CHP’de sonuç bildirgesi

CHP Defne ve Antakya İlçe Örgütleri İstişare Toplantısı sonuç bildirgesinde 10 temel mesaj verildi. CHP Antakya ile Defne ilçe başkan ve yöneticileri ile üyelerinin katılımı ile geçtiğimiz Cumartesi günü, Defne ilçesi Akdeniz Mahallesi Defne Gençlik Merkezi’ndeki toplantının sonuç bildirgesinde 10 temel mesaj verildi. CHP PM Üyesi Gülçin Timur, CHP Hatay İl Başkanı Servet Mullaoğlu, CHP […]

CHP Defne ve Antakya İlçe Örgütleri İstişare Toplantısı sonuç bildirgesinde 10 temel mesaj verildi.

CHP Antakya ile Defne ilçe başkan ve yöneticileri ile üyelerinin katılımı ile geçtiğimiz Cumartesi günü, Defne ilçesi Akdeniz Mahallesi Defne Gençlik Merkezi’ndeki toplantının sonuç bildirgesinde 10 temel mesaj verildi.
CHP PM Üyesi Gülçin Timur, CHP Hatay İl Başkanı Servet Mullaoğlu, CHP Hatay Milletvekilleri Hilmi Yarayıcı, Mevlüt Dudu ve Serkan Topal, Defne Belediye Başkanı Dr. İbrahim Yaman, İl-İlçe Gençlik ve Kadın Kolları ile Belediye Meclis üyelerinin katılımlarıyla yapılan “Genişletilmiş İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nın sonuç bildirgesi, CHP Antakya İlçe Başkanı Hasan Ramiz Parlar ile Defne İlçe Başkanı Mehmet Gönenç imzasıyla ana başlıklar halinde şöyle açıklandı:
1. 2019 Öncesi CHP olarak tüm kademelerimizle tek vücut olmak zorundayız.
Ülkemizin geçmekte olduğu tarihsel süreçlerde hepimiz görev ve sorumluluklarımızın bilincindeyiz. Ülkemiz, halkımız ve partililerimizin mevcut düzende var olan sorunlarını konuşmak ve durum tespitleri yapmak yerine 2019 öncesi Genel Merkezimizin ürettiği politikalar ışığında biz örgütlerin yol haritamızı çizerek güçlü, kararlı ve iktidar odaklı çalışmalar yapmamız gerektiğini vurgulamak istiyoruz. Bu çalışmaların başarıya ulaşması için kişisel kavgaları, şahsi beklentileri ve parti içi çekişmeleri bir kenara bırakarak birlik-beraberlik içerisinde hep beraber ülkemizin geleceğini düşünmemiz ve rejimi korumamız gerektiğine inanıyoruz. Genelde ve yerelde güçlü örgütün güzel yarınlar için işlevsel hale gelmesi tüm partililerimiz için önem taşımaktadır. Eminiz ki güçlü örgütün oluşumuna tüm partililerimiz katkı sunacaktır.
2. Referandum’daki HAYIR Bloğu’nun korunup 2019 için diri tutulması gerekmektedir. Demokrasinin sonuna kadar savunulup Parlamenter Sisteme dönüşün yolları aranmalıdır.
Nisan 2017’de yapılan ve ülkenin yeni rejiminin yani gelecekteki siyasi düzeninin oylandığı halk oylamasında ülkemizin her renginin katkıda bulunduğu % 49’luk bir HAYIR cephesi hepimiz için önemli ve değerlidir. OHAL’in yetkilerine dayanarak yapılan ve meşruluğu hala tartışılan bir seçim, bizim umudumuzu kırmamalı, aksine halka umut olacak bir duruma gelip umudu örgütlemeliyiz. Bunu yaparken de Genel Merkezimizin halka umut olacak projeleri hayata geçirmesi gerektiğine inanıyoruz. Önümüzde 2019 gerçeği ve sorumluluğu var. Önceki seçimlerde yaşanan sandık problemlerine önlem almak hususunda Sandık güvenliği ve Sandık Eğitimlerine önem verilmelidir. Bu konudaki hazırlıklarımızı erkenden yapmalıyız ve özellikle az oy alınan sandıklara yönelik özel çalışmalar yapılmalıdır.
3. Parti İçi Demokrasinin geliştirilmesi ve her türlü aday belirlemede ÖNSEÇİM elzemdir.
Demokrasi, adalet, özgürlük, emek ve dayanışma ilkelerinin ışığında bir parti olan CHP, mevcut siyasal düzende hukukun savunucusu ile evrensel insan haklarının koruyucusu olma özelliğini her platformda sürdürmektedir. Demokrasi geleneğinden gelip sosyal demokrasinin ülkemizdeki gelişiminin öncüsü olan partimizde demokrasiyi içselleştirmek, korumak ve doğrudan katılımı sağlamak adına yerelden-genele, tabandan-tavana kadar her kademede, her kulvarda ÖNSEÇİM’in olması partililerimizin ortak arzusudur. Önseçimin hakim kılınması örgütümüzün güçlenmesi, tabanımızın partiye daha sıkı sahip çıkması, üyeye değer verilip tabanın sesine kulak verilmesi ve parti içi demokrasi kültürünün güçlenmesi demektir. 2015 Genel Seçimlerinde ülkemiz genelinde uygulanan % 85’lik önseçim zorunluluğunun partimizdeki her seçimde, hatta ve hatta CUMHURBAŞKANLIĞI seçiminde bile uygulanması gerektiğine inanıyoruz.
4. Cumhurbaşkanı adayımız konusunda hassas davranıp önceki hatalarımızdan ders alarak ve deneyimlerimizden de sonuç çıkartarak seçimi kazanmaya yönelik stratejiler geliştirmeliyiz.
2014 Cumhurbaşkanlığı seçiminde Genel Merkezimizin kararı doğrultusunda diğer partilerle yaptığımız ittifaklar sonucu çatı adaya karar verilmiş ve adayımız Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu olmuştur. Bu durum parti tabanımızda haklı-haksız tepkilere, çeşitli görüş ayrılıklarına ve birtakım hoşnutsuzluklara sebep olsa da ülke genelindeki örgütlerimizin Genel Merkezimizin kararına saygı göstererek, biraz da halkımızın mevcut zihniyetten kurtulmak istemesinden ötürü gece-gündüz adayımız için çalışarak adayımızın seçimi kazanması için her kademede sahada ter dökmüştür. Gelinen süreçte ülkemizin geleceğinin oylanacağı bir seçimde oy kaybına daha doğrusu seçimi kaybetmeye ve rejimi yitirmeye partimizin de halkımızın da tahammülü yoktur. Cumhurbaşkanlığı makamı; ülkemizde yaşayan herkesi ve her siyasal görüşü temsil eden, hukukun üstünlüğü, evrensel demokrasi ve parlamenter sistemden yana olan ve insan temel hak-hürriyetlerinin yanısıra ülkede-dünyada BARIŞ’ı savunan yapıda bir adaya teslim edilmelidir. Ülkemizde var olan tüm siyasi görüşlerin üstünde bir makam olan Cumhurbaşkanlığı’nın yapısı göz önüne alındığında bu bilinçle ve buna yönelik bir adayla yola çıkmamızın doğru olacağını düşünüyoruz. Toplumsal muhalefeti örgütleyerek demokrasi güçlerini birleştirip gökkuşağını oluşturmada partimize önemli görevler düşmektedir. Ülkemizin geleceği açısından tüm siyasal yapılarla görüşmeler yapılıp uzlaşı sağlanması ve parlamenter sisteme geri dönüş için seçimi kazanmaya yönelik stratejiler geliştirilip araştırma-geliştirme-planlama çalışmaları yapılmalıdır. OHAL ile yönetilen ülkemizde sandık güvenliği ve seçim sistemine karşı olağanüstü yol ve yöntemler bulmamız gerekiyor.
5. Gençlik-Kadın Kollarımızı güçlendirip sahada daha güçlü-diri olmalıyız. Çalışmalarda kadınlarımızın rolü önemlidir. Gençlerin siyasal yaşama katılımını özendirmeliyiz. Yerel-Genelde seçilmiş yöneticilerimizin aktif rol üstlenip üyelerimizin çalışmalara destek vermesini sağlamalıyız.
6. Yerel-ulusal bazda gündemi partimizin belirlemesinin daha doğru sonuçlar doğuracağı konusunda hemfikiriz. Adalet Yürüyüşü bunun en bariz örneğidir; şöyle ki sadece ülkemizde değil dünya ölçeğinde etkili olan ve ses getiren bir halk hareketiydi.
7. Yanıbaşımızda Suriye’de devam eden savaş ortamı ve iç karışıklıktan ötürü ilimiz huzur, düzen ve en çok da ekonomisi zarar görmüştür. Bölge barışının sağlanıp ilimizde barınan Suriyelilerin kendi vatanlarına dönmesi partililerimizin ortak görüşüdür.
8. İlimizin ve ülkemizin iç-dış tehditlere karşı korunup halkımızın güvenliğinin sağlanması hususunda hükümetin koruyucu tedbirlerini arttırıp bölgemizde süregelen savaş ortamında barışa katkıda bulunup önemli rol üstlenmesi gerekmektedir.
9. Önümüzdeki yerel seçimlerde partimiz adına alınacak güzel ve başarılı sonuçların Genel Seçimlere ve Cumhurbaşkanlığı Seçimine olumlu yansımaları için yerel seçimlere odaklanmalıyız. İlimizde mevcut Hatay Büyükşehir Belediyesini koruyup var olan Defne, Samandağ ve Arsuz Belediyemizin sayısını olabildiğince arttırarak CHP’nin halkçı belediyeciliğini seçmene yansıtmalıyız. İnanmalıyız, güvenmeliyiz, iktidarı istediğimizi hissettirmeliyiz.
10. Örgüt içi yapılan bu “İstişare ve Değerlendirme Toplantıları”nın partimize yararı olduğunu, partililerimiz arasındaki diyalog ve iletişimin arttırılması hususunda önemli katkılarının olduğu, tabanda yapılan bu tartışmalar ve beyin fırtınalarının partimize olumlu anlamda yansımalarının olduğunu ve bu toplantıların sürekli hale gelmesi gerektiğini düşünüyoruz.”
-Cemil Yıldız-

 

Exit mobile version