Nöbetçi Eczaneler
Eğitim-Sen, Birleşmiş Milletler’in belirlediği Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü’nde çocuk işçiliğiyle mücadelede önemli bir adım atarak basın açıklaması yaptı. Açıklamada, çocuk işçiliğinin insanlık için utanç verici bir durum olduğu vurgulanırken, Türkiye’de bu soruna karşı daha etkin önlemler alınması çağrısı yapıldı.
Eğitim-Sen’in basın açıklamasında, çocuk işçiliğinin giderek artan bir sorun olduğu ve her geçen yıl daha da büyüdüğü belirtildi. Ailelerin ekonomik zorlukları, yoksulluk, eğitimsizlik ve işçi haklarının ihlali gibi faktörlerin çocuk işçiliğinin temel nedenlerinden biri olduğu vurgulandı. Açıklamada, çocuk işçiliğinin çocukların temel haklarını ihlal ettiği, eğitim haklarını ellerinden aldığı ve geleceklerini olumsuz etkilediği ifade edildi.
Eğitim-Sen, çocuk işçiliğinin insan hakları ihlali olduğunu ve derhal yasaklanması gerektiğini belirtti. Uluslararası standartlara göre çocukların korunması gerektiğine dikkat çekilirken, Türkiye’de çocuk işçiliğinin yaygınlaşmasının temel nedenlerine de değinildi. Özellikle ekonomik krizler ve yoksulluğun artmasıyla birlikte çocukların eğitimden uzaklaşarak çalışma hayatına katılmak zorunda kaldığına dikkat çekildi.
Eğitim-Sen çocuk işçi sorunlarına ilişkin şu önerileri sıraladı:
“Yapılması gereken ilk iş çocuk işçiliğinin kesin olarak yasaklanması, çocuk işçi çalıştıran işletmelere ağır yaptırımlar uygulanmasıdır.
• Çocuk işçiliğine eğitimden kopma, yetişkin işsizliği ve yoksulluk gibi hususlar neden olduğundan öncelikle bu alanda gerçekçi ve bütünlüklü politikalar üretilmesi gerekmektedir.
• Çocuk işçiliği ile mücadelede yapılması gereken ilk iş, çocuk işçiliğini acil çözülmesi gereken bir sorun kabul etmek ve somut bir eylem planı hazırlamaktır. Çocuk hak ihlallerinde cezasızlık son bulmalı, denetimler etkin ve sıkı bir şekilde yapılmalıdır.
• ILO’nun da tavsiye ettiği gibi önce kısa dönemde, kabul edilemez istihdam biçimlerinde çalışan çocuklara (kölelik, uyuşturucu ticareti vs.), ağır ve tehlikeli işlerde çalışanlara (maden ve taş ocaklara vs.) ve en korumasız gruplara (12 yaşın altındakiler ve kız çocukları) ulaşılmalıdır. Ayrıca bu dönemde, çalışan çocuk işçilerin çalışmaktan alıkonulana kadar işyerinde korunması da sağlanmalıdır.
• Eğitim ve okulun çocuk işçiliğini sona erdirmek açısından de en etkili araç olduğu açıktır. Hem temel eğitim hem de mesleki eğitim yaygınlaştırılmalı, eğitim çağındaki çocukların çalıştırılması yasaklanmalı, başta yoksulluk olmak üzere çocukları çalışmaya iten toplumsal nedenleri ortadan kaldıracak politikalar benimsenmelidir.
• Çocuk işçiliği ile mücadelede, yoksul ailelerin çocuklarını çalışma hayatından alıkoyup okula gönderilebilmesi için, bu ailelere yönelik ekonomik ve sosyal destek politikaları hayata geçirilmelidir.
• Çocuk işçiliğinin en önemli nedenlerinden olan yoksulluğu ortadan kaldırıcı, ailelerin ve toplum ekonomik sorunlarına çözüm üreten politikalar oluşturulmalı ve uygulanmalıdır.
• Orta ve uzun dönemde ise çocuk işçiliğinin tüm boyutları ile sona ermesi konusunda somut politikalar oluşturulmalı ve mümkün olan en kısa süre içinde uygulanmalıdır.”