İlk, orta dereceli okullar geçtiğimiz cuma günü kapandı. 18 milyon öğrenci için, yaz tatili resmen başladı.
İlk ve orta dereceli okullarımız 18 Eylül’e kadar tatil yapacak.
900 bin öğretmen, iki hafta sürecek bir seminer çalışmasından sonra ay sonunda tatile başlayacak.
Karnelerin alındığı gün, hain terör Aybüke öğretmeni bizden kopardı.
Çiçeği burnunda bir eğitimciydi. Hayalleri vardı, umutları vardı Aybüke’nin. Onu hayallerinden koparan teröre bir kez daha lanet olsun. Onu bizden koparanları nefretle kınıyorum.
Bu uzun tatilde çocuklarımız ne yapacak? Tatilde ne yapmalı?
Öncelikle çocuklara dinlenmek için zaman tanınmalı. Bunun yanında sınavlardan bunalan çocuklarımıza ertelemek zorunda kaldıkları aktiviteleri yerine getirmeleri için olanak vermeli. Nedir bunlar? Kitap okumak, sanatsal etkinliklere katılmak…
Artık yerel yönetimlerimiz de çocuklarımız için farklı seçenekler sunmakta. Müzik kursları, yüzme, satranç, drama… bu fırsatları kaçırmamalı.
Kitap okuma, her insan için, özellikle çocuklarımız için yaşamsal bir gereksinimdir. Eğer bir çocuk okuma alışkanlığı kazanamamışsa bunda hem aile hem de okul sorumludur. Evde anne-baba, okulda öğretmen bu konuda iyi örnek olamıyorsa, çocuk bu alışkanlığı nasıl kazanabilsin? Annesi, babası, öğretmeni okumayan bir çocuk nasıl okusun ki? İlk adım örnek olmakla başlar. Eğitimde bir defa görmek, bin defa duymaktan üstündür. Edebiyat araştırmacısı Cevdet Kudret: “Okullar, okuma alışkanlığı kazandırabilirse başka hiçbir şey kazandırmazsa da olur.” diyor.
Yaşam, okudukça anlam kazanır. Önce kendimiz okuma alışkanlığı edinelim, sonra öğrencilerimize okuma alışkanlığı kazandırıp onlara okumayı sevdirelim. Eğitimin en ağırlıklı yanı budur. Kitapları görerek, kitapları göstererek yaz tatiline “merhaba” diyelim. Unutmayalım ki “yazmanın da başlangıcı okumaktır.”
Tüm çocuklarımıza güzel bir yaz tatili diliyorum.
İçtenlikle!
YORUMLAR