Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Av. Nabi İNAL

Her şey Güzel Oldu….

Pazar günü İstanbul seçmeni sandık başına giderek Büyükşehir belediye başkanını seçti.

Yapılan sayım sonucunda millet ittifakının adayı CHP’li Ekrem İmamoğlu, 777 bin 581 oy fark atarak 2. kez Büyükşehir belediye başkanı seçildi.

İmamoğlu’nun 2. kez belediye başkanı seçilmesi ile sadece kazanan İmamoğlu, kaybeden ise Yıldırım olmamıştır.

Bu seçimin başkaca kazananı ile kaybedeni vardır. Kısaca hatırlatalım:

23 Haziran seçimini demokrasi, yargı bağımsızlığı, hak-hukuk-adalet, kuvvetler ayrılığı, Güçlü bir parlamento, ayrıştırıcı değil birleştirici anlayış, hosgörü, sevgi, saygı,her türlü ayrımcılığa karşı olan, kucaklayıcı bir yaşam tarzı özlemi, nimet ile külfetin, gelir ile giderin hakça ve eşit bir şekilde paylaşıldığı bir düzeni, israfı kabul etmeyen, eş, dost, akraba kayırması yerine liyakatın öne çıktığı bir anlayışı isteyen ve özleyen görüş kazanmıştır.

23 Haziran seçimini kırıcı, yaralayıcı, ayrıştırıcı söylemleri rahatça söylemek suretiyle toplumu ayrıştırmak isteyen, koltuğu bırakmamak için her yolu deneyen, elinde bulunan olanakları gücünü devam ettirebilmek için rahatlıkla kullanma yoluna giden, demokrasinin var olduğu ülkelerde hiçbir makamın devamı olmayacağı gerçeğini gözden uzak tutmak suretiyle hareket eden, olanakları eş dost, hısım-akrabaya dağıttıktan sonra, yine devlet olanakları ile ölmeyecek kadar yaşatacak olan yardımları sanki kendi yapıyormuş gibi sunmak yoluna giden, kibrin, gururun, azametin, sevgisizliğin rahatlıkla sergilendiği bir ortam yaratan tek anlayış ve tek adam zihniyeti ile ülkeyi yönetme yolunda adımlar atmak, bir doğru vardır o da benim doğrumdur anlayışını sürdürmek isteyen, eleştiriyi hiçbir şekilde kabul etmeyen, güçler ayrılığı ilkesini etkisiz hale getirmek için türlü yol ve yöntemlere başvurma yoluna gitmek isteyen anlayış bu seçimin kaybedeni olmuştur.

İşte 23 Haziran seçiminin gerçek kazanı ile kaybedeninin özeti bundan ibarettir.

Şimdi kazananın da, kaybedenin de bu sonuçtan gereken dersi çıkarması, seçmenin verdiği mesajı en iyi bir şekilde değerlendirmek suretiyle bundan sonraki adımlarını buna göre atması ülke yararına bir hareket olacaktır.

Kazanan İmamoğlu ile millet ittifakı, seçmenin açtığı bu krediyi en iyi bir şekilde değerlendirmek zorundadır.

Gerek 31 Mart seçimleri öncesi ve gerekse 23 Haziran seçimleri nedeniyle verilen sözlerin, yapılacağı vaat edilen projelerin, tüm yurttaşları kucaklayıcı bir davranış içerisine girileceği yolundaki vaadin, engelliler, çocuklar, gençler,kadınlar ve tüm yurttaşlar için atılması gereken olumlu adımlar, bir sisteme bağlanmak suretiyle gereken tez elden yapılmalıdır.

Bunlar yapılırken yine seçimden öncesi söylenen sözler doğrultusunda, varsa tüm yolsuzlukların belgeleri ile tespit edilmesi ve sorumlular hakkında yasal işlemin başlatılması gerekir.

Yine her türlü lüks ve israfa son verildiğine, ekonominin düzelmesi için gereken özverinin önce örnek olması gerekenlerden başlatıldığına yurttaşların inandırılması gerekir.

Eğer bunlar yapılırsa, Türkiye’nin nüfus ve ekonomi açısından büyük bir çoğunluğuna sahip yerlerin yerel yönetimlerini kazanmış bulunan millet ittifakı, bundan sonraki seçimden de ezici bir çoğunlukla galip gelebilir.

Kaybedenler ise şapkalarını önlerine koyup yanlışlarını kabullenip, doğruyu bularak ona göre hareket etmek zorundadırlar.

Gururun, kibrin, sevgisizliğin, sert ve kırıcı söylemlerde bulunmanın yarar yerine zarar vereceğini kabullenmelidirler.

Demokrasinin temelinde karşılıklı fikir alışverişinin var olduğunu ve hiç kimsenin en iyi ve en doğruyu tek başına bulamayacağı gerçeğini akıldan çıkartmamak suretiyle eleştiriler kabullenilmeli ve gereken dersi çıkartılmalıdır.

Eğer dediğim dedik anlayışı devam ederse, eğer kibir, gurur, sert söylemler, sevgisizlik aynen sürdürülürse, eğer bir doğru vardır o da benim doğrum anlayışı ile hareket etmekte ısrarcı olunursa bilinmelidir ki bundan sonraki seçimlerde de daima kaybeden tarafta yer almaya devam edeceklerdir.

23 Haziran seçiminden herkesin gereken dersi çıkartması ve seçmenin verdiği mesajı en doğru bir şekilde almak suretiyle adımlarını ona göre atması gerekir.

31 Marttan sonra bahar gelmişti. 23 Hazirandan sonra yaz geldi. 24 Haziranda güneş ülkemizi başka bir güzellikte aydınlatmaya ve ısıtmaya başladı.

Atatürk ilkeleri doğrultusunda, demokratik laik sosyal hukuk devleti anlayışı ile hareket edebilmek için, 23 Haziran büyük bir fırsat yaratmıştır. Dileriz ki bu fırsat en iyi bir şekilde değerlendirilir.

23 Haziran öncesi her şey güzel olacak demiştik. Bu gün her şey güzel oldu diyoruz….

[email protected]

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER