En geç 2023 yılında yapılması gerekecek olan genel seçimler nedeniyle sabırsız bir bekleyiş ve arayış sürmektedir.
Yapılacak olan bu seçimde, sadece adaylara değil aynı zamanda ülkenin geleceğinin şekillenmesine neden olacak bir sisteminde oylanması yoluna da gidileceğini sanıyoruz.
Zira son günlerde gerek iktidar, gerekse muhalefet kanadında, büyük bir arayışın içine girildiği ve bu doğrultuda çalışmalar yapıldığı, medyaya yansıyan haberlerden anlaşılmaktadır.
Bilindiği gibi halen ülkemizde, adına Türk tipi başkanlık sistemi denilen bir yönetim uygulanmaktadır.
Bu yönetim biçiminin her geçen gün sakıncaları ortaya çıkmakta ve düzeltilmesi yolunda da çabalar sarf edilmektedir.
Öyle ki; İktidar kanadı dahi bu eksiklikleri gördüğü için, düzeltilmesi yolunda bazı hazırlıklara şimdiden girişmiş bulunmaktadır. Şuanda uygulanmakta olan sistemin sakıncaları, eksikleri ve düzeltilmesi gereken yanlarının aranıp bulunması yoluna gidilmektedir. Yapılacak olan seçimde de bu yolda gereken düzenlemelerin olacağı ve böylece Türk tipi başkanlık sisteminin hizmet vermeye devam edeceği açıklanarak seçmenin desteği sağlanmak istenmektedir.
Ama görünen o ki; Genç Türkiye Cumhuriyetinin temelleri parlamenter sistem üzerine kurulu olduğu için, Türk tipi başkanlık sistemine karşı güçlendirilmiş parlamenter sisteminin yeniden yaşama geçirilmesi yolundaki istekler yüksek sesle dillendirilmeye ve bu yolda arayışlar yapılmaya başlamıştır.
Türk tipi başkanlık sistemine geçişten bu yana, aradan geçen süreç devamlı olarak parlamenter sistemi aratmış ve bu nedenle de güçlendirilmiş parlamenter sistemin yeniden yaşama geçirilmesi doğrultusunda arayışlara yönelinmiştir.
Özellikle muhalefet kanadını oluşturan siyasal partilerin, bu günkü sistem yerine, güçlendirilmiş parlamenter sistemi tercih ettikleri ve bunun yaşama geçirilmesi için gereken yasal hazırlıkları yaptıkları, yapılan açıklamalardan anlaşılmaktadır.
Bu nedenle de önümüzdeki seçimlerde seçmenlerin her iki görüşü de göz önünde tutmak suretiyle oylarını kullanması gerekecek.
Seçmen; ya şimdi olduğu gibi başkanlık sistemini kabullenerek bu doğrultuda oyunu kullanacak, yada güçlendirilmiş parlamenter sistemin yeniden uygulanması doğrultusunda görüş bildirecektir.
Başka bir anlatımla seçmen; ya Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanlar kurulundan oluşan bir sistemin yeniden yaşama geçirilmesini isteyecek yada bunların yerine tek adamın ve onun belirlediği kişilerin kararları doğrultusunda yönetilmeyi kabul edecektir.
Bu nedenledir ki; en geç 2023 yılında yapılması gereken genel seçimler büyük bir önem taşıyacaktır.
Ya tarafsız bir Cumhurbaşkanı ile meclisin güvenoyunu almış Başbakan ve bakanlar kurulundan oluşan bir yönetimi belirleyecek parlamento yada parlamentonun etkisiz olduğu, partili bir Cumhurbaşkanı ve onun belirleyeceği kişiler tarafından yönetilme yolu.
İşte önümüzdeki seçimlerde bu iki yoldan biri yaşama geçirilecektir.
Bu nedenle siyaset sahnesi büyük bir arayış ve çalışma içindedir. Sandığın kurulma tarihi yaklaştıkça bu arayış ve bekleyiş daha da belirginleşecektir.
Gelecek günler, bize bunların hangisinin seçmen tarafından kabul edilebileceğini daha net bir biçimde gösterecek ve böylece ülkenin geleceğinin şekillenmesine neden olacak adımların atılması yoluna gidilecektir.
Bu gelişmeler doğrultusunda kimsenin suskun kalmaması, herkesin görüşlerini açıklaması gerekliliğini hatırlatmakta yarar görüyoruz….
YORUMLAR