Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Bilirkişi Raporu Antakya İçin Konuştu: Şehir Plancıları Haklı!

TMMOB Şehir Plancıları Odası Hatay İl Temsilciliği, Antakya Tarihi Kent

TMMOB Şehir Plancıları Odası Hatay İl Temsilciliği, Antakya Tarihi Kent Merkezini kapsayan 307 hektarlık riskli alanla ilgili hazırlanan imar planlarına karşı açtıkları davada önemli bir gelişme yaşandığını duyurdu. Hatay 6. İdare Mahkemesi’nde görülen 2024/2626 esas sayılı dava dosyası kapsamında hazırlanan 56 sayfalık bilirkişi raporunda, şehir plancılarının itirazlarının bilimsel ve teknik gerekçelerle haklı bulunduğu belirtildi.

Şehir Plancıları Odası Hatay İl Temsilcisi Serkan Koç, yapılan açıklamada bilirkişi raporunun temel tespitlerini kamuoyuyla paylaştı. Koç, planların hazırlanma sürecinde ciddi eksiklikler ve kamu yararını zedeleyen uygulamaların bulunduğuna dikkat çekerek şu maddeleri sıraladı:

📍 Katılımcı planlama süreci işletilmemiş, yerel halk, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşlarının görüşleri planlara yansıtılmamıştır.
📍 Koruma ilkeleri göz ardı edilmiş, planlama süreci kapalı ve merkeziyetçi yürütülmüştür.
📍 Plan açıklama raporları ile paftalar arasında ciddi tutarsızlıklar ve çelişkiler bulunmaktadır.
📍 Taşkın riski taşıyan alanlar imara açılmış, DSİ görüşleri plan kararlarına uyarlanmamıştır.
📍 Kentsel sit alanının büyük bölümü ticaret ve turizm alanı olarak planlanmış, özgün konut işlevi korunmamıştır.
📍 Kat yükseklikleri ve yoğunluk kararları bilimsel gerekçelerden yoksun, eşit zemin koşullarına sahip alanlarda keyfi farklılıklar yaratılmıştır.
📍 Maksim ve Yunus Emre Parkı gibi kamusal alanlar yapılaşmaya açılmış, kentsel hafıza tehdit altına alınmıştır.
📍 Plan müellifliği ve uzmanlık koşulları belirsiz, Türkiye Tasarım Vakfı ile Bakanlık arasında yetki karmaşası oluşmuştur.
📍 Nazım ve uygulama planları aynı içerikle hazırlanmış, planlama hiyerarşisi ve ölçek ilkeleri ihlal edilmiştir.

Açıklamada, bu tespitlerin Antakya’nın tarihsel ve kültürel mirasının korunması yönündeki mücadelenin ne kadar haklı ve gerekli olduğunu bir kez daha ortaya koyduğu vurgulandı.

Son olarak Şehir Plancıları Odası şu ifadelerle kamuoyuna çağrıda bulundu:

“Antakya yalnızca bir kent değil; binlerce yıllık uygarlıkların izlerini taşıyan, toplumsal hafızanın mekâna sinmiş olduğu bir kültür mirasıdır.
Bu mirasın korunması, bilimsel, katılımcı ve kamu yararını esas alan planlama anlayışıyla mümkündür.
Antakya’nın yeniden inşa sürecinde tarihsel kimliğin yok sayılmasına değil, yaşatılmasına yönelik planlama anlayışının hâkim kılınması gerektiğini bir kez daha vurguluyor; davanın tüm aşamalarını kamu yararı doğrultusunda yakından takip etmeye devam edeceğimizi kamuoyunun bilgisine sunarız.”