Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) uygulamasını ve bu kapsamda yaşanan çocuk ölümlerini protesto ettikleri gerekçesiyle 11 gündür tutuklu bulunan TİP’li 16 gencin aileleriyle bir araya geldi. TİP İstanbul İl Örgütü’nde gerçekleştirilen buluşmaya ailelerin yanı sıra hukukçular, akademisyenler ve parti yöneticileri de katıldı.
Görüşmenin ardından ailelerle birlikte basın toplantısı düzenleyen Erkan Baş, gençlerin yalnızca “Çocuklar ölmesin” dedikleri için cezaevinde tutulduğunu vurguladı. Baş, yaşananların hukuki bir çerçevede değerlendirilemeyeceğini belirterek, “Bir yılda 86 çocuğun hayatını kaybetmesini kabullenemeyen, bu ölümleri normalleştirmeye çalışan bir iktidara karşı ses yükselten 16 arkadaşımız bugün cezaevinde. Tek suçları budur” dedi.
Baş, gençlerin çocuk ölümlerinden sorumlu olduğunu düşündükleri Milli Eğitim Bakanı’nın katıldığı bir etkinlikte anayasal haklarını kullandıklarını hatırlatarak, “Bu dava yalnızca 16 gencin değil, bu ülkenin çocuklarına sahip çıkma davasıdır. 16 arkadaşımızın davası hepimizin davasıdır” ifadelerini kullandı.
Tüm muhalefet partilerine, sendikalara, demokratik kitle örgütlerine ve ailelere çağrıda bulunan Baş, “Bu 16 kardeşimize ve bu ülkenin çocuklarına hep birlikte sahip çıkalım” dedi. Ailelere de teşekkür eden Baş, gençlerin toplumsal sorumluluk bilinciyle yetiştirilmiş olmalarının büyük bir değer olduğunu vurguladı.
Basın toplantısında daha sonra söz alan tutuklu gençlerden Nevin Tekin’in babası Orhan Tekin, çocuklarının haklı bir mücadele verdiklerini belirterek, “Çocuklarımızla gurur duyuyoruz. Utanması gerekenler bu düzeni yaratan ve MESEM adı altında çocukların ölümüne sebep olanlardır” dedi.
Tutuklu gençlerden Oğulcan Akbaş’ın annesi Gülten Akbaş ise, tüm anne ve babalara MESEM uygulamasını araştırma çağrısında bulundu. Akbaş, “Çocuğum anayasal hakkını kullandığı için içeride. Haksızlığa karşı çıktığı için tutuklandı. Bundan onur duyuyorum” diye konuştu.
Basın toplantısında son olarak Deniz Karabulut’un babası Ali Karabulut söz aldı. Karabulut, “16’sıyla da gurur duyuyoruz. Hepsinin serbest bırakılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.