Yayaları İse Unutuyoruz!
Antakya Belediyesi tarafından Kurtuluş Caddesi’nde sürdürülen restorasyon çalışmaları kapsamında, Sarımiye Cami hemen yanı başında devam eden uygulama noktasında yaşanan kaldırım işgalinin son örneği, Büyükşehir Belediyesi’nin Asi Nehri kenarındaki yaya yolunda sürdürdüğü otobüs durağı monte çalışmaları sırasında kendini tekrar ediyor.
Tarihler, 02.10.2019’u gösterirken, İçişleri Bakanlığı tarafından “Öncelik Hayatın, Öncelik Yayanın” sloganıyla 2019 yılı “Yaya Öncelikli Trafik Yılı” ilan edilmiş ve ülke genelinde olduğu gibi, Hatay’da da 6 Şubat 2019 Çarşamba günü, “Yaya Güvenliğinin Nöbetçisiyiz” sloganıyla bir “farkındalık” etkinliği gerçekleştirilmişti. Hatay Valiliği koordinasyonunda Antakya Köprübaşı Vakıflar Binası önünde gerçekleştirilen etkinlikte kısa bir konuşma yapan Vali Vekili Tetikoğlu, “İçişleri 
Bakanlığımız tarafından başlatılan ‘Öncelik Yayaların’ kampanyasıyla bu yıl ‘Yayalar Yılı’ ilan edildi” demiş, “Bugünkü etkinliğimiz bu ana çerçevede yapılan ikinci etkinliktir. İlkinde yaya önceliğini vurguladığımız etkinliğin devamı olan bugünkü etkinliğimizi ‘Yaya güvenliğinin nöbetçisiyiz’ sloganıyla gerçekleştiriyoruz” diye de eklemişti.
-UNUTTUK MU?-
2020 ile neyin, ne kadar değiştiğini sorgulayan vatandaşlar ise, Antakya kent merkezinin farklı noktalarında, iki ayrı belediye uygulamasını işaret ederken, “Öncelik Hayatın, Öncelik Yayanın” sloganının hangi ara rafa kaldırıldığını sorguluyor.
H.Ç. >> Her sene belli zamanlarda memleketime geliyorum. Diyenlere kızıyordum, ama Avrupa’nın gözünü seveyim! Orada böyle bir şey yapabilir misin? Asla! Bir kere sen bu uygulama ile yaya yolunu kapatacaksın ve yaya da trafiğin içinde yürümek zorunda kalacak, öyle mi? Emin olun, belediye böyle bir şeye cesaret edemez. Kapatmak zorunda mı kaldı? O zaman yaya için korunaklı bir alternatif ara yol açmak 
ya da düzenlemek zorunda. Hadi bir kaza oldu! Ne olur sizce? Burada, ömrün boyunca açtığın davada yılların geçer, ama orada en ağır tazminata mahkum olur, bunu yapan. Sanırım buradaki rahatlık da bundan. Biraz da, insanımızın tepkisizliğinden!
B.Ö. >> Etkinlik zamanını hatırlıyorum. Protokol falan da gelmişti. Hatta o gün, yayalara ve kavşaktan geçen araçlara broşür ve karanfil dağıtılmıştı. Biz seviyoruz işin şov kısımlarını. Kurtuluş Caddesi’ni görmedim ama, Asi kenarındaki o durak çalışmasını dün gördüm. Sabah trafiği bol bir yerde kaldırımı kapatmak pek akıl işi değil, ama… Burası Türkiye!
H.P. >> Ana haber bültenlerinde, kaldırıma çıkan araçların yayaları nasıl ezdiğine dair haberleri izleyip duruyoruz. Düşünün, kaldırımda bile güvende olmadığınız bir trafik halimiz var. Bu durumda, kaldırımı kapatıyor, yayalara da ‘ne halin varsa, gör’ diyoruz. Benim zavallı ülke insanım da ne yapıyor? Mecburen yola iniyor. Arkasını kontrol ediyor. Tedirgin tedirgin yürüyor, ardından o işgalin bittiği yerden tekrar 
kaldırıma çıkıyor. Ama söylene söylene! Bir gün değişiriz inşallah. İnsan hayatı, ilk önceliğimiz olur.
J.O. >> Bir turizmci olarak ne söylememi istersiniz? Buna gelinceye kadar listemiz o kadar uzun ki! Bir kere denetim yok, bunu söyleyelim. Bir belediye, bu tarz kaldırım işgallerini, kendi işi bahanesi ile yapabilme rahatlığını böylesine kolay bir şekilde sergileyememeli! Sergilese bile, diğer üst bir kurum buna müdahil olabilmeli. Tamam, iş yapmak zorundasınız, ama bunu da, kent yaşamının kendi içindeki akışını bozmadan ve engellemeden yapmak zorundasınız. Bu hep denildiği gibi! Yaptım, oldu! Ama yine denildiği gibi! Yaptınız, ama olmadı!
H.P. >> Bu ‘yaya öncelikli’ günde, gazetede okuduğum bir kısmı paylaşmak istiyorum. Emniyet Müdürü demiş… “Amacımız, trafik güvenliğini yaya öncelikli olarak sağlamak, bu olguyu, hem yayalarımıza hem araç şoförlerimize, özellikle de yeni yetişen genç nesillere özümset-mek, uygulanmasını sağlamak.” Özümsetme olayına, bu kenti yöneten yerel idareleri ve yöneticilerini de katsalar iyi olacak. -Tamer Yazar-