Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Yasemin Çağ, 15 Ekim Dünya El Yıkama Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, ellerin birçok bakteri, virüs ve mantar gibi mikroorganizmayı barındırdığını belirterek, el yıkamanın hem kişisel hem de toplum sağlığı açısından hayati öneme sahip olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Çağ, “Bir enfeksiyonun yayılması için hasta kişiden diğer kişiye geçmesi gerekiyor. Örneğin üst solunum yolu enfeksiyonları, hasta kişiden sağlıklı kişiye eller aracılığıyla geçebilir. Elleri yıkayarak hem kendimizi hem de çevremizi korumuş oluruz” dedi.
Doğru El Yıkama Nasıl Olmalı?
Ellerin yıkanamadığı durumlarda alkol bazlı dezenfektan veya ıslak mendillerin kısmen işe yaradığını belirten Çağ, özellikle toplu taşıma ve dış ortamla sık temas eden kişilerin el dezenfektanı bulundurmasını önerdi.
Etkili bir el yıkama için ellerin suyla ıslatıldıktan sonra sabunla en az 20 saniye boyunca baş parmak, parmak arası ve tırnak altlarını da kapsayacak şekilde yıkanması gerektiğini vurgulayan uzman, katı ya da sıvı sabunun fark etmediğini söyledi.
Riskli Alanlara Dikkat
Prof. Dr. Çağ, gün içinde insanların elleriyle birçok yüzeye temas ettiğine dikkat çekerek, toplu taşıma, asansör düğmeleri, merdiven tırabzanları, tuvaletler ve kapı kollarının hastalık riski yüksek alanlar olduğunu belirtti.
Kovid-19 salgınının el yıkama alışkanlığını artırdığına işaret eden Çağ, bu alışkanlığın salgınların yayılmasını önlemede kritik rol oynadığını söyledi.
Eller Ne Zaman Yıkanmalı?
Prof. Dr. Çağ, ellerin yemek öncesi ve sonrası, tuvalete gitmeden ve çıktıktan sonra, hapşırma, öksürme veya burun temizleme sonrasında, dış ortamdan eve gelindiğinde ve hayvanlarla temas sonrası mutlaka yıkanması gerektiğini ifade etti.
Basit bir alışkanlık olan el yıkamanın grip ve üst solunum yolu enfeksiyonlarının beşte birini, ishal ve besin zehirlenmesinin ise üçte birini önleyebileceğini vurgulayan Çağ, “El yıkamak, enfeksiyonların önlenmesinde en etkili, basit ve ucuz yöntemdir” dedi.

