Avcı, ekonomik krizin ağırlığının pandemi koşullarında taşınamayacak düzeye geldiğini söyledi
Hatay KESK Dönem Sözcüsü SES Hatay Şube Eşbaşkanı Meryem Avcı, açıklamasında, asgari ücretli, emekli, kamu emekçisi ve dar gelirli olan tüm kesimlerin günden güne hızla eriyen ücretleriyle, satın alma güçlerindeki ağır kayıplarla gündelik yaşamlarını sürdürmeye çalıştığını söyledi. İşsizlik, geçim derdi ve düşük ücretlerin artık hayatların sönmesine, ailelerin dağılmasına, çocukların çalışmak zorunda kalmasına neden olduğunu söyleyen Avcı, siyasi iktidarın bu tabloya karşı gözlerini yumduğunu, kulaklarını tıkadığını, görmek istediği hülyaya, duymak istediği nidaya kendisini kaptırdığını bildirdi. Avcı, ekonomik krizin üzerlerindeki ağırlığının pandemi koşullarında taşınamayacak düzeye ulaştığına dikkat çekti.
Kaşıkla verilip kepçeyle alınıyor …
Sendikalı ya da sendikasız, 3 milyon kamu emekçisi ve 2 milyon emeklinin iradesi ve ihtiyaçlarının yok sayıldığını söyleyen Avcı, kamu emekçilerinin, 2022-2023 dönemi toplu sözleşmeye gitme sürecinde, %3’lük kısmı toplu sözleşmeden kaynaklanan, % 5,45’lik kısmı ise enflasyon farkı olarak %8,45’lik bir zamla karşılaştığını bildirdi ve açıklamasında şunlara yer verdi: “Haziran ayı resmi enflasyon oranı üzerinden verilen zam daha maaşlara yansımadan, Temmuz ayından geçerli olmak üzere elektriğe % 15, konutlarda kullanılan doğalgaza ise %12 zam yapılıyor. Siyasi iktidarın kaşıkla verdiğini kepçeyle alma politikası yıllara kıyaslandığında ise kaşığın giderek küçüldüğü, kepçenin ise devasa boyutlara ulaştığı herkes tarafından çok iyi biliniyor.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu olarak, 5 milyon kişinin hayatlarının enflasyon rakamların arasına sıkıştırılamayacağı artık görülmelidir. Siyasi iktidar bir gerçeği unutmamalıdır. Yaşamlarımızın ekonomik müjdelerinizden, reform paketlerinizden, çılgın projelerinizden ve doymak bilmeyen sermayedarlarınızdan daha az kıymetli değildir.
Tüm kamu emekçilerine ve emeklilere çağrımız açık ve nettir. Biz bu gidişe dur demediğimiz sürece, sahici ve samimi bir şekilde yan yana gelip el ele vermediğimiz sürece, kapalı kapılar ardında rakamlarla oynadıkları gibi hayatlarımızla oynamaya devam edeceklerdir. Dolayısıyla sendikalı ya da sendikasız, tüm kamu emekçileri “artık yeter” demeli ve bu gidişe bir son vermelidir.”
Vergi adaletsizliğine son verilmeli …
Avcı, KESK olarak taleplerini şöyle sıraladı: “En düşük kamu emekçisi maaşı; kira, yakacak, ulaşım gibi sosyal ödemelerle yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalıdır. Maaşlarımızda hedeflenen enflasyon oranında değil, yaşanan gerçek enflasyon oranında, satın alma gücümüzdeki azalma ve ekonomik büyüme oranları dikkate alınarak artış yapılmalıdır. Elektrik, doğalgaz, su, akaryakıt, ekmek, toplu taşıma gibi temel ihtiyaçlara yapılan zamlar geri alınmalı, söz konusu temel ihtiyaçlara zam yapılmamalıdır.
Tüm yükü emekçilerin sırtına yıkan vergi adaletsizliğine son verilmelidir. Sadece geçtiğimiz yılın kayıplarını telafi etmek için maaşlarımız 2021 yılının başından itibaren geçerli olmak üzere seyyanen 1000 (bin) TL artırılmalıdır. Yıllardır yandaş konfederasyonla yapılan satış sözleşmelerine son verilmeli, uluslararası sözleşmelerde güvence altına alınan grev hakkımız engellenmemeli, derhal grevli özgür toplu sözleşme mekanizması kurulmalı, bunun için 4688 sayılı yasa baştan sona yeniden düzenlenmelidir.” Mehmet ÖZGÜN