Hatay Eğitim İş, koronavirüs salgını dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı tarafından başlatılan “Biz Bize Yeteriz Türkiyem” bağış kampanyasında, öğretmenlere ve idarecilerce dayatma yapıldığı iddiasını ortaya attı.
Hatay Eğitim İş Şube Başkanı H.Suad Sadış, açıklamasında, bilinçli ve vicdanlı yurttaşlar olarak, dayanışmanın ve toplumu birbirine daha da kenetleyen güçlü bir olgu olduğunun bilinciyle hareket ettiklerinin altını çizdikten sonra , “Ne var ki, ‘dayanışma’ kavramı biz bilinçli yurttaşlar için söz konusu olup, bir devlet politikası olarak öne sürülemez” dedi.
Hatay Eğitim İş açıklamasında, okul yöneticilerinin, bağışa zorlanan öğretmenlerin göndereceği makbuzları İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerine yollayacaklarını hep bir ağızdan bildirdiğini, yöneticilerin, öğretmenlerin bağışı üzerinden puan toplamaya çalışacağını ve bu kampanya dayatması aracılığıyla da öğretmenlerin siyaseten fişleneceğini ortaya koyduğu iddiasını ortaya atan Başkan H.Suad Sadış, şu görüş ve iddiayı ortaya attı:
“Okul yöneticilerinin yetkileri dışında kalan bu alandaki heveskarlığı, öğretmenlerimizi zor durumda bırakmaktadır. Her yurttaş gibi öğretmen de, bağış yapıp yapmayacağı ve bu bağışı nereye yapacağı konusunda özgürdür. Bu konuda hesap vermeyecektir!
Önce, eğitim emekçilerine kampanya dayatan okul yöneticilerine ve Milli Eğitim Bakanlığı’na sesleniyoruz:
Eğitimcilerin, sosyal dayanışmanın gönüllü alanlarında nasıl faaliyet göstereceğini belirlemek, dayatmak haddinize değildir! Sizler, önce okullarınızı ve makamlarınızı kendi makam hırsınız için kullanmaktan vazgeçmeli, eğitime ayrılan bütçenin bu ülkenin evlatlarına ulaştırılmak yerine, tarikatların görünen yüzü olan derneklere sızmasını engellemelisiniz!
Eğitim-İş olarak, bu dayatmaya maruz kalan eğitim emekçilerine de sesleniyoruz:
Yaptığınız ya da yapacağınız hiçbir bağışla ilgili kendinizi mecbur hissetme, hesap verme durumunda değilsiniz.
Sadece bu yıl, yandaş işadamlarına yaptıkları yollar için, kimse geçmese bile bizlerin cebinden ödenecek para, hasta garantili şehir hastaneleri için cebimizden çıkacak toplam tutar 21 milyar liradır! Bu açgözlü müteahhitlerin sadece 1 yıllık gelirine ‘dur’ dese bile, bu ülkede geliri olmayan yurttaşlarına bir süre bakabilecek olduğu halde bunu tercih etmeyen hükümete hiçbir şey borçlu değilsiniz!
Dayanışma talimatla değil, vicdan, akıl ve istekle yapılır. Devletin görevi, dayanışma kampanyaları yapmak değil, topladığı vergileri hiçbir yurttaşının dayanışmaya ihtiyaç duymayacağı bir sistemi kurmak için uğraşmaktır.”
-Cemil Yıldız-