Hangi nedenle olursa olsun, virüsle mücadele sonucu yeni normal yaşamın ilk adımlarının atılmaya başlandığı şu günlerde, gözler yeniden siyaset sahnesine çevrildi.
Esasen virüsle mücadele edilen dönemlerde, zaman zaman iç siyasetle ilgili adımlar atılmakta, söylemlerde bulunulmakta ve bazı kararların alınacağı yolunda sinyaller verilmekte idi.
Virüsle mücadelede yeni normal yaşama başlandığı günden itibaren de, siyaset sahnesinde daha net sözler söyleniyor, kararlar alınıyor ve bu doğrultuda adımların atılmasına daha çok rastlanıyor.
Bu konuda daha çok iktidar kanadını oluşturan partilerden ses gelmektedir.
Ancak muhalefette, iç siyasetteki bu hareketliliği görerek gerekeni yapma yolunda yoğun bir çalışma içine girdiğini söylemleri ile belli etmektedir.
İktidar ile muhalefet kanatları bu doğrultuda çalışadursunlar, kamuoyunun görüşlerinin ve değerlendirmelerinin ne olduğuna bir bakmak gerekir.
Yapılan kamuoyu araştırmaları sonucu ortaya çıkan tablo, cumhur ittifakı destekçilerinin giderek azalmakta olduğunu göstermektedir.
Yine anket sonuçlarına göre millet İttifakını oluşturan partilerde bir yükseliş trendinin başladığı görülmektedir.
Bunların ötesinde asıl dikkat çeken husus, seçmenlerin güçlendirilmiş bir parlamenter sistemin varlığını istedikleri ve özledikleri doğrultusundadır.
Bir süredir uygulanan Türk tipi başkanlık sisteminin, anket sonuçlarına göre fazlaca benimsenmediği ve güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönülmesinin istediğini göstermektedir.
İşte bu durumu gören siyaset sahnesindeki aktörler, kendi görüşlerine göre yol ve yöntem aramaya ve bunları yaşamaya geçirmeye gayret etmektedirler.
Bu arada AKP’den ayrılanların kurdukları Deva ve Gelecek partilerinin, AKP’ den büyük oy koparamamaları için gereken yasal değişikliklerin yapılması yoluna gidilmek istendiği gelişmelerden anlaşılmaktadır.
Bunun içinde, başta siyasi partiler ve seçim yasaları olmak üzere bazı yasalarda bir takım değişiklikler yapmak suretiyle, bu iki partinin önümüzdeki seçimlere girmelerini engelleyecek yada zorlaştıracak hükümlerin yaşama geçirilmesi yoluna gidilmek istenmektedir.
CHP Genel Başkanının Deva ve Gelecek partilerinin mecliste grup kurabilmeleri için, gerekirse CHP’den milletvekili verebilecekleri ve böylece bu iki partiye destek olabilecekleri yolundaki açıklamalarda cumhur ittifakını oluşturan partileri harekete geçirmiştir.
İşte böylesi bir ortam içersinde siyaset sahnesi yeniden hareketlenerek ve yeni yeni söylemler ortaya atılarak, bir tür siyaset pandemisinin oluşmasına neden olunmaktadır.
Hangi nedenle olursa olsun, bu değişikliklerin yapılması, erken, baskın veya normal süreç içerisinde bir seçimin yapılabileceği doğrultusunda tahminlerde yürütülmeye başlamıştır.
İster baskın seçim olsun, ister erken seçim olsun, isterse normal zaman içerisinde yapılacak bir seçim olsun, gelişmeler daha uzun süre bu konuda karşılıklı söylemlerin olacağı, siyaset sahnesinin bir tür siyaset salgını ile mücadele etme durumu ile karşı karşıya kalacağı doğrultusundadır.
Ancak görünen o ki; sandığa gidecek seçmenlerin büyük bir çoğunluğu Türk tipi başkanlık sistemi yerine güçlendirilmiş bir parlamenter sistemin yaşama geçirilmesini istemektedir.
İşte bu nedenledir ki; önümüzdeki günlerde atılacak adımlar, verilecek kararlar ve yapılacak söylemler Türk tipi başkanlık sistemi ile güçlendirilmiş parlamenter sistemin sandıktan başarılı çıkabilmesi yolundaki çabalar ve çalışmalara yoğunlaşacaktır.
Bu sıcak yaz günlerinde, siyaset sahnesindeki gelişmeler ortamın daha da ısınmasına neden olacaktır.
Temennimiz provokasyonun olmadığı, ayrışma yerine birleşmenin kin ve nefret yerine sevgi ve saygının egemen olması ve gerçek demokrasinin tüm kurum ve kuralları ile birlikte uygulanabilmesinin sağlanmasıdır.
Bekleyeceğiz ve göreceğiz…
YORUMLAR