Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Gazeteci yazar Özlem Özdemir:

“Cumhuriyet kadınlarının başardıkları Aydınlanmanın

“Cumhuriyet kadınlarının başardıkları Aydınlanmanın ta kendisidir!”

Söyleşi: Orhan Tüleylioğlu/[email protected]

Gazeteci yazar Özlem Özdemir, 1979 yılında Balıkesir’de doğdu. 2000 yılından itibaren Tiyatro Tiyatro, Posta, Akşam, Milliyet Sanat, Touch İstanbul, Boxer, İstanbul ArtNews, Varlık, BirGün gibi pek çok mecrada yazı ve röportajları yayımlandı. Yol TV’de yayınlanan “Birkaç Ses” adlı kültür-sanat programını hazırlayıp sundu. Kendi tasarladığı “Nokta Koymadan” adlı belgesel projesi kapsamında Ali Poyrazoğlu, Haldun Dormen ve Ayla Algan’ın belgesellerini hazırladı. 2017’de Pekin’e giderek, bir yıl Çin Uluslararası Radyosu’nun Türkçe servisinde editör olarak görev yaptı ve “Çin’de İz Bırakan Kadınlar” adlı radyo programını hazırlayıp sundu. 2016’dan bu yana Bayan Yanı dergisinde köşe yazarlığını sürdürüyor. OdaTV’de yazı ve röportajları yayımlanıyor.
“Cumhuriyet Işığından Söyleşiler” adlı ilk kitabı 2017’de yayımlanan Özlem Özdemir’in yeni kitabı “İlham Veren Cumhuriyet Kahramanları” Kırmızı Kedi Yayınevi etiketiyle geçtiğimiz günlerde okurla buluştu. Özdemir’in çocuklar ve gençler için kaleme aldığı kitap “Öncü Kadınlar” alt başlığını taşıyor. Kitapta NASA’da çalışan ilk Türk bilim kadınından ilk kadın astronoma, Türk sinemasının ilk kadın yıldızından ilk kadın öğretmene değin 25 cumhuriyet kadınının hayatını anlatan yazar, gençlere hayallerinin peşinden koşmalarına hiçbir engel olmadığını gösteriyor. Kitabın arka kapağında ise Muazzez İlmiye Çığ çocuklara ve gençlere şöyle sesleniyor:
“Sevgili çocuklar ve gençler,
Sizler bu ülkenin geleceğisiniz. Büyük önderimiz Atatürk, cumhuriyeti sizlere emanet etti. Bizler zor şartlarda ama onun kurduğu cumhuriyet sayesinde şanslı büyüyen bir nesiliz. Savaştan bizi kurtaran ve bize çağdaş bir ülke yaratan Atatürk sayesinde, Batı’nın 100 yılda sağlayamadığı ilerlemeyi biz 10 yılda yaptık. Cumhuriyet sayesinde kızlar istedikleri mesleği seçebildiler, kadınlarımız dünyanın her yerinde çok başarılı işler yapıyor. Her meslekten gurur duyduğumuz çocuklarımız var.
Artık sıra sizde, sizler de bu ülkenin gurur duyduğu kadınlar ve erkeklerden biri olacaksınız. Bu kitapta hayatını okuyacağınız kadınlar, cumhuriyetin yetiştirdiği çok değerli isimler. Onlar sizin kadar geniş imkânlara da sahip de değillerdi ama başardılar. Çünkü yılmadılar ve çok çalıştılar. Umarım size örnek olurlar.
Sevgili çocuklar; sevdiğiniz işi yapın, çok çalışın, çok okuyun, bilimin yolundan ayrılmayın ve cumhuriyete sahip çıkın…”
Kitapları çıkar çıkmaz, çok satan kitaplar listesine giren Özlem Özdemir sorularımızı şöyle yanıtladı:

Yeni kitabınızı çocuklar ve gençler için kaleme almışsınız, ama bence herkesin okuması gereken bir kitap. Bize kitabınızdan söz eder misiniz? Kitap fikri nasıl ortaya çıktı, nasıl gelişti?

Teşekkür ederim, ben de kitabı genç okurlara yazmakla birlikte, aslında her yaştan insanın okuyabileceği bir dilde yazmaya çalıştım. “İlham Veren Cumhuriyet Kadınları-Öncü Kadınlar”, Cumhuriyet döneminde yetişen ve alanlarında ilki başaran hemen her alandan bir kadının hayat öyküsünü anlatıyor. Araştırma sürece üç, yazım sürece bir buçuk yıl sürdü. Tek dileğim olabildiğince çok çocuğa ve gence ulaşması. Aslında anne babalara çocuklarıyla, öğretmenlere öğrencileriyle okuyabilecekleri bir kitap. Bizim tarihimiz, bizim kadınlarımız yarınlarımıza merhaba diyor diyebiliriz.
Kitabı yazmamın birkaç sebebi var. Birincisi, bir kadın olarak Cumhuriyet’e ve Atatürk’e borcum var. İkincisi, tarihimizin çarpıtıldığına tanık olmak beni rahatsız ediyor. Oysa gurur duyulacak bir tarihimiz var, en çok da biz kadınlar için. Dünyadaki pek çok kadından evvel kadınlara “siz varsınız” diyen bir ülkenin adını tarihe yazdıran kadınlarının çoğu, bugün bilinmiyor bile… Zaten son yıllarda kadın portreleri yazıyordum ve benim de hakkında ne kadar az şey bildiğim kadınlar olduğunu gördüğümde üzüntü duydum ve onları hatırlatmak, hatta gelecek kuşaklara da tanıtmak gerektiğini düşündüm. Ayrıca eğitim sistemindeki aksaklıkları gördükçe, onları genç nesillerle tanıştırmanın benim için görev olduğunu hissettim. Yazarken bana ilham veren bu kadınlar, eminim pek çok kızımıza örnek olacaklar. Ve hatta erkek çocuklara da… Umarım okulların okuma listelerinde yer alabilir.

Kitapta yer alan, yaşam öyküsünden en çok etkilendiğiniz cumhuriyet kadını kim? Bize onu anlatır mısınız?

Aslında bir değil, iki tanesinden birlikte bahsetmek istiyorum. Çünkü kitabı yazarken onlar benim kafamda birbirlerine o kadar yakındılar ki… Biri ilk seramik sanatçımız Füreya Koral, diğeri ilk arkeologlarımızdan Halet Çambel. Her ikisi de iyi eğitim almış, yurt dışında yaşamış ama ülkelerine yararlı olmak için geri dönmüş kadınlar. Her ikisinin de Anadolu sevgisi beni çok etkiledi ve bu topraklara olan bağlılıkları bana umut kaynağı oldu. Çünkü ben de yurdumu çok seviyorum ve “onlar yılmadıysa ben de yılamam” dememi sağladılar.
Halet Çambel, İkinci Dünya Savaşı sonrası güvenlik güçlerinin bile girmeye çekindiği yıllarda, tek başına bir kadın olarak Toroslar’da at üstünde dolaşmış ve çadır kurmuş, düşünebiliyor musunuz? Sadece kazı da yapmamış üstelik. Yöre halkının geçimini sağlaması için marangozluk, demircilik, kilimcilik gibi meslek kursları açmış, civardaki köylere okul yapılmasını sağlamış hatta öğretmen yokken öğretmenlik yapmış, Karatepe’de ilk açık hava müzesinin açılmasını sağlamış…
Füreya Koral ise, köşkte doğmuş bir kadın. Babası Atatürk’ün silah arkadaşı Emin Koral, akrabaları arasında Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir, ressam Fahrünissa Zeyd ve Aliye Berger yer alıyor. 9 yaşında Atatürk ile tanışıyor ve şans eseri Atatürk’ün yakın silah arkadaşı Kılıç Ali ile evleniyor. Atatürk ölene dek hep onun yakınında olan, onun misafir sofralarını hazırlayan tam bir cumhuriyet kadını örneği. Ama en önemlisi şu; 36 yaşında hastalanıyor ve tedavi için birkaç İsviçre’de kalıyor. Hastanede sıkılmaması için teyzesi Aliye Berger’in gönderdiği plastik malzemeler ile oyalanmaya başlıyor ve seramiğe giden yol böylece açılıyor. Hayattaki amacını bir hastane odasında bulan bu kadın, ölene dek çalışıyor ve ülkemizin en önemli seramik sanatçılarından biri oluyor. Hayranlık duymamak mümkün mü?

Cumhuriyetin ilk yıllarında yetişen öncü kadınlarımızın aydınlanmaya katkıları üzerine neler söylemek istersiniz?

O kadar çok ki, saymakla bitmez… Kadınlarımızın katkılarından önce Cumhuriyet’in kadınların hayatına kattıklarını hatırlamak da gerek. Çünkü Cumhuriyet, bir kadın devrimidir bir yanıyla da. Bugün bize demokrasi dersi veren Batı’dan yıllar önce Türk kadınları her alanda erkeklerle eşit haklara sahip olmuştur. Bunun devamında da (bu kitapta sadece 25 tanesi yer alıyor ama aslında o kadar çoklar ki) kadınlarımız onlara verilen hakların kıymetini bilip, hayatın her alanında var olmak için çalışmışlar. Toplum yapısını ve önyargıları değiştirmek, bugün de hem ülkemizde hem dünyada görüldüğü gibi, o kadar kolay bir iş değil. Bu kadınlar önlerine çıkan tüm engellere ve zorluklara rağmen başardılar. Hem kendi yaşıtlarına hem de sonraki kuşaklara yol açtılar. Türkiye’nin Atatürk’ün gösterdiği hedefteki gibi modern yüzleri ve sözcüleri oldular. Kadınların da en az erkekler kadar başarılı olabileceğini, hatta bazı alanlarda erkekleri bile geçebildiklerini gösterdiler. Sadece Türkiye’nin değil dünyanın ilk kadın savaş pilotu bir Türk kadını olan Sabiha Gökçen mesela. Özetle, onların varlıkları ve başardıkları aydınlanmanın ta kendisidir! Bugün dahi yolumuzu aydınlatıyorlar…

Günümüz eğitim sistemiyle ilgili düşünceleriniz nelerdir? Gençlerimizin hayallerine ulaşmalarının yolu nedir? Gençlere ve daha önemlisi anne babalara neler önerirsiniz?

Günümüz eğitim sistemi günümüzün en önemli problemi! Ve beni bu ülkenin bir vatandaşı olarak en çok üzen konulardan biri. Çocuklarımız ve gençlerimiz, yıllardır adeta bir kaosun içinde yaşamak zorunda kalıyorlar. Ve ne yazık ki, bilimsel ve çağdaş eğitim sisteminden kıtalar kadar uzaklaşmış haldeyiz. İşte bu nedenle en önemli görev, anne babalara düşüyor ve işleri çok zor biliyorum. Geleceğin yetişkinlerini yetiştirmeleri için normalden daha fazla efor sarf etmeleri, daha fazla maliyet üstlenmeleri gerekiyor artık. Ve en önemlisi, çocuklarına evde daha fazla ilgi göstermek, onları hurafelerden ve bilimden uzak yanlış bilgilerden korumak için çok büyük çaba sarf etmek zorundalar. Gençlere de hayallerine ulaşmaları için aslında tek tavsiyem var: Çok çalışmaktan ve çok okumaktan yılmasınlar. İçinde bulundukları koşullar belki çok yetersiz ya da umutsuz olabilir ama kendilerine tutunurlarsa mutlaka kendi yollarını bulacaklardır. Bu kadınlar onlara her anlamda örnek olacaktır. Ayrıca tecrübeyle de sabittir, çok çalışır ve yılmazsanız, hayaller öyle ya da böyle gerçeğe dönüşüyor…

Çok teşekkür ederim. Nice kitaplar ve başarılar dilerim.

Ben teşekkür ederim…