Ayıp’ı Kimse Kabul Etmedi

Pislik, Kirlilik Yerinde Kaldı…

Antakya Saint Pierre Kilisesi’nin tam karşısındaki Hacı Krüş Deresi’nin çöp, taş, sopa, kırıntı, kağıt, teneke gibi atıklarla dolu görüntüsü, uyarılara rağmen sürüyor.

“Antakya ilçesi kenar ve dağ mahallelerinin bitiminde, dağın eteğinden kent içine uzanan sel taşkınları sebebiyle oluşturduğu tahribatlarla adından sıkça söz ettiren Hacı Krüş Deresi, şimdilerde tamamen SU’suz. Yılın 12 ayında, yağışlı günlerde dahi birkaç saat suların aktığı Hacı Krüş Deresi, Habib-i Neccar Dağı eteğinden çıkıp Hacı Ömer Alpagot Mahallesi kenarından, Müze Otel önü ve Küçükdalyan sınırlarından Asi Nehri’ne dökülüyor. Ancak bugünlerde perişan halde.
Suyu tamamen kuruyan Hacı Krüş Deresi; çöp, taş, karton, sap ve akla gelebilecek her türlü çöpün atıldığı bir merkez konumunda. Hem de, kentin dış turizmdeki yüz akı kabul edilen Saint Pierre Kilisesi’nden kuşbakışı görüntüde, tam karşısında, önünde… Kiliseye gelen her turist, Hacı Krüş Deresi’ndeki bu çirkinliğe, pisliğe ne yazık ki şahitlik ediyor, etmek zorunda kalıyor.
Kimi zaman temizlenen bu dere genellikle çöp yığınlarıyla dikkat çekerken, belediyenin, dere kenarlarına çöp bidonları yerleştirmesi, hem bölgedeki temizlik ekiplerinin daha özenli çalışması hem de bölge halkının dereye gelişi güzel çöp atmaması, attırmaması, görüntü kirliliği oluşturmaması, kentimizin güzelliği ve temizliği bakımından gerekmiyor mu?”
Yukarıdaki bu haber, gazetemizde bundan 12-13 gün önce yayınlandı. Ancak ilgili, sorumlu yerel yönetim tarafından dikkate alınmamış olacak ki, her şey yerli yerinde duruyor.
Hacı Krüş Deresi; çöp, pislik, cam, taş, teneke, kağıt, sap, kırıntı ve tenekelerle dolu yatağıyla, çevreye çirkin bir görüntü vermeye devam ediyor. İlgili ve sorumlu belediye, temizliği gerçekleştirirse, hem bölgedeki insanlarımızın sağlığına katkıda bulunulmuş, hem de Saint Pierre Kilisesi’ne gelen turistlerin, tepeden bu çirkin görüntüyü görebilmelerinin de önüne geçilmiş olacak. -Cemil Yıldız-