Her halini yaşadık gibi…

Daha Kötüsü var mı?

Kenti idare edenlerin her sene verdikleri sözlerin, ‘bol sinekli’ ve ‘bol kokulu’ bir nehrin kuruyan ve çamurlaşan yatağında kaybolup gittiği zamanları hatırlayanların, yine benzer sözlerle ‘besledikleri’ beklentileri için sıradaki Asi ‘görüntüsü’ neye benzer sahi?

Eldeki bize yakışıyor mu? Bu soruyu uzun zamandır bu kent adına kendilerine soranlara en son katılan isim Hatay Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği (HESOB) Başkanı Abdulkadir Teksöz olmuş, “Expo 2021’i böyle mi yapacağız” diye sormuştu. Sorulan da, sorgulanan da değişmedi. Aslında sorulara hep daha yenisi eklendi. Ama cevapsız kalan kalabalıklar bu yüzden daha da arttı.
-NE YAPMALI?-
Kent genelinde ciddi anlamda tartışılan sorunun uzun yıllardır değişmeyen fotoğrafında biriken sorular noktasında konuşan, ancak ismini vermek istemeyen bir turizmcinin dediği gibi belki de…
“Yıllardır tartışması değişmemiş bir konudur bu. Ne olacak? Nasıl olacak? Hangi parayla olacak? Peki, kim yapacak? İşte asıl düğümde orada aslında! Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı topu Devlet Su İşleri’ne atar. Araya Antakya Belediyesi de girer ve tartışmaya katılır. Devlet Su İşleri ise ‘bu benim görev alanım değil’ diye ekler. Olan vatandaşa olur. Sineklerin Tanrısı romanı misali, kokuların ve sineklerin arasında kaybolmuş bir nehrin yanı başında yaşamını sürdürmeye çalışır. Şikâyet eder, ama duyan olmaz. Duysa da umursamaz. Çünkü sorumluluk denilen o ‘top’ hep ayak değiştirir. Kimse o topu ayağında tutmak istemez. Sonuç mu? Eldeki! Anlayacağınız bize dair hikâye dün gibi. Bugünden yarına da değişmeyecek gibi.
Son olarak Esnaf Birliği Başkanı’nın da bu tartışmaya katılması, aslına bakarsanız önemli. Bu katılım eldeki o ‘tartışmadan’ uzak tutulan tabloyu da değiştirmeli. Çünkü net olan bir şey var ki, ‘kent konseyleri’ eliyle bir şey değişmez. Çünkü yönetimlere bu konseyler eliyle eleştiri çıkmaz. Ne mi olmalı? Ama ciddi anlamda, bu toplumu temsil edecek ve eleştirisini de korkmadan yapabilecekler bir araya gelmeli. Ancak bu şekilde bir şeyler değişir. O yüzden, bir toplantı olmalı, yapılmalı. Konu enine boyuna tartışılmalı. Çünkü bu sorun salt yöneticilerin kısır tartışmalarına terk edilemeyecek kadar yaşamsal bir sorun.”  -Tamer Yazar-