Hayatı yerelde keşfetmenin adı…

Yöreseli sofrada tutmanın formülü Çıkış noktası, kapitalizmin yaygınlaşmasına aracılık eden fast food zincirlerinin önüne geçmek ve lokal üreticileri korumak olan Slow Food hareketinin Hatay’daki çalışmaları Slow Food Antakya eliyle yürütülüyor. Son yıllarda yeme alışkanlıklarının değişmesiyle insan hayatına giren fast food yeme alışkanlığının önüne geçmek için 1980’lerde İtalya’da Carlo Petrini ve bir grup aktivist tarafından başlatılan […]

Yöreseli sofrada tutmanın formülü

Çıkış noktası, kapitalizmin yaygınlaşmasına aracılık eden fast food zincirlerinin önüne geçmek ve lokal üreticileri korumak olan Slow Food hareketinin Hatay’daki çalışmaları Slow Food Antakya eliyle yürütülüyor.

Son yıllarda yeme alışkanlıklarının değişmesiyle insan hayatına giren fast food yeme alışkanlığının önüne geçmek için 1980’lerde İtalya’da Carlo Petrini ve bir grup aktivist tarafından başlatılan Slow Food (Yavaş Yeme) hareketi, hızlı yeme alışkanlığını ortadan kaldırmayı, yerel üreticileri korumayı, yemek kültürlerinin ve geleneklerinin kaybolmasını önlemeyi amaçlıyor.
Dünyada 60’tan fazla ülkede milyonlarca taraftar bulan hareket, herkesin iyi, temiz ve adil gıdaya erişmesini sağlamayı hedefliyor. Kar amacı gütmeyen, üyelik ve gönüllülük esasına dayanan Slow Food hareketi, insanların GDO’suz, temiz, organik gıdaya ulaşmalarına dikkati çekmek ve toplumda bir baskı unsuru oluşturmak istiyor.
Türkiye’de Kars, İzmir, Adapazarı, Iğdır, Ankara, Aydın, Ayvalık, Gaziantep, Bodrum, Samsun ve İstanbul Slow Food hareketine üye şehirler arasında yer alıyor. Hatay ise, Antakya özelinde hayata geçirilen Slow Food Antakya ile sürece katılan coğrafyalardan bir tanesi.
Slow Food Türkiye Kurucu Lideri ve Temsilcisi Nedim Atilla’nın önderliğinde ve Kenan Yurttagül liderliğinde “İyi, temiz, adil gıda” sloganıyla kurulan topluluğun, 15 kişilik yürütme kurulu üyesiyle birlikte toplam 37 üyesi bulunuyor. Bugüne kadar birçok etkinliğe imza atan Slow Food Antakya, Hatay’ın kendi yöresel zenginliğini bir adım daha öne çıkartma hedefinde ilerlerken, üretimin ve sunumun organik halinde kalmanın öneminde de duruyor.
İfade edilen ise genelde değişmiyor:
“Organik tohumlarla üretilen ve kimyasal maddelere maruz kalmamış yiyecekler yiyin. Hızlı da yeseniz, yavaş da yeseniz, sağlıklı yiyin yeter!”
-ÜYE OLMAK!-
Slow Food hareketine, herkesin, web sayfası üzerinden belirli bir ödeme yaparak üye olabildiği belirtilirken, bu konuda izlenecek yola dair verilen bilgi ise şöyle:
“Bir Convivium (bölgesel organizasyon) oluşturmak için, harekete üyeliği tamamlanmış en az beş kişi bir araya gelerek başkanlarını seçer. Oluşturdukları conviviuma bir isim verirler. Bu isim, amaca uygun bir isim olabileceği gibi şehir, kasaba, köy ya da bölge ismi de olabilir, ama ülke ismi olamaz. Conviviumun kuruluş amacını belirten bir istek yazısı, İtalya’nın Bra şehrindeki merkeze iletilerek başvuru yapılabilir.”
Tamer Yazar

Exit mobile version