Hatay ve diğer illerde ‘sağlıksız’ yapı stoku başlığında ciddi tartışmaları ve eleştirileri beraberinde getirse de, “İmar Barışı” düzenlemesi kapsamında şu ana kadar 474 milyon lira toplanırken, bugüne kadar bedeli ödenen 97 bin 693 yapı için Yapı Kayıt Belgesi verildi.
Türkiye’nin 81 ilinde, vatandaşın; devletle ihtilaflı durumunun ortadan kaldırılması, imara aykırı, ruhsatsız veya ruhsat eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması yoluyla bu yapılara yasallık kazandırılması hedeflenen “İmar Barışı” düzenlemesine başvurular 100 bin rakamına ulaşmak üzere. Hatay ve diğer illerde, bugüne kadar bedeli ödenen 97 bin 693 yapı için Yapı Kayıt Belgesi verilirken, İmar Barışı başvuruları, 31 Ekim 2018’de sona erecek. Yapı Kayıt Belgesi bedeli ise en geç 31 Aralık 2018’e kadar ödenebilecek.
Ancak sürece dair açıklamada bulunan uzmanlar, yaşanabilecek sorunlara da işaret ediyor. Bu konuda konuşan ve başvuruda bulunan vatandaşlara çağrıda bulunan Gayrimenkul Hukuku Enstitüsü Başkanı Avukat Ali Yüksel, İmar Barışı düzenlemesine başvurularda binanın oturumu, kat sayısı ve katların metrekaresinin hatalı ölçüldüğünü belirterek, başvuruların ileride iptal olmaması için bunlara dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. İmar
-BEYAN’A DİKKAT-
Yüksel, Hatay’daki başvuruları da yakından ilgilendiren konuda şu değerlendirmelerde bulundu:
“İmar Barışı başvurusunda en önemli konu; ilgili binanın oturumunun, kat sayısının ve katların metrekaresinin doğru ölçülmesidir. Bu konuda teknik ölçümler için bir mühendis veya mimardan ya da buna benzer teknik bir kişiden destek almak gerekir. Burada çoğu kişi sadece bina bazında kaçak ya da izinsiz bir fazlalık aramaktadır. Halbuki konuyu daha geniş düşünmek gerekiyor: Sadece bina değil, binanın içinde bulunduğu bahçe duvarı da imara aykırı ise bu kısmı da beyan etmek gerekiyor.”
Yüksel, imarlı bir arsada bulunan binanın ne kadarının imar hakları içinde, ne kadarının dışında olduğunu iyi analiz etmek gerektiğini de vurguladı.
-BİNANIN VASFI-
Yüksel, başvurularda önemli bir konunun da binanın vasfını tespit etmek olduğunu kaydederek, şu ifadeleri kullandı:
“Binaların basit yapı mı, villa mı, apartman mı olduğunu tespit etmek çok önemli. Bir binanın hangi tip yapı olduğu da bazen net olmayabiliyor. Belediye ya da ilgili valiliğe başvurarak binanın orada kaydı varsa sınıfını öğrenmek, yoksa bu işleri bilen teknik mühendislik ya da danışmanlık şirketlerinden binanın cinsi veya vasfını belirleyen bir rapor almak gerekir. Bu husus duruma göre ödenmesi gereken harç miktarını değiştirmektedir. Binanın vasfını tespit etmeden başvuru yapmayın.”
Yüksel, başvuruların başlamasından bu yana yaptıkları araştırmalarda en çok karşılaştıkları hatalardan bahsederek, şunları kaydetti:
“İmar Barışı düzenlemesine başvurularda en çok yapılan hata binanın oturumunu, kat sayısını ve katların metrekaresini yanlış ölçülmesi. Bu nedenle başvurular ileride iptal olabilir. Gelecekte sıkıntı yaşamamak için uzmanlardan destek alınmalı. 31 Aralık 2017’den sonra yapılara ilave edilen kısımlar da İmar Barışı’na dahil edilmek isteniyor. Bu durum konu başvuruyu tamamen geçersiz sayabilir. Binaların basit yapı mı, villa mı, apartman mı olduğu konusu net olarak bilinemediği için bina sınıfında hata yapılmaktadır.
Zemin katlar, hatalı olarak birinci kat zannedilerek hatalı başvuru yapılıyor. Bu da başvurunun tamamen ileride iptaline yol açacak. Mesela bina bir katı bodrum olmak üzere toplamda 5 kat ise, başvurucular zemini birinci kat sayarak bodrumla birlikte binayı 6 kat olarak belirtmektedirler. Bu durumda hem fazla harç ödüyorlar hem de doğru beyanda bulunmamış oluyorlar.” -Tamer Yazar/AA-