Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Gaziler Mesajı Anıt’ta Verdi:

Tek Ses, Tek Yumruk

Tek Ses, Tek Yumruk Nöbetteyiz…

Dün “Gaziler Günü” kutlaması yapıldı. Atatürk Anıtı’ndaki çelenk sunumu töreninde konuşan Türkiye Muharip Gaziler Derneği Hatay Şube Başkanı M.Ramiz Bakır, Şehitlerin yaşayan tanıkları ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ ün askerleri olmaktan onur duyduklarını kaydederek, “Biz Gaziler, ‘Şehit nurlanmış, Gazi onurlanmış askerdir’ düsturu ile dün olduğu gibi bugün de, yarın da tek yumruk ve tek ses olarak nöbetimizin başında olduğumuzu dünyaya haykırıyoruz” dedi.
Vali Erdal Ata, Garnizon Komutanı, Hatay BŞB Başkan Vekili Selahattin Atahan ile kurum müdürleri, Gaziler ile ailelerinin katıldığı Atatürk Anıtı’ndaki törende konuşan Muharip Gaziler Derneği Hatay Şube Başkanı Mehmet Ramiz Bakır, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran, Atatürk’e Gazilik ve Mareşallik unvanının verildiği 19 Eylül Gaziler Günü’nü kutladıktan sonra, protokoldekilere seslenerek, “Siz, devletimizin saygıdeğer temsilcilerinin onurlandırmalarıyla kutlamanın derin heyecanı ve kıvancı içindeyiz” dedi.
M.Ramiz Bakır’ın konuşmasından özet şöyle:
“Biz Gaziler, aldığımız her nefesi; süngünün ucundan, mermilerin vızıltısından, torpilin, torpidonun, bombanın dehşetinden çalarak geldik. Beynimize ve yüreğimize kazınmış geride kalanlarımızın namuslarıyla, onurlarıyla yaşamaları uğrunda… Yaşamak ve ölmek arasındaki insanlığın bittiği, kıldan ince bir çizgiden, kan ve dehşet dolu günlerden geldik. Hep ‘vatan namustur, anadır, bacıdır; korkusuzca ve özgürce yaşamaktır’ dedik.
Şehitler ve Gaziler, milletimizin geçmişiyle geleceği arasında ulvi köprüler kurarken, belki de farkında olmadan birine diğerinden daha çok değer vermek gibi bir yanlışa düşmemeliyiz.
Büyük bir coşku ve inançla birlikte olduğumuz şu anda dünyaya bir kere daha hatırlatmak istiyorum… Çıkarlarını, gizli-açık işgal, savaş, kıyım, zulüm ve terör üzerine kuran, yani acıda arayanlar… Kendilerini çağdaş tanımlayanlar… Sakın ola, ‘yurtta sulh, cihanda sulh’ ilke ve yaşam anlayışımızı yanlış anlayarak, her zerresi Şehit kanıyla sulanmış ülkemiz üzerine, karanlık hesaplara girmeye kalkmayın! Sakın ola, ‘zorunlu olmadıkça savaş bir cinayettir’ diyen yüce Atatürk’ün bu evrensel barış çağrısını yanlış yorumlamayın. Ülkemiz ve ulusumuz söz konusu olduğu zaman, yeni bir Kuvayi Milliye ruhuyla savaşmaktan geri adım atacağımız, ödünler vereceğimiz anlamlarını çıkarmayın! Bizans oyunlarınızı tekrarlamayın! Dost görünüp arkadan hançerleyerek sakın dostluktan söz etmeyin.
1984 yılından itibaren ‘Gaziler Günü’ olarak kutlanan bugünün anlam ve önemini içeren konuşmamı; emperyalist güçlerin taşeronluğunu yaparak, binlerce masum insanımızı yaşamdan koparan ayrılıkçı, bölücü, hain terör odaklarına hamilik yapanlara seslenerek bitirmek istiyorum.
Unutmayınız ki; karanlık emellerinizi, çirkin yüzlerinizi, hangi maskeyi takarsanız takınız asla hainliğinizi gizleyemeyeceksiniz. Ülkesiyle ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü her koşulda kanıtlamış bu millet, sizin gibi ihanet şebekelerine göstermekten asla geri durmayacaktır.
Sözlerime son verirken, Şehitlerin yaşayan tanıkları, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün askerleri olmaktan onur duyan biz Gaziler, ‘Şehit nurlanmış, Gazi onurlanmış askerdir’ düsturu ile dün olduğu gibi bugün de, yarın da tek yumruk ve tek ses olarak, nöbetimizin başında olduğumuzu, dünyaya haykırıyoruz.”
-Cemil Yıldız-