Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

İptal Davası Açarız…

Baro; Yeni Ceza İnfazı’nda,

Baro; Yeni Ceza İnfazı’nda, hükümlü ve tutuklunun avukatı ile görüşme usulünün Anayasa ve kanuna aykırı olduğu iddiasında

Hatay Barosu, 29 Mart tarihinde yasalaşarak Resmi Gazete’de yayınlanan ve TBMM Başkanlığı’na sunulan Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi İle Ceza Ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmeliğin Anayasa’ya ve yasalara aykırı olduğunu savundundu.
Baro açıklamasında, yürürlüğe giren Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi İle Ceza Ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmeliğin 72. Maddesi’nde, hükümlünün, “Avukat ve Noterle görüşme” hakkının yeniden düzenlendiği hatırlatıldı ve şöyle denildi
“Yönetmeliğin 72. Maddesi’nin 2. fıkrasının (e) bendinde, ‘Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardan mahkûm olan hükümlülerin Avukatları ile ilişkisinde, Avukatın, savunmaya ilişkin olduğunu beyan ettiği belge ve dosyalar fiziki olarak aranabilir. Avukatların, hükümlü ile kurumda yapmış olduğu görüşme sırasında konuşmaları yansıtan ve bizzat Avu-kat tarafından elle tutulan kayıtlar hakkında da bu bent hükümleri uygulanır’ hükmü yer almaktadır.
Bu düzenlemeyle, terör suçları kapsamında görüşmelerde hiçbir sınırlama veya meşru müdahale gerekçesi olmadan, Avukatın evrakları aranabilecek ve cezaevi yönetimine sınırsız bir tasarruf hakkı tanınarak, temel hak ve özgürlüklere doğrudan müdahale edilmesinin önü açılmış olacaktır.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 1. Maddesi’nde, Avukatlığın; hem kamu hizmeti hem de serbest meslek olduğu belirtilmiş, Avukatların, yargının kurucu unsurlarından bağımsız savunmayı serbestçe temsil ettiği düzenlenmiştir. Avukatlara tanınan bu haklar, savunma hakkının korunmasının doğal bir sonucudur.
Nitekim Ceza Yargılaması Kanunu’na göre; Şüpheli veya Sanık, vekâletname aranmaksızın, müdafii ile her zaman ve konuşulanları başkalarının duyamayacağı bir ortamda görüşebilir. Bu kişilerin müdafii ile yazışmaları denetime tâbi tutulamaz.
Savunma hakkı, temel bir insan hakkıdır. Avukatlık Kanunu’na, Ceza Muhakemesi Kanunu’na ve Uluslararası Sözleşmelere açıkça aykırı ve en temel insan haklarına doğrudan müdahale anlamına gelen bu düzenlemeden vazgeçilmelidir. Bu düzenlemenin iptali için Baro Başkanlığımızca dava açılacaktır.”
-Cemil Yıldız-