Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Hatay, adayını bekliyor!

Peki, Beklenen Ne? Yaklaşan

Peki, Beklenen Ne?

Yaklaşan 31 Mart 2019 yerel seçimleri öncesinde “Nasıl Bir Belediye Başkanı?” başlığında kısa bir değerlendirme yapan Necmettin Çalışkan, “Belediye başkanı olacak kişi liyakatli olmalı. Şehircilik eğitimi almış olmalı, estetikten, sanattan, kültürden, tarihten ve edebiyattan anlamalı…” dedi.

Saadet Partisi’nin Hatay’daki en güçlü ismi konumundaki Dr. Necmettin Çalışkan, yerel seçimler sürecine giren Hatay’daki ‘aday kalabalığı’ noktasında oldukça dikkati çeken bir değerlendirme yaptı. Konuya ilişkin açıklamasında, “Bir şehri yönetecek kişilerin neden ehliyetine bakılmaz?” sorusunu soran Çalışkan, “Belediye başkanı olan/olacak kişiler; şehirleşmeden, alt yapıdan, mimariden, ulaşımdan anlıyor mu? Sosyolojiden, psikolojiden ne kadar haberleri var? Şehri tanıyor mu? Çevre, tarih ve mimari bilgisi, kültürü, görgüsü var mı? İnsan haklarına saygılı mı? Herkese eşit mesafede mi? Listeyi uzatabiliriz. Maalesef günümüzde bir kısım şahıslar, kazanma hırsıyla, sırf o şehirden oy alacak diye aday gösteriliyor. Bu genelde eski bir bakan veya milletvekili oluyor. Uzmanlığı veya liyakati hatta şehre katkısı hiç önemli değil. Yeter ki kazanacak aday olsun” dedi.
-NE OLMALI?-
Normal şartlarda, belediye başkanı olacak kişinin liyakatli olması gerektiğini, şehircilik eğitimi almış olmasının önemli olduğunu, ayrıca estetikten, sanattan, kültürden, tarihten ve edebiyattan anlamasının da olmazsa olmazlar arasında yer aldığını ifade eden Çalışkan, bugün beklenenin ise bunun tam tersi olduğuna işaret etti ve şunları söyledi:
“Günümüzde ise şart şu… Emirlere harfiyen uyacak, ‘ihaleleri kime istiyorsak dağıtacak’, akraba, eş-dost partiliyi belediyede işe alacak, pastadan onlara yüksek pay ayıracak. Yetimin, öksüzün ve bu ülkede vergisini düzenli ödeyen emekçinin ve üreticinin hakkını sağa sola peşkeş çekecek biri olacak. Nokta… Şehirleşme deyince en çok betonlaşmadan şikâyet ediyoruz ama, projelerin çoğu da betonlaşma üzerine. Hala her belediye başkanı adayı, şehri nasıl beton yığınına döndüreceğinin vaatlerini sıralıyor.”
-VAATLER!-
Şehirlerin ve ülkenin geleceği için etkin bir denetim mekanizması kurulması gerektiğini de ifade eden Çalışkan, “Hesap sorma sadece seçim sandığına bırakılmamalı” derken, şu tespiti yaptı:
“Özetle, her yılın sonunda vaatler sorguya çekilmeli. Verilen söz, sorumluluk yükler. ‘Söz verdiğin projeleri yerine getirdin mi? Hani bunlar?’ diye hesap sorulmalı. Teftiş eden neye göre denetliyor?”
-BAŞARI KRİTERİ-
Belediye Başkanlarının ‘en başarılı’ kıstaslarıyla aldıkları ödüllere de işaret eden Dr. Necmettin Çalışkan, bu konudaki kriteri sorgularken, sözlerini şöyle noktaladı:
“Başka bir sorun da şu… Pek çok belediye başkanına, yılın ‘en başarılı belediye başkanı’ ödülü veriliyor. Bu ödüller neye göre veriliyor? Kriter nedir? Halkı bu kadar enayi yerine koymak ne kadar ahlaki? Ne hikmetse, ‘en başarısız’ olması gereken belediye başkanları, yılın en başarılı belediye başkanı seçiliyor. Ayrıca her yıl, yılın başarılı belediye başkanı enflasyonu yaşanıyor.
Sizce belediye başkanınız gerçekten şehrül-emin şehrinizin en güvenilir insanı mı? Biliyorum, bıyık altı gülüyorsunuz. Sayıştay rakamlarının konuşulamadığı, abes sayıldığı, raporu açıklayanın görevden alındığı bir ortamda ‘nerde bunlar?’ diyeceksiniz. Olsun, biz yine de hakkı, ideal olanı adaleti yazmakla yükümlüyüz. Belki duyan olur…” -Tamer Yazar-