Sezgin Suna, yarın Batıayaz eski Ermeni Kilisesi’nde düzenlenecek geleneksel mistik müzik etkinliğine tüm Antakyalıları davet etti.
Sen Piyer ve Pol Bayramı çerçevesinde yarın saat 18:00’da Batıayaz eski Ermeni Kilisesi’nde, geleneksel hale getirilen ‘İnançların Ezgileriyle Barışa Doğru’ temalı mistik müzik programı düzenlenecek, bir kez daha her dilden ve her dinden barış nağmeleri seslendirilecek.
MKÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Görevlisi-Antakya Polifonik Korolar Derneği Başkanı ve Koro Şefi Sezgin Suna, dün Saklı Ev Restoran’da düzenlediği basın toplantısında, düzenleyecekleri ‘Mistik Müzik’ programı ile ilgili bilgiler aktardı. Etkinliğe piyanosuyla destek verecek olan Natalia Sovuksu, şehir dışında olmasından dolayı Rahibe Barbara Kallasch’ı temsilen Melek Carcar’ın da yer aldığı basın toplantısında, çağlar boyu çok kültürlü yapısıyla farklı inançları bir arada barındıran Antakya’da Türk Katolik Kilisesi’ne 1976 yılında Rahibe olarak atanan Barbara Kallasch’ın yıllardır düzenlediği Barış Ritüeli’nin şehrin mistik dokusunu tamamladığını söyleyen Sezgin Suna, her yıl St. Pierre Bayramı çerçevesinde düzenlenen bu ritüelin önceleri tek sesli olarak icra edilirken, 1993 yılında kendisinin katılımı ile çok sesli bir boyut kazandığını ve son yıllarda Antakya Polifonik Korosu ve Çocuk Korolarının desteği ile daha da büyüdüğünü ifade etti.
Antakya’da, dillerin ve dinlerin barış temalı ezgilerinin bu ritüelde çok sesli olarak koro ve orkestra ile seslendirildiğine vurgu yapan Sezgin Suna, konuşmasında şunlara değindi:
“Barbara Kallasch, dünya barışı için üç semavi dinin bulunabileceği yer arayışında Kudüs’e giderken yolu Antakya’dan geçer ve aradığı yeri bulduğunu ifade eder. Almanya’nın Wiesbaden kentinde dünyaya gelen Rahibe Barbara, küçük yaşlarda müzik eğitimine başlar. Opera ve Kilise korolarında şarkı söyler. Üç semavi dinin atası HZ. İbrahim’in Sevgi Çemberi’nin Antakya’da olduğunu kabul eder. Çünkü cami, kilise ve havra Antakya’da bu çemberin içindedir. Hedefte, insanların birbiri ile dost olması vardır. Hacı Bektaş-i Veli’nin ‘İnsanın okuması gereken en önemli kitap insandır’ sözünden yola çıkılarak, ritüele katılan her insanın düşüncesi ve inancı dikkate alınarak program gerçekleştirilir. Dünyanın neresinden gelirse gelsin, her katılımcı bu ritüele mutlaka katkıda bulunur.
Ritüelin, çok sesli olarak sunulması büyük önem taşır. Farklı seslerin bir arada tınlaması, Antakya’nın farklı kimliklerinin ve kültürlerinin birlikte yaşamasının uyumuna eşdeğer manevi bir güzelliği yansıtmaktadır. Bu uyumdan etkilenmemek mümkün değildir.
Uzun yıllar St. Pierre Kilisesi’nde düzenlenen bu ritüel, son beş yıldır Batıayaz eski Ermeni Kilisesi’nde yapılmaktadır. İlk çağlarda Antakya’da yaşamış Aziz İgnatius’un söylediği şu sözler önemlidir: ‘Siz, Tanrı’nın melodisini oluşturun. Şarkı söyleyen insan iki defa ibadet etmiş olur.’
Burada sözü edilen melodi kavramı, bu şehirde yaşayan tüm insanların şarkılarını çok sesli olarak seslendirmesidir. Çok sesli bir eserdeki her sesin, her çalgının tınısı, rengi ve ritmi, bana bu şehirdeki farklı seslerin doyumsuz bir güzellik oluşturduğunu anlatmaktadır.
30 Haziran 2017 Cuma saat 18:00’da Batıayaz eski Ermeni Kilisesi’nde gerçekleştireceğimiz ‘Barış Ritüeli’ne bu yıl da otuza yakın çocuk korosundan koristler, yetmişe yakın büyükler korosu koristleri ve koromuza eşlik eden on kişilik bir orkestra grubu, izlemeye gelen Antakyalı sanatseverlere bir saate yakın ‘Mistik’ bir müzik programı sunacaklar. Destekleri konusunda Samandağ Kaymakamı Sayın Cahit Çelik’e, Samandağ Belediye Başkanı Sayın Mithat Nehir’e, Hataylı İşadamı Sayın Osman Mıstıkoğlu’na ve Batıayaz Muhtarı Sayın Doğan Halistürk’e teşekkür etmeyi bir borç biliyor ve sizlerin aracılığı ile tüm Antakyalıları Barış Ritüeli’ni izlemeye davet ediyorum.” -Mehmet ÖZGÜN-