Hatay’da, 2007’den bu yana 70 kamu binası, 30 okul, 3 kamu hastanesi, 2013’ten beri de yaklaşık 400 binaya yönelik DEPREM TESTİ yaptırıldı, raporlar “çok ürkütücü, düşündürücü”! 400 Binanın 399’u ile ilgili ise, “Ya güçlendirme gerekir, dayanıklı değildir” ya da “ÇÜRÜK” raporu verildi.
400 Binanın 399’u ile ilgili ise, “Ya güçlendirme gerekir, dayanıklı değildir” ya da “ÇÜRÜK” raporu verildi.
İlginç bir iddia… “Toplanma alanlarının gelişi güzel belirlendiği ve tabela bulunmadığı ile ilgili… İddiaya göre, bazı toplanma alanlarının altından FAY HATTI geçiyor!
Antakyalı bir İnşaat Mühendisi, Hatay Büyükşehir Belediyesi ve İlçe Belediyelerinin, olası bir depreme karşı hazırlıklarının çok yetersiz olduğunu savundu.
SERDAL SIKAR’IN TESPİTLERİ
Bazı olayları olur ki, üzülsek mi sevinsek mi karar veremeyiz. Yıllardır bu konunun ne kadar önemli olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Ancak İstanbul’un Silivri açıklarındaki 5.8 büyüklüğünde ki deprem birden gündeme oturdu. Ülke olarak, birden bire deprem gerçeğini hatırlayıverdik. Buna da şükür diyelim. Basın yayın organları, haberi, İstanbul’da ‘ŞİDDETLİ’ deprem diye manşetlerine taşıdı. Öncelikle hangi depremin şiddetli, hangi depremin hafif olduğunu anlamak ve aradaki farkı anlatmak için bir bilgilendirme tablosu verip örneklendirelim…
Büyüklük Tanım
< 3 Çok çok hafif 3-3.9 Çok hafif 4-4.9 Hafif 5-5.9 Orta şiddetli 6-6.9 Şiddetli 7-7.9 Çok şiddetli > 8 Çok çok şiddetli
Bu deprem büyüklüğündeki her 1 birimlik artış, yer sarsıntısında10 katlık bir artışa denk gelir. Örneğin; 4 ve 6 büyüklüğündeki deprem arasındaki fark, 6-4=2. Her 1 birimlik artış 10 kat olduğundan, 10×10=100 kat daha fazla sarsıntı oluşturur.
Bu tablonun anlamı şu… 5.8 büyüklüğündeki deprem, aslında şiddetli bir deprem değil, ‘ORTA ŞİDDETLİ’ bir depremdir. Orta şiddetli bir deprem, ev içerisinde çok, dışarıda ise az kişi tarafından hissedilir. Sarsıntı, yoldan geçen ağır yüklü bir kamyonun oluşturduğu sallantı gibidir. Kapı, pencere ve mutfak eşyaları titrer, asılı eşyalar biraz sallanır. Ağzı açık kaplarda olan sıvılar biraz dökülür. Araç içerisindeki kişiler sallantıyı hissetmezler. Yani hasar oluşmaz.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve İstanbul Valiliği’nin yaptığı ilk tespitlere göre; 77 binada ağır hasarlı, 9 okul az ve ağır hasarlı, 1’i ağır ve 1’i hafif hasarlı 2 hastane yanı sıra, haberleşme, ülke genelinde tamamen koptu. Orta şiddetli bir depremde herhangi bir konut, okul veya hastanede hasar oluşması çok düşündürücüdür. İstanbul özelinden çıkıp ‘HATAY’ özeline gelmek istiyorum. Bazen tanıdıklarım, ‘bu işte neden bu kadar yırtınıyorsun’ diyorlar. Burada birkaç özel bilgi verip, bunu da açıklamak istiyorum.
2007 yılından bu yana; yaklaşık 70 adet kamu binası,30 adet okul binası,3 adet kamu hastanesi ve 2013 yılından bu yana kentsel dönüşüm kapsamında yaklaşık 400 binaya deprem testi raporu hazırladık. Sonuçları duymaya hazır mısınız? Bu binalardan sağlam çıkan bina sayısı, ‘BİR’. Çürük raporu olup da hala kullanılan kamu binası var maalesef. Bu gerçeği gördükten sonra, çırpınmayalım da ne yapalım?
Buradan tekrar uyaralım;
Özel ve kamu hastanelerimizin bir kısmı depreme ‘DAYANIKLI DEĞİLDİR’…
Kamu binalarımızda önemli bir kısmı depreme ‘DAYANIKLI DEĞİLDİR’…
Özellikle özel okullar (yeni inşa edilenler hariç), depreme ‘DAYANIKLI DEĞİLDİR’…
Hatay Büyükşehir Belediyesi ve yerel belediyelerin bu konuda hazırlığı ‘SIFIR’… ‘TOPLANMA ALANLARI’mız rastgele belirlenmiştir. Bunların bir kısmından fay hattı geçmektedir. Bunlar yeniden elden geçirilip, bu alanlara tabela konmalıdır.
Belediyelerimizin ‘ARAMA KURTARMA’ ekipleri olmalıdır.
Hatay’da olabilecek bir deprem, Türkiye için sadece bir deprem değildir. Bu, sorunlu coğrafyada, aynı zaman da bir ‘GÜVENLİK MESELESİ’dir.
Buradan, çok duyarlı ve çalışkan olduğunu düşündüğüm Hatay Valisi Sayın Rahmi Doğan’dan beklentimiz, bu konudaki çalışmaları yakından takip etmesidir.”