Nöbetçi Eczaneler
Antakya’nın kanaat önderlerinden sayılabilecek bilgi birikimi olan İktisatçı Planlamacı Serdar Saraç deprem felaketinin en yıkıcı etkilerinin görüldüğü ilimiz Hatay’ın acilen özel afet bölgesi kapsamına alınması gerektiğini bildirdi.
Alanında ciddi bilgi birikimine sahip bir zamanlar Hatay Valiliği Planlama Müdürlüğü de yapan Serdar Saraç’ın paylaşımı şöyle:
“Hatay Özel Afet Bölgesi ilan edilmelidir. Bu ancak yeni bir yasayla mümkündür. Bu hususta tüm milletvekillerini, STK’ları ve sivil toplum kuruluşlarını göreve davet ediyorum.
Neden Özel bir Yasa hazırlanmalıdır?
1- Deprem nedeniyle daha önce Kahramanmaraş, Hatay, Gaziantep, Osmaniye, Malatya, Adıyaman, Adana, Diyarbakır, Kilis ve Şanlıurfa afet bölgesi ilan edilmiştir. Mevcut AFET BÖLGESİ uygulamasıyla Hatay’daki yıkımdan baş etmek, Hatay’ı tekrar imar etmek mümkün değildir. Hatay özellikle Antakya’daki yıkım çok büyüktür. Ancak, Hatay özel ve kapsamlı yeni bir yasal düzenlemeyle ayağa kalkabilir.
2- Vatandaşın, esnafın, tüccarın, sanayicinin, işletmelerin hak sahipliği yoluyla veya yerinden dönüşüm modeliyle gelir akışı yok olduğundan, işyerlerini veya evlerini ne türlü olursa olsun borçlanmayla yapabilmesi mümkün değildir.
3- Yapılacak bu HATAY ÖZEL AFET BÖLGESİ YASASIYLA Devlet her Hatay’lının mevcut olan bir (1) ev ve bir (1) işyerini hiçbir borçlanma yüklemeden vatandaşına anahtar teslim yapmalıdır. Ancak, depremde zarar gören birden fazla işyeri ve evi olanlar için uygun kredi tahsis edilmelidir.
4- Beyan edildiği gibi sadece Kent Merkezi değil, Hatay ve Antakya’daki 1. Derece tescilli tarihi tüm eserler, ibadethaneler, evler orijinaline uygun şekilde Devletimiz tarafından yeniden yapılmalıdır.
5- Hatay ve Antakya’nın inşa edilen TOKİ Konutlarıyla, Kent merkezine olan hafif raylı ulaşımı dahil olmak üzere tüm yolları, kanalizasyonu, içme suyu, enerji ve haberleşme alt yapısının Devlet tarafından hızlı bir şekilde planlanıp, yapılması için kaynak ve imkan sağlanmalıdır.
Kısacası: Hatay için Özel bir yasa çıkartılarak diğer Afet Bölgesi kapsamındaki İIlerden ayrı bir statü kazandırılmalıdır.
Aksi halde bu çalışma temposu ve kaynak tahsisiyle özellikle Antakya ve Defne ilçelerinde yaşamın normale dönmesi maalesef ama çok uzun yıllar alacaktır.
Başta Hatay milletvekilleri ve belediye başkanları olmak üzere tüm seçilmiş ve atanmışları bu hususta görev ve çalışmaya davet ediyorum.
Eski Antakya’mı Devletimden istiyorum. Devletime güveniyorum. Hatay ve Hatay’lı bunu hak ediyor. – Yusuf Cemil Karaçay-