İYİ Parti Hatay Milletvekili Şefik Çirkin, Türkiye’nin ekonomik kırılganlığı nedeniyle dış krediye yalnızca “muhtaç” olmadığını, artık tamamen “bağımlı” bir konuma geldiğini açıkladı.
Çirkin, konuyla ilgili değerlendirmesinde bu durumun ülkenin iç barışı, dış politikası ve milli duruşunu olumsuz etkilediğini belirterek, “Dünyanın her yerinde bu böyledir. Ekonomik bağımlılık, siyasi bağımsızlığı yok eder. Türkiye’de yaşanan tam olarak budur” ifadelerini kullandı.
Ekonomik kriz ve dış baskılar
Hükümetin ekonomik sorunlar karşısında işçi, memur, çiftçi ve emeklinin ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini söyleyen Çirkin, çözüm süreçlerinin de dış baskılarla şekillendiğini iddia etti. Çirkin, “Bu planların arkasında İsrail ve ABD var. Kardeşlik gibi kavramlar sadece bu planlara kılıf olarak kullanılıyor, çünkü biz zaten kardeşiz” dedi.
Çirkin, AKP hükümetinin dış baskılara boyun eğdiğini ve örnek olarak Brunson olayını gösterdi. “Batı, Erdoğan sonrası Türkiye’nin planlarını çoktan yaptı” diyen Çirkin, ülkenin bu çıkmazdan kurtulabilmesi için ekonomik seferberlik ilan edilmesi ve millete güven duyulan bir yönetim tarzının şart olduğunu vurguladı.
Hırsızlık ve yolsuzlukla mücadele
Çirkin, “Millet, hükümette samimiyet görürse arkasında durur. Ancak bunun için hırsızlık ve yolsuzluğun sona ermesi gerekir” diyerek, hükümetin güvenilir bir yönetim sergilemesinin önemine dikkat çekti.
Liyakate dayalı kadrolar ve Merkez Bankası bağımsızlığı
Ekonominin düzelebilmesi için atılması gereken adımlara da değinen Çirkin, şunları söyledi:
• Merkez Bankası’nın tam bağımsızlığı sağlanmalı
• Mali disiplin ve hukuk devleti tesis edilmeli
• Liyakata dayalı kadrolar göreve getirilmeli
“Ekonomi düzelir, vatandaş doyurulur, milli gelir gerçek anlamda artar. 40 bin dolar milli gelir demek, Türkiye’de başta demokrasi olmak üzere birçok sorunun çözülmesi demektir” diyen Çirkin, Merkez Bankası Başkanı seçiminde liyakat ve deneyimin önemine işaret etti.
Çirkin, eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz’ı örnek göstererek, “Yılmaz, Dünya Merkez Bankaları Başkan Yardımcılığı yapmış bir isimdi. Bugünkü isimlerle kıyas kabul etmez. Gözlerindeki güveni ve liyakati dikkate almazsanız, 40 milyar dolarınız uçar” ifadelerini kullandı.
Millete güvenin, kriz aşılır
Çirkin, hükümetin halka güvenmesi durumunda vatandaşın da buna karşılık vereceğini vurguladı. “Halkınızı doyurun, milli siyasette millete güvenin. AK Parti bunu başarırsa, başta DEM Parti olmak üzere başka kimseye ihtiyaç kalmaz. Yeniden seçilmesi de mümkün olur. Ama şu an için böyle bir umut görünmüyor” dedi.
İYİ Parti olarak çözümün bir parçası olacaklarını belirten Çirkin, partilerinin temiz ve tecrübeli kadrolarıyla Türkiye’yi bu çıkmazdan çıkaracak güçte olduğunu söyledi. “Kutuplaşma ve kavgadan uzak, yalnızca milletimizin dertlerine odaklanacağız” diye ekledi.