Depremin yaralarını sarmaya çalışan Hatay, şimdi de hava kirliliği ile mücadele ediyor. Şehirde artan toz ve kirli hava, vatandaşların sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor. Uzmanlar, tehlikenin yalnızca akciğeri değil, cildi ve ruh sağlığını da etkilediğini söylüyor.
Hatay’da hava kirliliği endişesi artıyor
2023 yılında Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası ağır hasar gören Hatay, bu kez halk sağlığını tehdit eden yeni bir krizle karşı karşıya. Enkaz kaldırma ve yeniden inşa süreci, şehrin havasını zehirliyor. Avrupa Çevre Ajansı’nın (EEA) güncel raporlarına göre, kıta genelinde en büyük çevresel ölüm nedeni olan hava kirliliği, Hatay’da günlük yaşamın ayrılmaz bir parçası haline gelmiş durumda.
Enkaz tozu kentte solunan havayı zehre dönüştürüyor
Bölgedeki uzmanlar, özellikle şantiye araçlarının yoğun trafiği, inşaat faaliyetleri ve enkaz tozlarının havadaki ince partikül (PM2.5) oranını katbekat artırdığını belirtiyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) belirlediği sınır değerlerin çok üzerinde seyreden bu değerler, sadece akciğer hastalıklarını değil, aynı zamanda cilt problemlerini de tetikliyor.
Hatay’da yapılan hava ölçümlerinde, özellikle sabah ve akşam saatlerinde toz bulutlarının şehir üzerinde yoğunlaştığı, bu durumun çocuklar ve yaşlılar için ciddi risk oluşturduğu vurgulanıyor.
Uzmanlar uyarıyor: Hava kirliliği sadece nefesle sınırlı değil
Halk sağlığı uzmanları, hava kirliliğinin yalnızca solunum yolları hastalıkları ile sınırlı olmadığını belirtiyor. Cilt üzerindeki etkileri yeni yeni anlaşılmaya başlanan bu tehlike, özellikle kadınlar ve çocuklarda daha hızlı cilt yaşlanmasına, egzama ve alerjik reaksiyonlara neden olabiliyor.
Bir dermatolog şu sözlerle uyardı: “Partikül maddeler cildin koruyucu bariyerini bozuyor. Bu da cildin dış etkenlere karşı savunmasız hale gelmesine yol açıyor. Hava kirliliği artık sadece solunan bir tehdit değil, doğrudan yaşanılan bir problem haline geldi.”
Ruh sağlığı ve kronik hastalıklar da etkileniyor
Hava kirliliğinin yalnızca fiziksel değil, psikolojik sağlık üzerinde de yıkıcı etkiler oluşturabileceği belirtiliyor. Son dönem araştırmalar, yüksek PM2.5 oranlarının depresyon ve anksiyete gibi ruhsal hastalıklara zemin hazırladığını ortaya koyuyor.
Ayrıca, şeker hastalığı (diyabet) gibi kronik rahatsızlıkların da kirli hava ile bağlantılı olabileceği düşünülüyor. Özellikle kalp ve damar hastalıkları riski, hava kalitesinin düşük olduğu bölgelerde çok daha yüksek.
Hatay halkı çözüm bekliyor
Vatandaşlar, maskesiz dışarı çıkamaz hale geldiklerini, çocuklarını açık havada oynatamadıklarını ve gece yatarken dahi cam açamadıklarını belirtiyor. Sosyal medyada artan şikayetlere göre, bölgede yeterli önlem alınmadığı ve çevresel denetimlerin yetersiz kaldığı ifade ediliyor.

