Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Çocuklarda çürük oranı endişe verici

Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi, Antakya’daki

Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi, Antakya’daki Serdar Demir Çocuk Evlerinde kalan çocuklara yönelik gerçekleştirilen ağız bakım eğitimi ve diş muayenesi sonuçlarını içeren değerlendirme raporunu yayımladı.

Raporda, çocukların diş sağlığı durumu detaylı şekilde ele alınırken, ağız bakım eğitiminin olumlu etkileri ve alınması gereken önlemler vurgulandı.

Çocukların diş sağlığı durumu endişe verici

Rapora göre, yaşları 8 ile 17 arasında değişen toplam 15 çocuğa ağız bakım eğitimi verildi ve diş muayeneleri gerçekleştirildi. Elde edilen bulgular şu şekilde sıralandı:

• Toplam kişi sayısı: 15
• Diş fırçalama alışkanlığı: Eğitim öncesinde diş fırçalamayan çocuk bulunmazken, eğitim sonrası tüm çocuklar düzenli diş fırçalamaya başladı.

• Çürüğü olan çocuk sayısı: 15
• Toplam çürük diş sayısı: 66
• Ortalama çürük, eksik ve dolgulu diş sayısı (dmft): 4,4


Veriler, çocukların tamamında çürük diş bulunduğunu ve diş sağlığı açısından ciddi bir tedavi ihtiyacı olduğunu gösterdi.

Erken yaşta ağız sağlığı eğitimi şart
Raporun sonuç bölümünde, ağız ve diş hastalıklarının sağlık alanındaki gelişmelere rağmen halen sık görülen ve yüksek tedavi maliyeti gerektiren kronik bir halk sağlığı sorunu olduğu vurgulandı.

Bu nedenle küçük yaşlardan itibaren ağız sağlığı eğitiminin başlatılması ve koruyucu tedbirlerin alınması gerektiği ifade edildi.

Ağız ve diş sağlığı hizmetlerinde koruyucu ve tedavi edici uygulamaların daha etkin ve erişilebilir olması için toplumun diş sağlığı profilinin belirlenmesi ve buna etki eden faktörlerin araştırılmasının önemine dikkat çekildi.

Muayene edilen tüm çocuklarda en az bir çürük ve restoratif tedavi ihtiyacının bulunduğu belirtildi.

Proje kapsamı genişletilecek

Eğitim kapsamında çocuklardan olumlu geri bildirimler alındığı ve eğitimlerin tekrarlanması yönünde taleplerin olduğu raporda aktarıldı. Son olarak, değerlendirme raporunda şu ifadeye yer verildi: “Bu bulgular doğrultusunda, daha fazla çocuğa ulaşabilmek adına eğitimlerin diğer bakım evlerinde kalan çocukları ve bakım evi personellerini de kapsayacak şekilde genişletilmesi önem arz etmektedir. Ayrıca, çocukların klinikte tedavi hizmeti almalarına yönelik çalışmaların artırılması gerekmektedir.”