Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

HAMOK’un “Gezi Mesajı”:

Gezi Direnişi; Ülkenin Yüz

Gezi Direnişi; Ülkenin Yüz Akı, Onurlu Tarihinin Parçası!

Antakya’daki 16 Meslek Odası’nın oluşturduğu, HAMOK adıyla bilinen Hatay Akademik Meslek Odaları Koordinasyon Kurulu’nun Gezi mesajında, “Gezi Direnişi, nasıl ki bu ülkenin yüz akı ve onurlu tarihinin bir parçasıysa, Gezi Direnişi Davası’nda yargılanan tüm arkadaşlarımız da bizim yüz akımız ve onurlu tarihimizin bir parçasıdır” denildi.

KARA BİR GÜN!

Hatay Barosu, Hatay Dişhekimleri Odası, Hatay Eczacı Odası, Hatay Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası, Hatay Tabip Odası, Hatay Veteriner Hekimler Odası, Elektrik Mühendisleri Odası Hatay İl Temsilciliği, TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Hatay İl Temsilciliği, İç Mimarlar Odası Hatay İl Temsilciliği, İnşaat Mühendisleri Odası Hatay Şubesi, Jeofizik Mühendisleri Odası Hatay İl Temsilciliği, Jeoloji Mühendisleri Odası Hatay İl Temsilciliği, Makina Mühendisleri Odası Hatay İl Temsilciliği, Mimarlar Odası Hatay Şubesi, Peyzaj Mimarları Odası Hatay İl Temsilciliği ile Şehir Plancıları Odası Hatay İl Temsilciliği ortak imzasıyla yapılan açıklamada, üç gün önce, hukuk ve adalet açısından tarihe geçecek kara bir gün yaşandığı hatırlatıldı.

BİZ GEZİ’YİZ, BİZ HALKIZ!

Gezi Davası’nın karar duruşmasında, TMMOB Yönetim Kurulu üyesi Yüksek Mimar Mücella Yapıcı, Mimarlar Odası Avukatı Can Atalay ve Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi önceki başkanı Tayfun Kahraman’ın da aralarında bulunduğu 7 kişi hakkında 18’er yıl hapis cezası verilerek, arkadaşlarının tutuklandığı bilgisine yer verilen HAMOK açıklamasında şöyle denildi:

“Arkadaşlarımız, Gezi Parkı’nda imar planlarına ve yargı kararlarına aykırı olarak başlatılan inşaat çalışmalarına, meslek odalarının temsilcileri ve vekili olarak karşı çıkmışlardır. Anayasal haklarını kullanarak, iktidarı yargı kararlarına, anayasaya ve yasalara uygun davranmaya davet ettikleri için; hukuka aykırı delillerle, kurmaca iddianamelerle ve yargılama yapılmayan davalarla bu insanlar mahkum edilemez.

Gezi; haksızlığa, adaletsizliğe, keyfiliğe, dayatmaya, baskıya karşı direnmenin adıdır. Bir parktan tüm ülkeye ve dünyaya yayılan, kente, doğaya, yaşama sahip çıkanların umududur.

Hiçbir delile dayanmadan yeniden açılan bu dava ve verilen tutuklama kararı hukuksuzdur. Yaşanabilir çevre, kent, doğa için verdiğimiz mücadelede tutuklanan arkadaşlarımızın yanındayız. Onurlu mücadelemizi kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz.

Gezi Direnişi, nasıl ki bu ülkenin yüz akı ve onurlu tarihinin bir parçasıysa, Gezi Direnişi Davasında yargılanan tüm arkadaşlarımız da bizim yüz akımız ve onurlu tarihimizin bir parçasıdır.

Gezi’nin o görkemli Haziran günlerinden öğrendiğimiz en büyük ders, birbirimizin elinden tutmanın, birbirimize sahip çıkmanın bizi ne kadar güçlü kıldığıydı. Bundan sonra da birbirimize sahip çıkmaya, arkadaşlarımızı, ağaçlarımızı, ormanlarımızı, şehirlerimizi korumaya devam edeceğiz. Çünkü biz, Gezi’yiz. Çünkü biz, Halkız!

Bizler inanıyoruz ki, bu ülkeye bir gün demokrasi gelecekse, gücünü, Gezi’nin eşitlikçi, özgürlükçü ve barışçıl birlikteliğinden alacaktır.”