2019’a Kaldı
Yaş meyve ve sebze ticaretinin düzenlenmesinde köklü değişiklikler öngören ‘Hal Yasası’ taslağının beklemeye alınmasının ardından, Antakya Hal esnafı tarafından da ciddi şekilde eleştirilen, “Hal komisyonculuğunun kesin olarak kaldırılması, komisyoncuların tüccar olarak faaliyetlerine devam edebilmesi…” başlığı da dahil birçok kısım yeniden düzenlenecek.
Ülke genelindeki sebze ve meyve hal sayısının (175) 30’a düşürülmesi; Hallerin kurulması, yönetilmesi ve işletilmesinin Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği koordinasyonuyla gerçekleştirilmesi; Hal komisyonculuğunun kesin olarak kaldırılması, komisyoncuların tüccar olarak faaliyetlerine devam edebilmesi;
Ürün tasnifi, standartlaşma ve bölgesel ürünlerin markalaşmasını sağlayacak altyapı kurulması; Üretim bölgelerinde ihtiyaca uygun olarak ürün toplama merkezleri kurulması; Ürün fiyatının, üreticiler ve üretici birlikleri tarafından belirlenmesi ve daha fazlası!
Ciddi değişimleri de beraberinde getirmesi beklenen Yeni Hal Yasası Taslağı’nda yaşanan ‘erteleme’, sektörün görüşü alınmadan hazırlanması nedeniyle memnuniyet yarattı. Birçok yönden eleştirilen Taslak noktasında buluşanların en net kaygısı ‘hal komisyonculuğunun kaldırılması’ başlığında olmuş, buna dair tedirginlik Antakya Sebze Hali Komisyoncuları Derneği Başkanı Mustafa Bal tarafından da paylaşılmıştı.
Tarım Yazarı Ali Ekber Yıldırım da konuyu ele almış ve şu tespiti yapmıştı:
“Yapılan açıklamalar ışığında değerlendirme yaparsak; komisyonculuğun kaldırılması ilk bakışta aracıları kaldırmak anlamına geldiği için memnuniyetle karşılanıyor. Çünkü kamuoyunda sebze ve meyve fiyatlarındaki artışın tek sorumlusu komisyoncu olarak biliniyor. Oysaki Hal Yasası’nda da belirtildiği gibi; “komisyoncular, alıcı ve satıcı arasında aracılık etmek, onların haklarını gözetmek, meslekî bilgi ve deneyimlerine dayanarak piyasanın durumu hakkında en doğru bilgileri aktarmak ve piyasanın oluşumuna katkı sağlamakla görevli kişilerdir.” Komisyoncu yüzde 8 yasal kesinti dışında bir para alamaz. Yerine işleyen bir mekanizma konulmadan komisyonculuğun kaldırılması, üretimden tüketime kadar pazarlama kanalında ciddi sorunlara neden olur.”
Antakya’dan Kocaeli ve diğer kentlere, toplam 175 Hal, düzenleme için geriye çekilen Tasarı için umutlarını 2019’a bırakmış durumda. Peki, şimdilik rafa kalkan düzenlemenin sahibi Ticaret Bakanlığı mı?
Sektörden gelen tepkiler üzerine, bir takım değişiklikler için geriye çekilen ve beklemeye alınan Yel Hal Yasası Tasarısı’nın sahibi Ticaret Bakanlığı’nın Bakan Ruhsar Pekcan eliyle söyledikleri ise oldukça netti ve bundan sonra yaşanacakları özetliyordu.
Hal Yasası’na değinen Pekcan, Türkiye’de yıllık üretilen 50 milyon ton yaş sebze ve meyvenin yaklaşık yüzde 30’unun zayi olduğuna dikkati çekerken, çıkarılacak yasayla beraber; üreticiyi ve tüketiciyi korumaya, sistemi kayıt altına almaya ve zayiatı azaltmaya çalıştıklarını vurgulamış ve şu değerlendirmelerde bulunmuştu:
“Bu, hem sağlıklı ürün hem gıda güvenliği hem de enflasyonla mücadele yolunda hizmet veren bir paket. Üzerinde çalıştığımız taslak bir çerçeve. Bunun içini paydaşlarıyla beraber dolduracağız. STK’lerle her konuda beraber hareket ediyoruz. Bir eyleme geçerken çalışma grupları kuruyoruz. O gruptan çıkacak ortak akılla hareket ediyoruz. Bunun da üretici bölgesi hal tarafı, tüketici
Kuzey Avrupa ülkelerinde ve gelişmiş ülkelerde, üretici birliklerinin tüketici hallerindeki satış oranlarının yüzde 90’lar seviyesinde olduğunu söyleyen Pekcan, Avrupa Birliği ülkelerinin ortalamasının yüzde 50’yi bulduğunu, Türkiye’de ise bu rakamın binde 6’da kaldığını aktarmıştı.
-FAYDASI YOK!-
Pekcan, üretici birliklerinin kooperatifleşmesi için destek vereceklerini de belirttiği son açıklamasında, “Tüketici toptancı halinde üretici birlikleri için kiralar çok daha düşük olacak. Onlara yüzde 75 indirim sağlayacağız. Hal rüsumunu kaldıracağız. Vergi oranı herkese yüzde 4 ise üretici birliklerine yüzde 2 olarak uygulayacağız. Herhangi bir ticaret erbabının, esnafın zarar görmesini kesinlikle istemeyiz. Şu anki durumda, her şey üreticinin sırtında. Mevcut sistemin ne üreticiye faydası var ne tüketiciye. Biz bunu düzgün kurguladığımız zaman, herkesin memnun olacağı bir sistem olacak” demişti.
“Tüm engelleri aşacağız. Siyasi destek arkamızda. Buralar, yap-işlet-devret modeliyle profesyonel bir şirket tarafından yönetilsin, gurur duyacağımız, pırıl pırıl bir proje olsun istiyoruz. Yer konusunu belirlemeye çalışıyoruz. Hal Yasası’nın çıkmasında sorun yaşanmasını beklemiyorum. Pilot proje üzerinde çalışıyoruz. Öncelikle Ankara ve İstanbul’u pilot bölgeler olarak düşünüyoruz. Bir de bunun üretici bölgesi toptancı hali ayağı var. Akdeniz havzasında bunun karşılığı olmalı. Hangisine öncelik veririz bilemiyorum. Uygulamada pozitif yansımalarını göreceğiz.”
Bakan Pekcan söyledikleri de, Antakya ve diğer kentlerdeki sektör temsilcilerinin kaygıları da oldukça net! Ancak, tasarının bekletilmeye alınması ile beraber, seçim sürecindeki Ankara’nın bundan sonraki adımının ne olacağı merak ediliyor. En çok da, Hal Komisyoncularının ne olacağı ve sıradaki formülün neyi içereceği! -Tamer Yazar-