Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Büyük Yanılgı İçindesiniz

Bu ülkenin tek sahibi

Bu ülkenin tek sahibi değilsiniz…

Aralarında, TİP Hatay Milletvekili Barış Atay’ın da olduğu 1134 müzik yorumcusu, besteci, söz yazarı, aranjör, müzik yapımcısı, müzik yazarı ve menajer, müzik yasaklarına tepki göstererek, “Müzik Susturulamaz, Müzisyenler Susmaz” başlıklı ortak bir açıklama yaptı.

Oyuncu, Yönetmen ve Milletvekili Barış Atay’ın da aralarında olduğu; yüzlerce müzik yorumcusu, besteci, söz yazarı, aranjör, müzik yapımcısı, müzik yazarı, müzik teknisyeni, menajer ve hayatını müzik sektöründen kazanan tüm meslek gruplarından çok sayıda katılımcı, “Müzik üzerindeki baskıları, yasaklamaları kabul etmediğimizi yetkililere ve kamuoyuna duyurmak üzere aşağıdaki metni kaleme aldık” diyerek, ortak bir açıklama yaptı.

Beş gün gibi kısa bir sürede, ağırlıklı olarak müzisyenlerin katılımıyla 1135 imzaya ulaşan ortak açıklama metni, bundan sonra da müzik sektörünün bütün bileşenlerinden gelecek imzalara açık tutulacak.

-TEMENNİ!-

Kuzeni, müzisyen Nihat Mugil’in kurduğu Mengene Grubu’nun ilk uzunçalar albümü ‘Değişim’e verdiği katkıyla dikkati çeken, TİP Hatay Milletvekili Barış Atay’ın da imza verdiği açıklamada, “Umarız, biz yeni imzalarla müzik dayanışmamızı güçlendirirken, yetkililer de yeni yasaklamalar ve baskılarla karşımıza çıkmaz” denildi ve şu ifadeler kamuoyu ile paylaşıldı:

“Mutluluğu ya da mutsuzluğu yasaklayabilir misiniz? Neşelenmeyi ya da hüzünlenmeyi? Acıyı? Sevinci? Yası, hasreti, öfkeyi, umudu, coşkuyu yasalarla, yasaklarla ya da Valilik kararlarıyla yok edebilir, ortadan kaldırabilir misiniz?

İşte bu yüzden, müziği de sanatı da yasaklayamazsınız. Olsa olsa bir konseri, bir sanat yapıtını ya da etkinliğini yasaklarsınız ve böylece sanata, müziğe, şarkılara, türkülere, stranlara engel olduğunuzu zannedersiniz. Yanılırsınız. Tarih, bu yanılgılarla dolu. Yanılanlar, yok olup gitti! Yasakladıklarını zannettikleri türküler, bin yıldır dillerde. Müziğe saldırı, tümden insanlığın ruhuna saldırıdır.  İki yıldır, pandemi tedbirleri gerekçe gösterilerek müzisyenlere yönelik yasaklar ve kısıtlamalar, sektörde faaliyet gösteren birçok müzisyeni derin bir yoksulluğa mahkum etti. Sanatından başka geçim kaynağı olmayan, enstrümanlarını satmak zorunda kalan, müzikle, sanatla hiç ilgisi olmayan işlerle hayatta kalmaya çalışan binlerce müzisyenin sorunları, çığlıkları, yazık ki bu yasakları koyanların vicdanına ulaşamadı. Tüm bunlar yetmezmiş gibi, şimdi de peş peşe gelen konser yasaklarıyla, iktidarın sanat ve sanatçılar üzerindeki baskıları son bir ayda yeni bir boyuta geçti.

Bu yasaklara gerekçe olarak ‘kamu güvenliği’, ‘toplumun ahlaki değerleri’ gibi ucu açık ifadeler kullanılıyor. Bu kararların ardında, talimatı, altında imzası olanlara seslenmek istiyoruz…

Bu uydurma gerekçelerin, neyi perdelemek için kullanıldığını hepimiz biliyoruz. Bir konser yasaklandığında, sadece müzisyenler değil, o müziğin tüm dinleyenler de cezalandırılıyor. Bu kadarla da kalmıyor, menajerleri, organizatörleri, ses ve ışık teknisyenlerini, doğrudan ya da dolaylı olarak sektörden beslenen herkesi, aileleriyle birlikte cezalandırmış, sofralarındaki ekmeği almış oluyorsunuz. Kendi yaşam anlayışınızı, bütün topluma dayatmaya çalışıyorsunuz. İstiyorsunuz ki, koca bir toplum sizin istediğiniz gibi, siz istediğiniz sürece ve sizin izin verdiğiniz kadar yaşasın! Bunun için sanata, sanatçıya, emeğe, şarkılara saldırarak insan ruhuna topyekun pranga vurmak istiyorsunuz.

Büyük yanılgı içindesiniz. Bu ülkenin tek sahibi değilsiniz. Bu ülkenin sahibi hepimiziz ve bu ‘hepimiz’in içinde sizin kadar biz de varız. Bizler, yaratmak istediğiniz gri dünyayı her zaman şarkılarımızla, türkülerimizle danslarımızla, gökkuşağının tüm renklerine boyamaya devam edeceğiz. Dilediğimiz kıyafetle sahneye çıkıp, şarkılarımızı istediğimiz dilde, dilediğimiz gibi söyleyeceğiz.

Sanatçıların koruma altında olduğunu söyleyen yasalar, günü gelecek gerçekten uygulanacak. Sanat, hepimiz için. Müzik, hepimiz için. Gözünüze, kalbinize, vicdanınıza indirilmiş perdeyi kaldırın. Şarkıların, dünü bugüne, bugünü yarına bağladığını; bizleri ayrıştırmadığını, aksine birleştirdiğini göreceksiniz.”

Tamer Yazar