Hatay’ın Defne ilçesi Armutlu Mahallesi’nde depremde az hasar alan bir binada yangın çıktı. Ev sahibi, güçlendirme çalışmalarına kısa süre içinde başlayarak yeniden evine kavuşacağı günün hayalini kurarken, kimliği bilinmeyen birkaç kişinin ısınmak amacıyla yaktığı ateşin büyümesi sonucu evin tamamen yandığını söyledi. Deprem sonrası kırılgan düzen kontrolsüz davranışlarla daha da çöküyor. Uzmanlar madde kullanımı, psikolojik yıkım ve denetimsizliğin hızla arttığını vurgularken, art arda yaşanan olaylar tek bir soruyu öne çıkarıyor: “Toplum nereye gidiyor?”
Depremden sonra hırsızlığın da yaşandığı evde kablolar dahil birçok eşya çalınmıştı. Üzerine yaşanan bu yangın, ev sahibinin umutlarını tamamen tüketti. Ev sahibi, “Bu davranış bilinçli ya da bilinçsiz yapılmış olabilir ama sonuç değişmiyor. Bizim yıllardır biriktirdiğimiz umutlarımız da küle döndü.” ifadelerini kullandı.
Bölgede ardı ardına benzer olaylar
Sadece birkaç gün önce Akdeniz Mahallesi’ndeki koordinasyon merkezinde çıkan çadır yangınında da kişisel öfke kaynaklı davranışların böyle bir felakete yol açtığı gündeme gelmişti. Şimdi ise Armutlu’daki bu olay, deprem sonrası oluşan sosyal ve psikolojik sorunların ne kadar ciddi boyutlara ulaştığını bir kez daha gösterdi.
“Toplumsal çöküşün işaretleri: kontrolsüzlük ve güvensizlik artıyor”
Uzmanlar, bölgede özellikle deprem sonrası artan madde bağımlılığı, travma sonrası psikolojik sorunlar ve kontrolsüz yaşam koşullarının, bu tür olayları tetiklediğine dikkat çekiyor. Mahalle sakinleri ise çevrede dolaşan başıboş ve denetimsiz kişilerin hem güvenliği tehdit ettiğini hem de depremzedelerin yaralarını sarmasını zorlaştırdığını ifade ediyor.
Ne yapılmalı?
Psikososyal destek mekanizmalarının artırılması, özellikle gençlere ve yalnız yaşayan bireylere yönelik saha çalışmaları yapılması.
Bölgede devriyelerin artırılması, terk edilmiş binaların ve boş alanların düzenli olarak kontrol edilmesi.
Madde bağımlılığıyla mücadele programlarının yaygınlaştırılması ve erişilebilir kılınması.
Depremzedelerin yaşadığı bölgelerde güvenli yaşam alanlarının oluşturulması ve geçici barınma merkezlerinde daha sıkı güvenlik denetimleri yapılması.
Yerel yönetimlerin mahalle bazlı toplumsal dayanışma ve izleme ekipleri kurarak sahayı sürekli takip etmesi.
Yaşanan bu olay, sadece bir yangın değil; toplumun güvenlik, psikoloji ve sosyal düzen açısından ciddi bir kırılma yaşadığının göstergesi olarak yorumlanıyor. Bölge halkı, yetkililerden bir an önce önlem alınmasını talep ediyor.

