Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Emekli Tuğgeneral Dr. Naim BABÜROĞLU

Dış politika ve Suudi Arabistan

¨Trump gelince Obama’nın pasif Suriye politikası sona erecek, Türkiye rahat bir nefes alacak¨ iddiası yüksek sesle dillendirildi. Trump geldi. ABD Rakka operasyonunu, Türkiye’nin karşı çıkmasına rağmen PKK’nın kolu PYD/YPG terör örgütüyle başlattı. Türkiye, operasyona dahil edilmedi. ABD, PKK/YPG’yi düzenli bir ordu haline getirme sürecinde. 1990’lardan bu yana, Türkiye-ABD ilişkileri en kötü dönemini yaşıyor. ABD Başkanı Trump’ın izleyeceği politikaları, bu denli hatalı analiz edenler ne düşünür acaba?

Trump, Suudi Arabistan’a 110 milyar dolarlık silah anlaşması imzaladı. Anlaşmadan hemen sonra Suudi Arabistan, Türkiye’den almayı taahhüt ettiği iki milyar dolarlık iki savaş gemisi siparişini iptal etti. Oysa Suudi Arabistan Türkiye’nin çok önem verdiği, rotasını ona çevirdiği en iyi dostu değil miydi?

Ya iki yıl önce, 4 Haziran 2015’te Suudi Arabistan ile İsrail’in Türkiye’yi de içine alacak bağımsız bir Kürdistan Devleti kurulması için anlaştıkları bilinmiyor muydu? Bu anlaşmayı, Washington’da, ABD’nin stratejilerini belirlemede en güçlü aktör olan CFR (Council on Foreign Relations-Dış İlişkiler Konseyi) toplantısında, her iki taraf basına açıkladıkları zaman hedefteki Türkiye ne düşündü acaba?(1)

Ya şimdi… Suudi Arabistan, Mısır, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) tarafından Katar’a verilen yaptırım listesinde yer alan, ¨Katar’daki Türk askeri varlığını iptal et; toprağında Türkiye’yle askeri işbirliğini bitir¨(2) maddesini okuduklarında, ne düşünür acaba aktif görevdeki diplomatlar?

Saygıda kusur edilmeyen Suudi Arabistan, 1781’de Osmanlı tarafından kutsal topraklarda Mekke’de yapılan Ecyad Kalesi’ni 2002’de yıktı. Bu kale, Osmanlı’dan kalan tek eserdi. Yani ata mirasıydı… Cihan Devleti Osmanlı’nın 220 yıllık tek eserini yıkan Suudi Arabistan’la diplomatik ilişkileri en üst düzeyde sürdürme isteği, uluslararası ilişkilere bir zenginlik kazandırmış mıydı acaba?

Dönemin Genelkurmay Başkanı, 20 yıl aradan sonra 2012’de Suudi Arabistan’ı ziyaret eden ilk Türk Genelkurmay Başkanı olma unvanını kazandı. Ziyaretinde, “Ortak Askeri Komite”nin ilk toplantısı gerçekleşti; askeri öğrenci değişimi anlaşması, savunma sanayi alanındaki işbirliği ve ortak tatbikatlar gibi konular görüşüldü. Genelkurmay Başkanı’na Kral Abdülaziz madalyası verildi.(3) Ata yadigarı kaleyi yıkan bir ülkeye karşı, mütekabiliyet (karşılıklık) ilkesi neden dikkate alınmadı acaba?

2015 yılı sonunda, İsrailli bir enstitünün yaptığı araştırmaya göre Suudilerin %53’ü, Şii olması nedeniyle İran’ı ana düşman olarak görmektedir. %22’si IŞİD’i, %18’i ise İsrail’i düşman kabul etmektedir. Yani, 100 kişiden 53’ünün İran’ı düşman gördüğü Suudi’lerin, %78’i IŞİD/DAEŞ’i tehdit olarak görmemektedir.(4) Bu araştırma, Türkiye’yi bir mesaj vermedi mi acaba? Ya Pakistan’ın başına gelenler…

Suudi Arabistan’ın 20 yıl boyunca ABD büyükelçiliğini yapmış, dönemin ABD Başkanı Bush’a yakınlığı nedeniyle adı ‘Bandar Bush’a çıkan, Suudi Arabistan’ın eski İstihbarat Başkanı Prens Bandar Bin Sultan, “Biz Amerika’nın Doğu-Batı veya anti-komünizm tezlerini kullanmadık, dini kullandık.”(5) demiyor muydu? Ah Stratejik Derinlik ah!

Ve altın kural… ¨Bir zincir en zayıf halkasından daha kuvvetli değildir¨ hükmü, Türkiye’de her alanda kendini göstermekte bu kadar ısrarlı mıdır acaba?

(1) Mehmet Ali Güller, Suriye’nin Sevr’i Amerika Koridoru, Kaynak Yayınları, İstanbul, 2015, s. 85.
(2) Sputnik, 23 Haziran 2017.
(3) Hürriyet.com, 19 Kasım 2012, (10.49); Sözcü Gazetesi, 20 Kasım 2012.
(4) BBC Türkçe, 18 Kasım 2015.
(5) W. Simpson, The Prince, Harper Collins, 2006, 112.

Naim Babüroğlu [email protected]

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER