Tüm toplumun tanıklığında!
“Altı yıldır, Diyarbakır Ulu Caminin avlusundaki güneş saati, karanlığa ayarlı…” diyen Hataylı Akademisyen / Hukukçu Neval Oğan Balkız, “aydınlatılmamış, karanlıkta bırakılmış cinayetlere” işaret etti.
28 Kasım 2015 tarihinde Diyarbakır’ın Sur ilçesinde öldürülen eski Baro Başkanı Tahir Elçi’nin, kameralar önünde, tüm toplumun tanıklığında öldürüldüğünü söyleyen Hataylı Akademisyen / Hukukçu Neval Oğan Balkız, “aydınlatılmamış, karanlıkta bırakılmış cinayetlere” işaret etti.
-CEVAPSIZ SORULAR!-
24 Ocak 1993’te Ankara’da, Karlı Sokak’taki evinin önünde, arabasına konan C-4 tipi plastik bombanın patlaması sonucu suikasta kurban giden Gazeteci/Yazar Uğur Mumcu’nun, “Geçmiş cinayetleri kolaylıkla unutan bir toplum, bundan sonra dökülecek kanların da sorumluluğuna ortak oluyor demektir” sözünü hatırlatan Balkız, Tahir Elçi cinayeti için şunları söyledi:
“Düşman ceza hukuku, yine devreye sokuldu! Önce nefret dili ile ötekileştirildi, sonra şüpheli konumuna düşürüldü, suçlandı ve hedef gösterildi! Birileri de son hamle için kendini görevli saydı! İnsan olma, insan kalma varlığımız, bir dünya kadar daha eksilmiş oldu. Altı yıldır, Diyarbakır Ulu Cami’nin avlusundaki güneş saati, karanlığa ayarlı… Aydınlatılmamış, karanlıkta bırakılmış cinayetler karşısında;
-Devlet, bir daha böyle cinayetlerin yaşanmayacağının garantisini oluşturacak siyasi, idari, hukuki önlemleri almış, demokratik şeffaf denetim mekanizmalarını oluşturmuş mudur/ oluşturmakta mıdır?
-Adalet hakkının eksiksiz şekilde yerine getirilmesini sağlayacak bir soruşturma, kovuşturma, adil ve tarafsız bir yargılama yapılmış mıdır/ yapılmakta mıdır?
-Toplum olarak hakikati bilme hakkımızın gereği yerine getirildi mi/ getirilmekte midir? Sorularının yanıtını ne denli merak ediyor ve takipçisi oluyoruz?”
-Tamer Yazar-