İtalya’da bir sunum hikâyesi…

Ve Hatay’ın bölge rakipleri… Geçtiğimiz günlerde İtalya’da gerçekleştirilen ‘Gastronomi Kentleri’ toplantısında Hatay adına yapılan sunumu izleyenler, Gaziantep ve Şanlıurfa gibi illerin son dönem artan popülaritesi içinden sıyrılma adına daha net bir turizm politikası izlenmesi konusunda hemfikir. Özellikle de sunum noktasında! İtalya’nın Fabriano kentinde düzenlenen UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı 13. Genel Kurul Toplantısı’nda; Hatay “Gastronomi”, İstanbul […]

Ve Hatay’ın bölge rakipleri…

Geçtiğimiz günlerde İtalya’da gerçekleştirilen ‘Gastronomi Kentleri’ toplantısında Hatay adına yapılan sunumu izleyenler, Gaziantep ve Şanlıurfa gibi illerin son dönem artan popülaritesi içinden sıyrılma adına daha net bir turizm politikası izlenmesi konusunda hemfikir. Özellikle de sunum noktasında!

İtalya’nın Fabriano kentinde düzenlenen UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı 13. Genel Kurul Toplantısı’nda; Hatay “Gastronomi”, İstanbul “Tasarım”, Kütahya “Zanaat ve Halk Sanatları” ve Gaziantep “Gastronomi” alanında yaptığı sunumlarla, turizm pastasından daha fazla pay alma adına ‘resmi-kurumsal’ davetlerini gerçekleştirdiler. İtalya’daki toplantıda, Hatay’ı, Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş temsil etti. Savaş, sunumunu İngilizce olarak gerçekleştirdi.
Toplantıyı, medya üzerinden yapılan paylaşımlarla izleyen bir turizmci, oldukça dikkati çeken tespitlerde bulundu. İfade edilenler şöyle:
“Bu tür platformlar, kent sunumları adına ‘profesyonel bir çizgide’ hazırlanılması gereken platformlar. ‘Yaptım-Oldu’ diyemezsin! Buradaki kaybı telafi etmen daha zor. Çünkü İtalya’daki son toplantı, UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı’na dahil şehirlerin rekabetidir aynı zamanda. Tüm iddianı ve görkemli şehir hikayeni paylaşıp, poker masasındaki gibi, restini çekebileceğin bir yerdir. Blöf tutmaz, ki o yüzden de elindeki kartların iyi olması gerekir.
Şimdi dürüst olayım… Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı’nı sunum yaparken izledim. Güzel, kısa ve samimi kelimeler kullandı. Ama konuşma bitince ‘vov’ diyebileceğimiz bir içerik yoktu. Ama asıl sorun da, Sayın Başkan’ın İngilizcesiydi. Ne yazık ki yetersizdi. Öyle ki, telaffuz ne yazık ki çok yetersizdi. En basit kelimeler bile ağızdan çıkarken, tek tek, tedirgin bir sunumla paylaşıldı. Halbuki kağıttan okundu, tüm o sunum!
Bir tavsiye, tabi uygularlar mı bilemem! Bence bu tür yerlerde illaki konuşacaksa biri ya da birileri, konuşulacak dile hakim biri yapsın bunu. Bu, klasik, turiste hoş geldin konuşması değil. Profesyonel bir toplantı. Bir UNESCO toplantısı. Dünya kentlerinin buluşması. ‘Aman canım sen de…’ diyemezsin! Dememelisin!”
-BÖLGE REKABETİ!-
İtalya’dan Hatay’a yansıyan bir toplantının eleştirisinde duranlar bir tarafa, geride kalan Ramazan Bayramı, Hatay’ın turizm alanındaki rakipleri, Gaziantep ve Şanlıurfa için kalabalıklar içinde geçti. Her iki kentteki müzeler başta olmak üzere, ören yerleri, ziyaretçi akınına uğradı. Dünyanın en büyük mozaik müzeleri arasında gösterilen Zeugma Mozaik Müzesi’nden başlayan bölge turlarının Gaziantep ayağında start alanlar, Göbeklitepe’nin Urfa’sında soluklandı. Sadece Zeugma Mozaik Müzesi, tek başına 22 binden fazla ziyaretçiyle buluştu.
Kültür turizminin yanı sıra önemli inanç merkezlerinden biri olarak dikkati çeken ve “Göbeklitepe Yılı” sayesinde baharda turist akınına uğrayan Şanlıurfa ise; Hazreti İbrahim’in doğduğu ve ateşe atıldığı yer olarak rivayet edilen Balıklıgöl, “tarihin sıfır noktası” diye nitelendirilen Göbeklitepe, konik kubbeli evleriyle dikkati çeken tarihi Harran ilçesi ve doğal güzellikleriyle öne çıkan Halfeti ilçesi gibi mekanlarıyla, bayramda ziyaretçilerine farklı bir tatil imkanı sundu. “Peygamberler Şehri” olarak nitelendirilen ve bayramda ziyaretçi akınına uğrayan Şanlıurfa, bu dönemde 400 bin civarında kişiyi ağırladı.
-BEKLENEN!-
Aynı turizmcinin ‘beklenti listesi’ ve final sözleri ise ‘beklendiği’ gibi!
-Temiz bir şehir…
-Bakımlı bir tarih…
-Sahip çıkılan tescilli evler…
-Hatırlanan inanç turizmi…
-Bakımlı yollar, kaldırımlar…
-Daha özenli bir kent peyzajı…
-Gastronomik standart…
-Düzgün turizm tabelaları…
-Türkçe yanında İngilizce kullanımı…
-Uzun Çarşı’ya restorasyon…
-Şehrin yeşil (ağaç) ihtiyacı…
“Eldeki listeye bakıp da, ‘e zaten hepsi bizde mevcut’ diyenler olacaktır, ama bunu diyenlerin, ‘var’ dediklerine biraz daha yakından bakmalarını rica etmek durumundayım. Çünkü uzaktan, gerçekten de her şey ve herkes güzel görünüyor!” -Tamer Yazar-

Exit mobile version