Demokrasi Şöleninde Geri Sayım

İyi günler sevgili okuyucu.

Ülkemizde, Cumhuriyetin ilanından sonra yeşeren demokrasi kültürümüz, olgunluk içinde yavaş yavaş ilerlemekte ve bizler, her yaşanan seçim ile birlikte biraz daha “birlikte yaşama” kültürünü geliştirmekte ve demokrasinin erdemlerini içselleştirmekteyiz.

Ne güzel ki, önümüzdeki hafta sonu Cumartesi günü yaşanacak Antakya Ticaret ve Sanayi Odası’nın seçimleriyle demokrasi geleneğimiz bir altın halka daha takacak. Kent gündemini olumlu bir heyecan ile meşgul eden bu seçimler, bugüne kadar yaşayageldiğimiz birlikte – ortak yaşam kültürümüzü bir kez daha güçlendirecek. Farklı görüşlerde, farklı bakışlarda ya da farklı grupların listesinde olsak da, gönlümüzde adaylardan birinin kazanmasına dair duyduğumuz istek yoğun ve güçlü olsa da, unutmamamız gereken; bu seçimde ismi geçen her işadamı ve destekçi bu kentin öz evladıdır.

İşte tam bu noktada, Cumartesi günü yaşanacak seçimlerde hava adeta bir karnaval havası olmalıdır. Adaylar ve onları destekleyenler kol kola girmeli, birbirlerine saygı duyduklarını göstermelidir.

Bu, demokrasimiz ve kent kültürümüzün gereğidir.

Kişilerin veya grupların bir yeri yönetmek için istekli olması, bu alanda proje üretmesi, birlik olup yaratıcı emek vermesi tam bir zenginliktir. Bugün ATSO seçimlerinin bu denli kent gündemine yerleşmesinin sosyolojik analizi yapılacak olursa; her iki başkan ve çalışma arkadaşlarının kentin önemli kanaat önderleri konumunda olması, kenti ayakta tutan ve dinamik kılan başat aktörler içinde yer almış olmasından kaynaklanıyor.

Şöyle ki;

Bu kent, Sayın Ali Kavak’ı da Sayın Hikmet Çinçin’i de ATSO Başkanlığı dışındaki rol ve özelliklerinden ötürü fazlasıyla tanıyor. Ne Ali Kavak ne de Hikmet Çinçin, bu kentte ATSO sayesinde isim yapmış insanlar değil. Dolayısıyla, rahat olmak lazım! Çünkü ATSO olmasa da bu değerli şahsiyetler bu kent içinde önemli karakterler olarak yaşamaya ve iz bırakmaya devam edecekler.

İçine girilen yarış, bir şölen misalidir. Sosyal yaşamımıza büyük bir katkıdır. Sayelerinde, Ticaret ve Sanayi Odası yeni bir ivme kazanmış, gündemin tam ortasına oturmuştur. Bu bile büyük bir kazanımdır.

Ben de, 19. Grup’tan, Birlik – Beraberlik ve Kardeşlik Grubu’nun Meclis üyesi adaylarından biriyim. Seçilmem durumunda, gerek grubum içinde yer alan gerek ise ATSO üyesi olan tüm Ticaret ve Sanayi erbabına hizmet etme şansı bulmak beni heyecanlandırıyor. Gazeteci birikimim, kültür – sanat ve sosyal yaşam alanında bugüne kadar elde ettiğim tecrübe, tanıtım, reklam, medya ve iletişim alanında sahip olduğum vizyon, ATSO’da bir işe yarayacak ve kentime bir katkı verecekse ne mutlu bana.

Ama kazanılsa da kaybedilse de, bir seçime girmek, bir seçim yarışı içinde yol almak son derece saygın bir çaba. Yaşadığımız kent kültüründe bu demokrasi şöleninin bir parçası olarak, el ele tutuştuğum yol arkadaşlarıma ve karşısında seçimi kazanmaya çalıştığımız sevgili Hikmet Çinçin abimize ve ekibine üstün başarılar dilerim.

Kazananın ANTAKYA olduğu bir seçimi dosta düşmana gösterelim.

Kardeşlik içinde. Olgunluk içinde…

İyi çalışmalar.