Eğitim – İş Hatay şubesinin yayınladığı raporda 2024 -25 yılı eğitim ve öğretim yılında öğrenciler için bir öğün okul yemeği sözü dahi tutulamadı denildi. Eğitim – İş in bu yöndeki eleştirileri şöyle : Derinleşen ekonomik kriz, hız kesmeden yükselen enflasyon sonucunda halkın alım gücünün gün geçtikçe düşmesi temel gıda ve besin maddelerine erişimi daha da zorlaştırmış ve mutfaktaki yangını büyütmüştür. Temel gıda ürünlerinin fiyatının hızla artması çocukların beslenmesinde önemli olan et, süt, yumurta, peynir gibi gıda maddelerine erişimi adeta imkansız hale getirmiştir. Aileler çocukların beslenme çantalarına bir şey koyamaz, bir şişe su bile alamaz duruma gelmişlerdir. Çocukların sağlıklı beslenmesi sağlıklı ruhsal ve bedensel gelişimleri için olduğu kadar akademik başarıları için de elzemdir. Beslenme çantası boş olan çocukların okullarda ve derslerinde başarılı olmaları mümkün değildir. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) raporlarına göre, Türkiye’de 6,5 milyon çocuk aşırı yoksulluk içinde yaşamaktadır ve bu durum ülkedeki krizin de derinleştiğini göstermektedir. Türkiye’de gıda harcaması ile giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı olan yoksulluk sınırı 65 bin TL civarında ve açlık sınırı ise asgari ücreti geçmişken toplumun çoğunluğu artık ekonomik koşullardan dolayı nefes alamayacak duruma gelmiştir. Türkiye’de yoksulluğun her geçen gün derinleşmesi, enflasyonun sürekli yükselmesi zaten kırılgan olan yaşam koşullarını daha da zorlaştırmaktadır. Bu koşullardan en fazla etkilenenler ise kadınlar ve çocuklardır. OECD verilerine göre, Türkiye de çocuk yoksulluğu yüzde 22.4’tür; Türkiye’de her beş çocuktan biri yeterli beslenemiyor ve her dört çocuktan biri ise okula aç gidiyor. Bir çocuğun, çocukluğunu sürekli yoksulluk içinde geçirmesi yetişkin olduğunda da yoksul olma olasılığının yüksek olduğunu göstermektedir. Yoksulluk bu kadar derinleşmişken AKP iktidarı seçim vaadi olan okullarda bir öğün ücretsiz yemek dağıtımı sözünü tutmamıştır. Okullarda bir öğün ücretsiz yemek sadece çocukların sağlıklı beslenmesini sağlamak açısından değil aynı zamanda çocukların sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanması, toplum içinde ve akranlarıyla birlikte yemek yeme kurallarını öğrenmesi açısından da önemlidir. Ancak iktidar ve MEB ücretsiz yemek vermediği gibi bazı yerel yönetimlerin okullarda yemek dağıtmasını da “devleti aciz gösterdikleri” gerekçesiyle engellemiştir. Çocuklarımızın sağlıklı bedensel ve psikolojik gelişimi, akademik başarıları ve eğitim süreçlerinin sağlıklı işlemesi için öğrencilerin beslenme sorununu çözmek için iktidar acilen bütçe ayırmalıdır. Ancak taşımalı eğitim yapan ya da pansiyonlu okullarda bile öğrencilerin beslenme sorunları tam olarak çözülebilmiş değildir. Halkın alım gücünün giderek düşmesi ve yoksullaşmanın artması, sağlıklı gıdaya erişimin en büyük sorunlardan biri haline gelmesi ile birlikte öğrencilerin okullarda bir öğün ücretsiz sağlıklı okul yemeği verilmesi uygulamasının bir an önce hayata geçirilmesi gerekmektedir.