Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Av. Nabi İNAL

Gönül İster ki….

Ekonomideki kriz giderek boyutunu ve etkisini arttırıyor. Öyle ki sade vatandaş nefes alamaz duruma gelmiştir.

Herkes elinden geldiğince, gücünün yettiğince tasarruf yoluna gitmek suretiyle bu krizi en az zararla atlatmanın yollarını arıyor.

Böylesi bir durumda örnek olması gerekenlerin atacakları adımları, alacakları kararları kamuoyu dikkatle takip ediyor.

Geçtiğimiz günlerde kamuda tasarruf genelgesi yayınlandı.

Bu genelgeye göre bütçede gereken tasarruflar yapılacak ve böylece yaşanan ekonomik sıkıntının atlatılması için katkıda bulunmak yoluna gidilecek.

İyi, doğru ve güzel. Böyle bir genelgenin çıkartılmasına karşı çıkmak elbette ki söz konusu olamaz. Ama genelgede bazı istisnalar var. İşte bu istisnalar neden kondu, neden tasarruf kapsamına alınmadı sorusu sorulmaya ve yanıtları aranmaya başlandı.

Cumhurbaşkanlığı ve meclis başkanlığı bütçelerinin belli bir bölümünün tasarruf genelgesi kapsamı dışında tutulması nedendir?

Örnek olması gerekenler, tasarruf yapılmasını isterken, önce kendi alanlarında bu yola başvurduklarını kanıtlama ve buna göre de bir yol haritası çizmelidirler.

Geçilmeyen yollara, köprülere, gidilmeyen hastanelere, uçulmayan havaalanlarına, etek dolusu paralar ödenirken tasarruf istemenin ne dereceye kadar randıman vereceği tartışma konusu olabilir.

Yine gereksiz yere yapılan tesislere, köşklere, saraylara, alanlara para harcamasında bulunulurken, tasarruf istemenin tartışma konusu olacağı hatırdan uzak tutulmamalıdır.

Bu gerçekleri görmek suretiyle adımlar atılır ve kamuda tasarrufa gidilmesi istenirse vatandaş ta bu örneğe bakarak biraz daha fazla tasarruf yoluna gider ve böylece de daha kısa sürede düzlüğe çıkmak mümkün olabilir.

Bunun için de örnek olması gerekenlerin alacağı kararlara, atacağı adımlara, izleyeceği yollara çok dikkat etmesi gerekir.

Eğer bu yolda gereken dikkat gösterilir ve buna göre tasarruf yoluna gidilirse, tasarrufta başarıya ulaşma oranı daha çok olur ve daha kısa sürede yaşanan ekonomik zorlukların üstesinden gelinebilir.

Kamuda tasarruf genelgesinin yayınlandığı bir ortamda bu hususları hatırlamak ve hatırlatmak gereği kendini göstermiştir.

Bir taraftan tasarruf yapılması istenirken öte yandan çeşitli kurum ve kuruluşlarda çifter çifter ücretler alınması yoluna gitmenin acaba savunulur hangi yanı ve yönü vardır?

Medyaya yansıyan haberlerden öğrendiğimize göre, çeşitli yerlerden ayda 3-5-10 gibi rakamlara ulaşan ücretleri alanlar acaba tasarruf genelgesinden sonra hangi yola başvuracaklar ve aldıkları ücretlerden vaz mı geçecekler?

Bir yandan geçim derdinde olanlar, kendisinin ve ailesinin yaşamını sağlayabilmek için her türlü tasarruf yoluna gitme zorunda kalanlar, öte yandan aşırı bir savurganlık….

Gönül ister ki; bu ekonomik dar boğazı geçebilmek için herkes elini taşın altına koysun ve imkânları nisbetinde tasarrufta bulunsun.

Gönül isterdi ki; bu ekonomik dar boğazı atlatabilmek için herkes gücü nisbetinde katkıda bulunsun. Düzlüğe çıkabilmek için gereken özveriyi yapsın.

Kamuda tasarruf yapılması yönündeki genelge bize bunları hatırlattı.

Temenni ediyoruz ki; hatırlaması gereken herkes tarafından da gerekenlerin yapılması hususu hatırlanır, yaşama geçirilir ve böylece ekonomik dar boğazdan kısa sürede kurtulma imkânı elde edilir.

Diliyoruz, umuyoruz ve bekliyoruz…

[email protected]

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER