildiği ve düşman kuvvetlerinin İzmir’e doğru kovalandığı büyük taarruzun başlangıç günüdür. 26 Ağustosta başlayan başkomutanlık

Cuma günü verileceği açıklanan müjdeli haber, Cumadan önce bizim medya ile birlikte tüm dünya medyasında da duyuruldu. Verileceği bildirilen müjdenin

Kamuoyu yoklamaları, cumhur ittifakının oylarının aşağıya doğru gitmekte olduğunu gösterdikçe yeni yeni yapay gündemler ortaya atılıyor ve bu yapay gündemlerden

Siyaset dünyası toz-duman. İç ve dış siyasette çok önemli gelişmeler oluyor. Bir taraftan Akdeniz’deki yeraltı kaynaklarının bulunup çalıştırılması yolundaki yarış,

Hırs gözleri karartıp aklın önüne geçtiğinde, her şey ters-yüz olur. Hırsa kapılan kişi, toplum içerisinde belli bir süre sonra saygınlığını

Cumhur ittifakının oy oranının giderek düştüğü ve buna karşılık muhalefet kandının ise oy oranında hızlı bir yükselişin görüldüğü bir dönemde

Cumhur ittifakının oy oranı hızla aşağıya doğru inerken. Muhalefet kanadının ilk seçimde sandıktan iktidar olarak çıkacağı doğrultusunda olumlu gelişmeler yaşanırken.

Atılan tohumlar filizlenmeye, toprak yeşermeye, ülkenin üzerindeki karanlık bulutlar dağılmaya, aydınlık günlerin geleceği umutları giderek artmaya başladı. Bunun nedenleri arasında

Toplumun nefes almasını, aydınlık günleri göreceğine olan inancını pekiştirecek, ülkenin üzerini kaplamış bulunan umutsuzluk bulutlarının kısa sürede dağılacağına, beklentiyi arttırmaya

Genç Türkiye Cumhuriyetinin tapusunun alınışının ve tüm dünyaca tanınışının 97. yıldönümü olan Lozan barış antlaşmasının imzalandığı gündür bugün. Bundan 97

Siyaset dünyasında büyük bir hareketlilik görülmektedir. Bir taraftan iktidar partisi, kamuoyu yoklamalarında belirlenen tabloyu lehlerine çevirebilmek için arayış içerisinde. Bu

Bir yandan ekonomideki sorunlarla mücadele edilirken öte yandan da doğanın dengesi ile oynanması sonucu ülkenin çeşitli bölgelerinde sel felaketleri oluyor

Ekonomide tüm sorunlarımız çözülmüş, Covid -19 salgınının üstesinden gelinmiş, issizlik tamamen gündemden çıkmış, genç kuşağın (Z kuşağı dahil) beklentileri tamamen

İnsanlar hangi yönetim biçimi altında olurlarsa olsunlar düşüncelerini, eleştirilerini ve beklentilerini sözle, yazıyla, resimle anlatmak suretiyle ifade etmeye çalışırlar. Özgürce

Dünya büyük bir kriz ile çalkalanıyor. Bir yandan koronavirüs salgını, öte yandan ekonomik kriz. Bunların üstesinden gelebilmek için her ülke

19 Haziran 2020 tarihli yazımızda şunlara dikkat çekmiş idik: ….İktidar olmak ve iktidarını sürdürmek isteyenler, Z kuşağını ihmal etmemeli, onların

Gelecekteki olası tehlikeleri görenler, doğayı koruma bilincine sahip olanlar, yıllardır yazarlar, çizerler, söylerler. Doğanın dengesini bozmayın, dünyanın oluşumundan bu yana

Gücü ellerinde bulunduranlar, bu gücün yavaş yavaş ellerinden gitmekte olduğunu gördüklerinde çırpınmaya başlarlar. Tıpkı bataklığa düşen bir insanın çırpınışı gibi

Siyaset dünyasında görev alacaklar için kulağa küpe edilmesi ve unutulmaması gereken bazı kurallar vardır. Bunların başında da ,zaman zaman yanlışlar

Kamuoyu yoklamaları Cumhur ittifakı oylarının giderek aşağıya doğru yöneldiğini net bir şekilde gösteriyor. Yine yapılan anketlere göre de AKP’nin oy