Hatay’a da Yazı Geldi…

Kovid-19 aşı odaları hazırlanıyor!

Türkiye’ye gelen Çin aşısının vatandaşın hizmetine sunulması sürecine hala haftalar var. Ancak olası bir aşılama sonrasında oluşabilecek yan etkiler konusu, gündem maddeleri arasında. Ancak buna yönelik çalışma da, “hastanelerde aşı uygulama odası oluşturulmasına” yönelik İl Sağlık Müdürlüklerine gönderilen resmi yazı ile başlatıldı bile…

Dünya genelinde milyonlarca insan, yakında yeni tip koronavirüse (SARS-CoV-2) karşı aşı olmayı umuyor. Ancak birçok kişinin aşı konusunda çekinceleri de var. Bir yandan koronavirüsten korunmak isterken, diğer yandan aşının yan etkilerinden çekinen milyonlar var. Bu kişiler, aşı adaylarının hızlı geliştirilmiş olmasından ötürü güvenilir olup olmadığı ve yan etkilerin yeterince araştırıp araştırılmadığı konusunda tereddütlüler. Peki, hangi reaksiyonlar normal, aşıların olası yan etkileri neler? Aşı olmalı mıyız?
-SORULAR!-
Bu konudaki tereddütlerini Antakya Gazetesi ile paylaşan okurlarımızdan gelen bazı mesajlar da bu sorulara yenilerini ekliyor.
J.M. >> Ben, etki konusundayım. Yan etki, bilmiyorum. Aslında hiç kimsenin bu konuda net bir tablo ortaya koymadığının da farkındayım. Bu süreç, bir zorunluluk. Hepimiz, bir şekilde, ilgili gruba giriyorsak, aşılanmalıyız. Çünkü zamana karşı yarışıyoruz. Merak ettiğim de, bu yarışta bize ne zaman bir sıra geleceği! Şubat mı? Mart mı? Nisan mı?
U.V. >> Okuduklarım arasında kızarıklık da var, şişlik ve ağrı da. Ama normali de bu değil mi? Bazıları, Alman mı yoksa Çin mi diye soruyor. Dilerim, bu şekilde bir tercih şansımız olur. Çünkü alınan aşı sayısına bakınca, grip aşısında yaşadığımız sıkıntılar aklıma gelmiyor değil!
-HANGİSİ?-
Türkiye’nin gündeminde bu anlamda iki aşı yer alıyor. Bunlardan bir tanesi, mucidi Hataylı olan, Alman Biontech firmasının aşısı.
Etkin maddesi BNT162b2 olan aşının, onay sürecinde ciddi yan etkiler görülmedi. Yorgunluk ve baş ağrısı gibi tipik yan etkilerin ise yaşlılarda daha nadir ve hafif derecede ortaya çıktığı gözlendi. Ancak aşının uygulanmaya başlamasından bu yana, bazı kişilerin, aşılamanın hemen sonrasında alerjik reaksiyonlar gösterdiği görüldü. ABD’de bir ve İngiltere’de iki kişi, cilt kızarıklığı ve nefes darlığı ile birlikte anafilaktik şok olarak bilinen duruma maruz kaldı. Bu kişilerin bir hastalık ve alerji öyküsü bulunmadığı için, İngiliz merciler, alerjisi bulunan kişileri aşıya karşı uyardı.
Türkiye’nin de sipariş ettiği Sinovac şirketine ait Coronavac aşısının ise klinik deneylerinin birinci ve ikinci aşamasının sonuçları, Kasım ayında The Lancet Infectious Diseases bilim dergisinde açıklandı. Sonuçlara göre, aşının ciddi bir yan etkisi gözlemlenmedi.
Gönüllülerin bildirdiklerine göre, hafif dereceli yan etkiler meydana geldi ve bu yan etkiler, iki gün içerisinde kayboldu. En önemli yan etki olarak ise aşının vurulduğu yerdeki ağrı gösterildi. Sinovac aşısında da ilk dozun vurulmasından sonra, bir kişide ağır alerjik reaksiyonlar gözlendiği bildirildi. Ancak söz konusu deneğin, ikinci dozun enjekte edilmesinden sonra benzer reaksiyonlar göstermediği belirtildi.
-ELDEKİ!-
Türkiye, şimdiye kadar, Çin’in ilaç şirketi SinoVac tarafından üretilen CoronaVac ve Pfizer-BioNTech aşıları için anlaşma yaptığını duyurmuştu. 50 milyon doz sipariş edilen CoronaVac aşılarının 3 milyon dozu 30 Aralık’ta Türkiye’ye ulaşmıştı. Sağlık Bakanı Fahretttin Koca, aşılarla ilgili 14 günlük test sürecinin hemen başlatılacağını belirterek, bunun ardından, aşılama programının Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü koordinasyonunda gerçekleştirileceğini söylemişti.
-HAZIRLIK!-
Bu arada, Sağlık Bakanlığı tarafından, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde “hastanelerde aşı uygulama odası oluşturulması” hakkında İl Sağlık Müdürlüklerine gönderilen resmi yazı kapsamında aşı odaları hazırlanmaya başlandı bile.
Bu konuda verilen bilgide, aşılama sürecine alınan vatandaş için uygulanacak prosedür şöyle olacak:
“Randevusunu oluşturduktan sonra hastaneye gelenler, aşı odalarına teker teker alınarak muayene edilecek. Gelenlerin; daha önceki hastalıklarına dair öyküsü, alerjisinin olup olmadığı, özellikle aşı bileşenine ait alerji öyküsünün olup olmadığı sorgulanacak. Ateşli bir hastalığının olup olmadığı, aşı olmasına engel bir durum olup olmadığı aydınlatılacak. Eğer aşı olması için bir engel yoksa, aşılanacak.”
Aşılananların, en az 15 dakika hastanede kalmasının planlandığını aktaran uzmanlar, “Olası bir yan etki durumunda müdahale edilmesi amacıyla, aşı odalarının yanında müdahale odaları olacak. Müdahale odalarında, acil durumda müdahale edilmesi için her türlü teçhizat ve ilaç bulundurulacak” bilgilendirmesinde bulundu.
-HİJYEN Mİ?-
Bu son gelişme de vatandaşın sorgu başlıkları arasında yer aldı ve konuyu Antakya Gazetesi ile paylaşan bazı okurlarımızın düşünceleri de yeni sorular üzerine yoğunlaştı.
G.K. >> Buna dair haberi okuduğumda, “yatak sayısı 50 ve altındaki hastanelerde 5, yatak sayısı 51-199 olan hastanelerde 10, yatak sayısı 200-399 olan hastanelerde 15, yatak sayısı 400-999 olan hastanelerde 20, yatak sayısı 1000 ve üzeri olan hastanelerde 25 aşı uygulama odası bulunacak” deniyor. Şu an bile ciddi bir ‘sosyal mesafe’ sıkıntısı var hastanelerde. Bu aşılama sırasında, bu mevcut kalabalık içine bu yeni kalabalık nasıl sığdırılacak, merak ediyorum!
O.B. >> “Randevu sistemi” deniyor. Dilerim her şey hakkaniyetle ilerler. Mart’a kadar bize ancak sıra gelirmiş, öyle diyorlar. Buna göre, daha 2 ay var! Bu kadar dayandık, bir 2 ay daha dayanırız ama… Dilerim daha fazla gecikmeyiz. Hatay, belki eskiye göre daha iyi, ki bu da hepimizi mutlu ediyor. Ancak insanlar çabuk gevşer, hele ki yasaklar kalkınca! O yüzden, bu hafta sonları yasağının, aşılama bitene kadar devam etmesi taraftarıyım. Tamer Yazar