Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Av. Nabi İNAL

Eğitimin Temel Sorunları

Ders zili çaldı. Yeni eğitim yılı başladı.
Okulların kapıları yeniden açıldı, öğrenciler ve öğretmenler görevlerinin başına geçti. İlk bakışta her
şey alışılmışın dışında olmayan, rutin bir şekilde ilerliyor gibi görünüyor. Ancak, bu görünümün
ardında eğitimi derinden etkileyen önemli ve çözülmesi gereken ciddi sorunlar yatıyor.
Öncelikle, öğretmenlerin ve öğrencilerin büyük çoğunluğunun aç olması, eğitim kalitesini olumsuz
yönde etkileyen kritik bir problem. “Aç karınla iş yapılmaz” atasözü boşuna söylenmemiştir. Hem
bedenin hem de zihnin sağlıklı ve verimli çalışabilmesi için temel ihtiyaçların karşılanması gerekir.
Açlık, odaklanmayı, öğrenmeyi ve öğretmeyi zorlaştırır; dolayısıyla eğitimdeki başarıyı engeller.
Eğitim Gücü Sendikası da bu sorunu açıkça dile getirdi. Öğretmenlerin öğle yemeği yiyemediği,
derslere aç girdikleri belirtildi. Yetkililerden bu konuda çözüm bekleniyor.
Milli Eğitim Bakanlığı’nda öğle yemeği sunulurken, öğretmenlerin bu imkandan mahrum bırakılması
kabul edilebilir bir durum değil.
Sınıf mevcutlarının haddinden fazla olması ise başka bir büyük problem. Yoğun öğrenci sayısı,
öğretmenlerin üzerindeki yükü artırmakla kalmaz; aynı zamanda öğrenci başına düşen ilgi ve
eğitimin kalitesini de düşürür. Bu durum hem öğretmen hem de öğrenciler açısından olumsuz
sonuçlar doğurur. Eğitim sisteminde bu dengesizliğin giderilmesi, sınıf mevcutlarının makul
seviyelere çekilmesi acil bir ihtiyaçtır.
Bir diğer önemli konu da emekli öğretmenlerin yaşadığı maddi sıkıntılar. 20 yıl önce emekli olan bir
öğretmen, aldığı ikramiyeyle ev sahibi olabilirken, günümüzde aynı miktar evin tamiratını bile
karşılayamıyor.
Öğretmenlerin aileleri, çocukları ve kira gibi temel giderleri göz önüne alındığında, emekli
maaşlarının yetersizliği de ciddi bir sorun haline geliyor.
Birçok öğretmen maddi zorluklar nedeniyle emekli olmak istemiyor ve aktif olarak görevlerine
devam ediyor. Bu durum ise norm kadro fazlalığı sorununu beraberinde getiriyor.
Eğer emekli ikramiyesi ve maaşları ihtiyacı karşılayacak seviyede olsaydı, öğretmenler hak ettikleri
emekliliğe daha kolay ve huzurlu bir şekilde ayrılabilir, yeni nesil öğretmenlere daha fazla fırsat
tanınabilirdi. Hem eğitim sisteminin tazelenmesi hem de öğretmenlerin haklarının korunması için
bu sorunların çözülmesi elzemdir.
Sonuç olarak, eğitim sisteminin sürdürülebilirliği ve başarısı için öğretmenlerin ve öğrencilerin
temel ihtiyaçlarının karşılanması artık bir zorunluluktur.
Açlık, yoğunluk ve maddi sorunlar çözülmeden eğitimde kalıcı başarıdan söz etmek mümkün
değildir.
Eğitim, toplumun geleceği için atılan en önemli adımlardan biridir ve bu adımların sağlam temeller
üzerine inşa edilmesi gerekmektedir.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER