Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Kadın Avukatlar Mesajı: “Cumhuriyet kazanımlarından ödün yok”

TÜBAKKOM (Türkiye Barolar Birliği

TÜBAKKOM (Türkiye Barolar Birliği Kadın Komisyonu) adına Dönem Sözcüsü Hatay Kadın Komisyonu Başkanı Av. Meral Asfuroğlu imzasıyla yayınlanan “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” mesajında, 8 Mart’ın; Dünya kadınlarının taleplerini birlikte daha gür haykırdıkları, kendilerini toplumda eşit bir birey olarak yok sayan çağdışı zihniyetlere karşı çıktığı, kadını sömüren, aşağılayan, yok eden sistem ve zihniyetlere karşı omuz omuza mücadele verdiği bir gün olduğu vurgusu yapıldı. Hatay Barosu Kadın Avukatları adına Komisyon Başkanı Av. Meral Asfuroğlu imzalı yapılan açıklama şöyle:
“Kadına yönelik ayrımcılığı; dünyada sömürünün, şiddetin, eşitsizliğin, yoksulluğun artmasına neden olan sistemden ayrı düşünmek mümkün değildir. Bu nedenle, temel olarak bu sistemin değişmesi sağlanmadan kadın sorunlarına çözüm bulmak mümkün olmayacak-tır. Cinsiyet ayrımının ortadan kaldırılmasıyla, özgür ve eşit bir birey ve toplum oluşumu sağlanabilir.
Ülkemizde, toplumsal cinsiyet ayrımcılığı aile içinde başlayarak toplumun her alanında var olmaya devam etmektedir. Tarihsel, kültürel ve dinsel bir takım gerekçeler üretilerek, kadınlar eğitimden, iş hayatından ve toplum yaşantısından uzaklaştırılmaktadır.
Ülkemizde nüfusumuzun yarısını teşkil eden kadınlarımız, yaşamın her alanında varken; karar alma organlarında, istihdamda, eğitimde politikada aynı oranda temsil edilememektedir. Kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği problemi, ekonomik ve toplumsal hayatın eşitlik ilkesi kapsamında düzenlenmesiyle mümkündür. Kadınları toplumsal hayat dışına itmeye çalışan, cinsiyetçi ve ayrımcı politikalardan ve uygulamalardan vazgeçilmelidir. Laik eğitim sistemi, her türlü toplumsal cinsiyet eşitsizliğin kaldırılması için bir zorunluluktur. Yine 12 yıl kesintisiz zorunlu eğitim de kız çocuklarının birey olmasını sağlayacak önemli bir olgudur. Politik dil kullanımının ve özellikle Diyanet İşleri Başkanlığı’nca yapılmakta olan kadına yönelik cinsel tanımlamaların mevcut yasalarla çelişkili olmaması sağlanmalıdır. Aile kavramı kullanılarak, kadına yönelik şiddette ve aile mahkemesinin görevli olduğu alanlarda ve davalarda arabuluculuk ve uzlaştırma yöntemleri kabul edilmemelidir. Kadına sadece ailenin bir parçası gören politik, kültürel anlayış değiştirilerek, kadının eşit ve özgür birey olduğu kabul edilmelidir.
Bizler, Hatay Barosu olarak, Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu (TÜBAKKOM) üyesi olarak; kadınlarımızın cumhuriyet devrimleri kazanımlarından ödün vermeyeceğimizi, kadına karşı her türlü ayrımcılığın ortadan kalktığı, kadının birey olarak var olduğu, özgürlüklerinin kısıtlanmadığı, şiddettin ve istismarın önlendiği, barışın sağlandığı bir Türkiye ve dünya istediğimizi bir kez daha kamuoyuyla paylaşıyoruz.”   -Cemil Yıldız-