Yaklaşık 6 ay önce Z kuşağı ile ilgili olarak yazdığımız yazıda: Bize göre önümüzdeki seçimlerde sandıktan başarılı çıkabilmenin anahtarlarından en önemlisi Z kuşağıdır demiş, bu unutulmasın ve bu doğrultuda gereken yapılsın diyerek yazımızı sonlandırmış idik.
Son günlerde siyaset sahnesinin kızışması ve önümüzdeki seçimlerden başarılı çıkabilmenin yol ve yöntemlerinin aranmasına başlanmış olduğundan bu bağlamda Z kuşağı ve ona yakın olan Y kuşağının beklentileri üzerinde de durulmaya, neler olduğu, hangi konuları ve sorunları önemsedikleri aranmaya başlandı.
Böylece bu kuşakların oyları alınabilindiği takdirde sandıktan başarılı çıkılabileceği anlayışı siyasilerde yer etmeye başladığından bu doğrultudaki çalışmalarda hızlandırılmıştır.
Çok uzun bir zaman değil, daha yaklaşık 6 ay önce yazdıklarımızın ve uyarılarımızın gerçekleşmekte olduğu görülüyor ve anlaşılıyor.
Her iki kuşağın beklentileri, sıkıntıları, sorunları ile bu kuşaklar dışındakilerin beklentileri, sıkıntıları ve sorunları tamamen bir farklılık göstermektedir.
Elbette ki yaşanan ekonomik kriz bu kuşakları da etkilemektedir.
Yine elbette ki tüm dünyanın yaşadığı korona virüs salgını ile de ilgilenilmekte ve bununla yapılmakta olan mücadele yöntemleri de dikkatle izlenmektedir.
Ancak bunların yanında Z ve Y kuşağının başkaca sorunları ve beklentileri bulunmaktadır.
Çoğu üniversite çağında olan bu gençlerimiz, yarınlarının ne olacağını bilememekte ve geleceklerinin güven altında olmadığı kanısında bulunmaktadırlar.
Üniversiteyi bitirdiklerinde, ülkemizde var olan işsiz kadrosunun biraz daha artacağı ve okuyan işsiz sayısının giderek yukarı doğru hızla bir yükselme göstereceği inancındalar.
Yine bu kuşaklar, yaşam biçimleri üzerinde tartışmalar yapılmasına, bunlara müdahalede bulunulmasına karşı bir tutum izliyorlar.
Bu kuşakların, fırsat bulunca yurt dışına gitmek ve orada kendilerine uygun yer ve iş imkânları edinmek doğrultusundaki görüşlerinin de var olduğu, konuşmalarından, hareketlerinden ve beklentilerinden anlaşılmaktadır.
İşte böylesi bir ortam içerisinde, önümüzdeki seçimlerde oy kullanacak olan Z ve Y kuşaklarının sorunlarını anlayan, gören ve bu sorunları anlayıp gördükten sonra inandırıcı çözüm yolları üreteceğini net bir şekilde ifade edebilenlere, bu kuşakların oylarının gidebileceği görülmektedir.
Özetle şunları belirtebiliriz:
Bu kuşak; yaşam biçimlerine müdahale edilmesini istemiyor.
Bu kuşak; kibir ve kendini beğenmişlik, tevazu anlayışının yer alması gerekliliğine, sorunların tartışma, anlaşma ve görüşme suretiyle çözüleceğine inanıyor ve bu doğrultuda hareket edilmesini istiyor. Yani suskun bir toplum olma yerine konuşan bir toplum olma yolunda adımlar atılmasını bekliyor.
Bu kuşak; eğitimin tüm kuralları ile uygulanmasını, eğitimli bir toplum olabilmenin gereklerinin ödünsüz olarak yerine getirilmesini istiyor.
Bu kuşak; herkesin hak ettiği yere, imkâna ve yetkiye sahip olmasını sağlayabilecek bir anlayışın egemen olmasını istiyor.
Bu kuşak; demokrasinin tüm kuralları ile ödünsüz olarak uygulanmasını istiyor.
İşte Y ve Z kuşağının istekleri ve beklentileri kısaca bu şekilde özetlenebilir. Önümüzdeki zaman dilimi içinde yapılacak olan ilk seçimde oyları ile ülkenin kaderini belirleyecek olan bu kuşağın beklentilerini iyice bilmek ve buna göre de kendilerini o kuşağa kabul ettirmek gerekir.
Bu doğrultuda hareket edenlerin başarıya ulaşacağından şüphe edilmemelidir. Aksine bir tutum içerisinde olanların ise, şikâyet etmeye hakkı olamayacağını şimdiden hatırlatıyoruz…
YORUMLAR