Bugün, 8 Mart dünya kadınlar günü. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bugün; dünya kadınlar günü olarak karşılanmakta, kutlanmakta ve kadının yeri, değeri, önemi, kadın- erkek eşitliğinin sağlanması konusunda atılacak adımların, yapılacakların bir kez daha masaya yatırılıp görüşülüp konulaşacağı, hatırlanacağı gündür.
Bu hususlara değinmeden önce 8 Mart’ın neden dünya kadınlar günü olarak kutlanmaya başlandığını bir kez daha hatırlamak ve hatırlatmak istiyoruz.
Şöyle bir gerilere, 8 Mart 1857 tarihine gidelim. O gün Amerika’da 40 bin kadın daha iyi koşullarda çalışmak, eşit muamele görmek ve insanca çalışma, yaşama hak ve yetkilerine sahip olabilmek için direnişe geçmiş ve bunun sonucu olarakta büyük bir mücadeleye girilmiş idi. Bu direniş ve mücadele sırasında 120 kadın çalışanda yaşamını yitirmiş ve böylece 8 Mart dünya emekçi kadınlar günü olarak kabul edilmeye başlanmıştı.
Birleşmiş milletlerin 1977 yılında aldığı bir kararla da 8 Mart dünya emekçi kadınlar günü olarak tüm dünyada kutlanmaktadır.
8 Mart’ın dünya kadınlar günü olarak kutlanmasındaki amaç, kadın-erkek eşitliğinin sağlanması, herkese aynı hakkın verilmesi, herkesin aynı hak ve yetkileri kullanabilmesi yolunda gereken adımların atılması için mücadele verilmesi olarak gösterilir.
Her ne kadar 8 Mart’ın tüm dünyada kadınlar günü olarak kutlanmasına ve böylece eşitliğin sağlanabilmesi yolunda adımlar atılmasına çalışılması için gereken yol haritası çizilmiş ve bunun başlangıç tarihi de 1857 olarak gösterilmişse de kadınlar hak ettikleri yere konma, yetkiye ve hakka yıllar sonra sahip olabilmişlerdir.
Ülkemizde ise daha birçok ülkedeki kadınların sahip olmadığı hak ve yetkiler, Atatürk ilke ve devrimlerinin ışığında, laiklik ilkesi doğrultusunda çağdaş uygarlık düzeyine ulaşabilme anlayışı çerçevesinde kadınlarımıza adım adım tanınmış, verilmiş ve böylece eşitliğin sağlanabilmesi yolunda önemli adımlar atılmış idi.
Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ve dava arkadaşlarının çağdaş ve ileri görüşleri sayesinde kadınlarımıza önce belediye meclis seçimlerine katılma ve muhtarlık gibi yerlerede seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır.
Daha sonra da 1934 yılında kadına seçme ve seçilme hakkı tanınmak suretiyle milletvekili olma yolu da açılmış ve bunun sonucu olarak birçok kadınımız Türkiye Büyük Millet Meclisine girmek suretiyle görevlerini başarıyla yerine getirmişlerdir.
Oysaki o tarihlerde Avrupa’nın birçok ülkesinde kadının seçme ve seçilme hakkı yoktu.
Kadına böyle bir hak tanınmamıştı.
Avrupa ülkeleri bu durumda iken, Genç Türkiye Cumhuriyetinde kadına bu haklar tanınmak suretiyle kadın-erkek eşitliğinin sağlanması yolunda çok önemli adımlar atılmış idi.
Yalnız bir husus hatırdan uzak tutulmamalıdır: Mücadele etmeden, üzerinde önemli uğraşlar verilmeden kazanılan haklar, zaman içerisinde adım adım geri alınmaya başlandığında fazlaca tepki konulmaz, ses çıkartılmaz.
Böyle olunca da birde bakmışınız ki verilen haklar tamamen geri alınmış ve eşitlik ortadan kalkmış olur.
Bu nedenle kadınlarımızın her türlü hakka ve yetkiye sahip olabilmeleri ve sahip oldukları bu hak ve yetkilere de sımsıkı sarılmak suretiyle ellerinden geri alınmasına izin verilmemesi doğrultusunda gereken uğraş verilmelidir.
Ülkemizde olduğu gibi tüm dünyada da zaman zaman kadına yönelik şiddet hareketlerinin, onursuz davranışların ve geriye dönüşün sinyallerini verecek olan anlayışın adımları duyuluyor ve hissediliyor.
Bunun içinde herkesin çağdaş görüş ve anlayış doğrultusunda bu geriye gidiş isteklerine karşı durması, görüşlerini bildirmesi ve çağdaşlıktan uzaklaşma isteklerine set çekilmesi için gerekeni yapması bilincine varması zorunludur.
Şu husus gözden uzak tutulmamalıdır: Bir ülkede kadın ikinci sınıf muamelesi görürse. Bir ülkede kadın eşit haklara sahip değilse. Bir ülkede kadın her türlü olanaklardan yararlanamıyorsa. Biliniz ki o ülkede çağdaşlık ve uygarlık tam anlamıyla yerini bulmamış ve benimsenmemiştir.
Bugün 8 Mart dünya kadınlar günü. Böylesi bir günde herkesin bu gerçekleri görerek hareket etmesi ve kadının toplum içinde üstün bir yerinin olduğunu hatırlaması, bu gerçeği unutanlara da hatırlatması gerekir.
Bunları hatırlamak ve hatırlatmak suretiyle 8 Mart dünya kadınlar gününü kutluyor ve nice 8 Martlara diyoruz…
YORUMLAR