Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Depremde çadır satışı skandalı resmiyet kazandı

Türkiye’yi derinden sarsan ve resmi rakamlara göre 50 binden fazla

Türkiye’yi derinden sarsan ve resmi rakamlara göre 50 binden fazla yurttaşın hayatını kaybettiği 6 Şubat 2023 depremlerine ilişkin yeni bir gelişme yaşandı. Deprem sonrası bölgede çadır bulmakta büyük sıkıntı yaşanırken, Kızılay’ın çadır sattığına dair iddialar savcılık raporuyla belgelendi.

Cumhuriyet gazetesi yazarı Murat Ağırel’in kamuoyuna duyurduğu ve uzun süre tartışma yaratan iddialar, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunulan resmi rapora da yansıdı. Raporda, Kızılay’a bağlı Kızılay Çadır ve Tekstil A.Ş. tarafından Ahbap Derneği’ne yapılan çadır satışına ilişkin detaylar yer aldı.

Rapor 1 Aralık 2025’te savcılığa sunuldu

İçişleri Bakanlığı denetçileri tarafından hazırlanan ve bilirkişiye teslim edilen “inceleme ve değerlendirme” raporunun, 1 Aralık 2025 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiği belirtildi.

Raporda, satışa konu çadırların Kızılay Çadır A.Ş.’nin stoklarında bulunduğu, bedelin banka aracılığıyla ödendiği ve işlemin ticari bir satış sözleşmesi kapsamında gerçekleştirildiğine dair kayıt ve savunmaların mevcut olduğu ifade edildi.

“Kamu Yararı ve Kızılay tüzüğüyle bağdaşmıyor”

Ancak raporda, şikâyet dilekçelerinde yer alan iddialara da dikkat çekildi. Buna göre, söz konusu satışın Kızılay Tüzüğü ve kamu yararı ilkeleriyle bağdaşmadığı, afet döneminde derhâl ve ücretsiz yardım sağlanması yükümlülüğüne aykırı olduğu yönündeki eleştiriler rapora girdi.

Depremin ilk saatlerinde binlerce yurttaşın enkaz altında yaşam mücadelesi verdiği bir dönemde çadırların satılması, raporda toplumsal vicdanı yaralayan bir uygulama olarak değerlendirildi.

Hukuki değerlendirme savcılığa bırakıldı

Raporda ayrıca, ceza hukuku açısından suçun unsurlarının oluşup oluşmadığına dair değerlendirme yetkisinin tamamen savcılığa ait olduğu vurgulandı. Fail ve mağdur sıfatlarının belirlenmesi, hukuki sorumluluğun kapsamı ve kovuşturma yapılıp yapılmaması konusunda takdirin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nda olduğu ifade edildi.