Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Av. Nabi İNAL

Bütün Umutlar…

Geldi, gelecek, gelmek üzere diye diye ,nihayet beklenen aşının 3 milyon dozluk bölümü ülkemize ulaştı.

Yine yapıldı, yapılıyor, yapılmak üzere denile denile gelen aşının başta sağlıkçılar olmak üzere belirlenen hak sahipleri sıralamasına göre de geçtiğimiz hafta sonu itibariyle yapılmasına başlandı.

Yetkililerin açıkladığına göre yapılan günlük aşı miktarı iki yüz elli binin üzerinde olmuştur.

Yine yetkililerin açıkladığına göre de bu rakam dünyada benzeri görülmeyen bir aşılama rakamıdır.

Böyle olunca da gelen 3 milyon dozluk aşının bir buçuk milyon dozunun yapılmasının 6- 7 gün içerisinde tamamlanması gerekiyor.

İkinci doz aşının yapılması içinde son bilgilendirmelere göre de 28 gün beklenecek, işte bu arada da yeni aşıların gelmesi ve hak edenlere uygulanmasına devam edilmesi gerekecek.

Bu arada kısa sürede 30-50 milyon dozluk aşının ülkemize geleceği duyuruldu. 30 milyon ile 50 milyon arasında tamı tamına 20 milyonluk bir fark vardır.

Yani 20 milyon doz aşıyı, aylarca bekledikten sonra ülkemize gelen 3 milyon doz aşıya böldüğümüzde aşağı yukarı 7 katlık bir rakam ortaya çıkıyor.

Bu nedenle aşının gelmesini bekleyenler için bir umut kaynağı olacak olan bu haberlerin toplumu tatmin edebilmesi ve umut ışıklarını söndürmemesi için, daha dikkatli davranılması gerekir kanısındayız.

Geleceği söylenen aşının 30-50 milyon doz civarında olacağı ifade edileceğine, hiç olmazsa beklenen aşının da 45-50 milyonluk bir rakamla ifade edilmesi daha doğru olurdu kanısındayız.

Bu hususları bir kenara bırakalım ve gelelim aşılamaya.

Başta sağlıkçılar olmak üzere hak sahiplerine sıralamaya göre yapılacağı açıklanan aşının ne zaman ülkemize geleceği ve hangi koşullarla hak sahiplerine yapılacağı kabul edilebilir bir gerekçeyle anlatılmalı ve toplumda buna inandırılmalıdır.

Korona virüs salgın hastalığı tüm dünyayı etkisi altına almıştır. Bütün dünya bu salgınla baş edebilmek için büyük bir uğraş vermektedir.

Birçok ülke nüfusunun en az iki katı oranında aşıyı şimdiden ülkesine getirmiş ve depolamış olduğunu açıklıyor.

Bizimde nüfusumuzun 83 milyon olması göz önünde tutulduğunda basit bir hesaplamayla en az 160 milyon dozluk aşıyı getirmemiz ve stoklamamız gerekirdi.

Oysaki gele gele şuana kadar 3 milyon geldi.

Yine açıklamalara göre gelmesi beklenen aşı ise 30 ile 50 milyon arasındaki bir dozdan ibarettir.

Şimdi eğri oturup doğru düşünmek gerekir.

Tüm dünya bu salgın hastalıkla mücadele eder ve kısıtlamalar birbirini takip ederken, bütün umutlar açıklanan aşılara odaklanmış olduğundan hesabı iyi yapmak ve ona göre de konuşmak gerekir.

İşte böylesi bir ortamda, bizimde bulunduğu açıklanan ve onaylanan aşıları ülkemize getirmemiz ve stoklamamız gerekir.

Hiç olmazsa bundan sonra zararın neresinden dönülürse kârdır misali, onaylanan aşıların hızla ülkemize getirilmesi ve hak edenlerin aşılanmasına devam edilmesi daha doğru olur, daha yararlı olur ve umutların yeşermesine sebep olur kanısındayız.

Aksi halde oluşacak umutsuzluk havasının dağılması ve aydınlık günlerin görülebilmesi için daha çok zamana ihtiyaç olacaktır.

Bu gerçek hatırdan çıkartılmamalıdır…

[email protected]

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER