Heceleyememişiz!

Ama düzeltmemişiz de… Sergileme alanına konulan Osmanlıca Fermanın Türkçe çevirisindeki ‘heceleme’ hatalarını fark edenler, ‘ne zaman düzeltiriz’ diye soruyor! 2014’ün Aralık ayında yeni binasında hizmet vermeye başlamasından bu yana, Antakya’dan Defne ve Samandağ’a uzanan zengin coğrafyasından çıkan dünyaca ünlü mozaikleri gelen misafirleri ile paylaşmayı sürdüren Hatay Arkeoloji Müzesi’nde yaşanan ve gelen ziyaretçilerin de dikkatini çeken […]

Ama düzeltmemişiz de…

Sergileme alanına konulan Osmanlıca Fermanın Türkçe çevirisindeki ‘heceleme’ hatalarını fark edenler, ‘ne zaman düzeltiriz’ diye soruyor!

2014’ün Aralık ayında yeni binasında hizmet vermeye başlamasından bu yana, Antakya’dan Defne ve Samandağ’a uzanan zengin coğrafyasından çıkan dünyaca ünlü mozaikleri gelen misafirleri ile paylaşmayı sürdüren Hatay Arkeoloji Müzesi’nde yaşanan ve gelen ziyaretçilerin de dikkatini çeken bazı aksaklıkların yetkililer nezdinde çok dikkate değer bulunmaması, hatalarda ısrar edilmesini de beraberinde getiriyor. Bu aksaklığın adreslerinden bir tanesi, sergi alanlarının sonunda yer alan ve gelen misafirleri karşılayan Padişah Fermanları!
Bunun en net örneği ise, 1835 tarihli, Osmanlı Padişahı 2. Mahmud’a ait olanı… Olmaması gereken ‘heceleme’ hatalarının böylesi bir Müze’ye yakışmadığının altını çizenler, ‘Bu durum uzun zamandır böyle’ demeyi de ihmal etmiyor. Peki, hatalar mı?
Mesela ‘Hazine’ kelimesini bölmek ve hecelemek istemişiz, ama ‘Ha’ sonrasına tire çekmek yerine tercihimiz ‘Haz’ olmuş ve cümlenin devamını da ‘ine’ olarak paylaşmışız. Bir başka örnekte ise ‘görevlileri’ derken, bu kelimeyi de ‘görevli’ ve ‘leri’ olarak ayırmamız ve hecelememiz gerekirken, ‘görevlil’ ve ‘eri’ olarak bölmüşüz. Özetle, ‘yapmışız’, ama olmamış!  -Tamer Yazar-

Exit mobile version