Pandemi sürecinde öğrenci ve velilerin sağlığını ön plana aldı:
Yüzyüze eğitim, ancak…
Hatay Eğitim Sen Yönetimi, pandemi sürecinde okullarda yüz yüze eğitimi öteden beri savunduklarını ifade etti, ancak salgın riskinin belli oranda bastırılması ve risk oluşturacak ortamın bertaraf edilmesinden sonra uygulamaya geçilmesini istedi.
Özgür Traş başkanlığındaki Hatay Eğitim Sen Şubesi Yürütme Kurulu açıklamasında, Kovid-19 salgınının dünyada ve ülkemizde bütün hızla yayılmaya devam ederken, sağlık, eğitim ve çalışma yaşamı başta olmak üzere toplumsal yaşamın bütün alanlarını olumsuz etkilemeye devam ettiğini hatırlattı.
Eğitim Sen’in ,21 Eylül’de başlayacak yüz yüze eğitim öncesi görüş ve önerileri şöyle:
“2020-2021 eğitim öğretim yılında, okul öncesi ve birinci sınıf öğrencileri için yüz yüze gerçekleşecek olan eğitim, seyreltilmiş olarak 21 Eylül tarihinde başlayacaktır. Diğer kademelerdeki eğitim, uzaktan eğitim yolu ile sürdürülecektir.
Eğitim sürecinde yaşanan zorunlu boşluk, ‘uzaktan eğitim’ uygulamaları ile kapatmaya çalışılsa da, yaşanan sürecin eğitim emekçileri, öğrenciler ve veliler üzerindeki olumsuz etkileri artarak sürmektedir. Bugün okulların açılıp açılmaması ile ilgili yürütülen tartışmaları takip eden herkes, ülkemizde, salgının geldiği aşamayı ve eğitim-öğretim süreçlerine yönelik olası etkilerini kaygıyla takip etmektedir.
Eğitim Sen olarak, sürecin başından itibaren eğitimin yüz yüze devam etmesi gerektiğini ısrarla vurgularken, uzaktan eğitimin var olan eşitsizlikleri daha da derinleştireceğini belirtmekteyiz. Yüz yüze eğitime geçilmesi için salgının belirli oranda bastırılması, okullarda sağlık riski oluşmasını engelleyecek gerekli tüm önlemlerin alınmasını ve okulların tam güvenli olarak açılması gerektiğini ısrarla vurgulamaktayız.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), yaptığımız tüm uyarılara rağmen, yüz yüze eğitim için de, uzaktan eğitim için de gerekli hazırlıkları yapmamıştır. MEB’in, bugüne kadar, öğrenci ve velilerin endişelerini giderecek, güven verici açıklamalar yapmaktan kaçınması, endişe ve kafa karışıklığını daha arttırmıştır. MEB, okulların salgına karşı her türlü ihtiyacını karşılayarak, okulları her açıdan sağlıklı ve güvenli hale getirecek önlemleri maalesef almamıştır. MEB, okulların eğitim öğretime hazır hale getirilmesi konusunda sorumluluk almaktan ısrarla kaçınırken, bütün sorumluluğu eğitim emekçilerinin, öğrencilerin ve velilerin üstüne yıkmak istemesini kabul etmediğimizi kamuoyu ile paylaşmak isteriz.
Sağlıkla ilgili gerekli önlemlerin alınması için gerekli adımlar atılmadan, yeterli altyapı hazırlıkları yapılmadan, eğitimin güncel ihtiyaçları açısından ek bütçe talepleri yerine getirilmeden atılacak her adım, sadece eğitim emekçileri ve öğrencilerimiz açısından değil, tüm ülke açısından salgın riskinin daha da büyümesine neden olacaktır.
Türkiye’de okulları açmayı planlarken, özel okul ve devlet okulları için farklı uygulamaların gündeme gelmesi, okullar ve öğrenciler arasındaki eşitsizliği daha da derinleştirecektir. Uzaktan eğitime erişimde çok ciddi sıkıntılar yaşanırken, öğrencilerin uzaktan eğitime erişimini sağlayacak hazırlıklar yapılmadan atılacak her adımın mevcut eşitsizliği daha da derinleştirmesi kaçınılmazdır. Bazı özel okullarda, 8. ve 11. sınıflarda yüz yüze eğitime başlamıştır. Özel okullar yüz yüze eğitime geçerken, MEB’in gerekli hazırlıkları yaparak bunu başaramaması kabul etmek mümkün değildir.
İktidar ve MEB, salgın karşısında sürekli hazır olduklarını, gerekli önlemleri aldıklarını iddia ederken, okulların açılmasına sayılı günler kala hangi somut önlemlerin alındığı belli değildir. Türkiye’de okulların fiziki donanım ve alt yapısı uzun süredir yetersizdir ve okulların önemli bir bölümünde yaşanan temizlik sorunları çözülmemiştir. Nüfus yoğunluğu ve okulların büyük olması hastalık riskini arttırmaktadır. Okulların açılmasında 18 milyon öğrencinin yararını, fiziksel ve ruhsal durumunu, eğitim emekçilerinin ve velilerin endişelerini mutlaka göz önünde bulundurmak gerekmektedir.”
Hatay Eğitim Sen açıklamasında, kurum olarak öneriler de kamuoyu ile şöyle paylaşıldı:
– Öğrencilerin eğitim ve yaşam hakkı bir bütündür. Öğrencilerin, eğitim ve bilim emekçilerinin sağlığını, yaşamını güvenceye almadan eğitim hakkının güvenceye alınması mümkün değildir.
– Öğrencilerin okula gelip giderken kullandıkları ulaşım araçları önemli oranda sağlık riski oluşturmaktadır. Bu riski ortadan kaldırmak için, öğrencilerimiz ve bütün eğitim emekçileri için ücretsiz servis olanağı sağlanmalıdır.
– Okullar açılmadan önce, fiziksel mesafe ve hijyen planlaması yapılmalıdır. Devlet okullarında, bir sınıfta en fazla 12 öğrenci olacak şekilde düzenleme yapılmalıdır.
– Taşımalı eğitime son verilerek, köy okulları yeniden eğitime açılmalıdır.
– Atıl kamu binalarında düzenleme yapılarak, buralardan derslikler oluşturulmalıdır.
– Okulların çoğunda, temizlik ve hijyen sorunu yaşanmaktadır. MEB’in bu sorunları ortadan kaldırmak için kaynak ayırmaması ve okulların da kendi bütçesi olmadığı için bu konularda sorunlar yaşanması kaçınılmazdır. Eğitimin ihtiyaçlarının karşılanması için ek bütçe oluşturulmadan atılacak her adımın riski daha da büyütmekten başka bir sonuç vermeyeceği bilinmelidir. Eğitim kurumlarının bütün ihtiyaçları salgın koşullarına göre yeniden güncellenmeli ve bu ihtiyaçların giderilmesi için ek bütçe oluşturulmalıdır.
-Bütün eğitim kurumlarında sağlık birimleri oluşturulmalı, yeterli sayıda sağlık personeli görevlendirilmelidir.
– Bütün eğitim kurumlarının maske, dezenfekten, temizlik ve hijyen malzemeleri ücretsiz karşılanmalıdır.
– Okullarda temizlik ve hijyen işlerinde çalışacak personel açıkları kadrolu atama ile karşılanmalı, hijyen ve salgınla mücadele konusunda eğitim almaları sağlanmalı ve salgına karşı koruyucu ekipmanla donatılmaları sağlanmalıdır.
– Bilim insanlarının önerileri doğrultusunda okulların yüz yüze açılmasına karar verilmesi durumunda eğitim emekçilerine ve öğrencilere ücretsiz test ve aşı yapılmadır.
– Uygun koşullar sağlandığında, yüz yüze eğitim için önemli oranda öğretmen ihtiyacı olacaktır. Yeterli sayıda öğretmen ataması kadrolu, güvenceli olarak yapılmalıdır.
– Öğrencilerimize ve öğretmenlere uzaktan eğitim için gerekli internet, teknik destek, bilgisayar veya tablet ücretsiz olarak verilmelidir. -Haber/Cemil Yıldız-