Kamu çalışanları alandaydı

Emekten, halktan yana bütçe için omuz omuza Eğitim Sen Şube Başkanı Özgür Tıraş: “Her gece, ‘yarın nelere zam gelecek, eriyen ücretlerimizle nasıl geçineceğiz, kapıya dayanan kara kışı nasıl atlatacağız’ endişesiyle yatıyoruz.” Kamuda çalışan memur ve işçileri temsilen, sendikaların temsilci ve üyeleri önceki gün Antakya’da bir basın açıklaması yaptı ve “Geçinemiyoruz” başlığı altında, çektikleri ekonomik sıkıntıları […]

Emekten, halktan yana bütçe için omuz omuza

Eğitim Sen Şube Başkanı Özgür Tıraş: “Her gece, ‘yarın nelere zam gelecek, eriyen ücretlerimizle nasıl geçineceğiz, kapıya dayanan kara kışı nasıl atlatacağız’ endişesiyle yatıyoruz.”

Kamuda çalışan memur ve işçileri temsilen, sendikaların temsilci ve üyeleri önceki gün Antakya’da bir basın açıklaması yaptı ve “Geçinemiyoruz” başlığı altında, çektikleri ekonomik sıkıntıları anlattı, “emekten ve halktan yana bütçe istiyoruz” dedi.

Antakya köprübaşında; DİSK, KESK, TMMOB ile TTB’ye bağlı sendika başkan, yönetici ve üyelerinin katıldığı  basın açıklamasında konuşan Eğitim Sen Şube Başkanı Özgür Tıraş, ülkeyi yönetenlerin, büyüme rekorlarından ve şahlanan Türkiye’den bahsettiğini, bu kapsamda da bir avuç sermayedar için, yandaş şirketler için bu söylenenlerin doğru olabileceğinin altını çizerek, “Ama emekçiler için, halk için işsizlik büyüyor, pahalılık artıyor, borçlar kabarıyor, faturalar şahlanıyor” dedi.

DİSK, KESK, TMMOB ile TTB üyelerinin katıldığı köprübaşındaki basın açıklamasında ortak metni okuyan Özgür Tıraş, alım gücünün düştüğünü ve işsizliğin arttığını, artık hemen her evde olan işsizlerden, özellikle genç ve kadın işsizlerden gördüklerini anlattı.

Antakya’da, “Geçinemiyoruz” başlığı altında, emek ve halktan yana bütçe özlemiyle toplanan DİSK, KESK, TMMOB ve TTB yönetici ve üyeleri adına konuşan Tıraş, şöyle devam etti:

“Her gece, ‘yarın nelere zam gelecek, eriyen ücretlerimizle nasıl geçineceğiz, kapıya dayanan kara kışı nasıl atlatacağız’ endişesiyle yatıyoruz. Her sabah, paramızın döviz ve zamlar karşısında adeta pula döndüğü, yoksulluğun ve işsizliğin arttığı bir güne uyanıyoruz.

Bu zorlu süreçte, TBMM’de hepimizin geleceğini yakından ilgilendiren, 2022 Bütçe yasa teklifi görüşülüyor. Bütçede, gelirlerin kimlerden sağlanacağı ve kimler için harcanacağı belirleniyor. Anayasasında ‘sosyal-hukuk devleti’ yazan ülkelerde, oluşturulacak bütçelerle toplumun ezici çoğunluğu, üreten emekçi çoğunluğu korunabilir.  Ancak ne yazık ki Türkiye’de, yıllardır, bütçeler; ülke kaynaklarının, emekçilerden ve halktan alınan vergilerin sermayeye, patronlara ve yandaşlara aktarılmasının bir aracı haline dönüşmüştür. Ve yaptıkları da yapacaklarının teminatıdır.”

Dört sendika ortak açıklamasının son bölümünde, istekler şöyle dile getirildi:

•Ücretli kesimlerin omzuna yıkılan vergi yükün hafifletilsin,

•Bütçe gelirleri büyük oranda kar, faiz ve servetin vergilendirilmesine dayansın.

•Asgari ücret ve bütün ücretlerin asgari ücret kadarı için tüm vergi ve kesintiler sıfırlansın ve net ödensin. Böylece tüm ücretler yaklaşık 750 lira artırılsın.

•Elektrik, su,  doğalgaz ve internet faturaları vergi ve kesintiden muaf tutulsun.

•Dolaylı vergiler düşürülsün, tüm gıda ürünlerinde KDV sıfırlansın.

•Eğitim, sağlık gibi kamu hizmetlerinin piyasalaştırılmasına son verilsin,

•Kamu hizmetlerine ve yatırımlarına bütçeden ayrılan payın artırılsın.

•En düşük emekli aylığı en az asgari ücret düzeyine yükseltilsin.

•Herkese temel gelir güvencesi sağlansın.

•Toplumsal Cinsiyete Duyarlı bir bütçe hayata geçirilsin.

Kısacası, bu ülkenin işçileri ve emekçileri olarak yarattığımız değerlerin, oluşturduğumuz kaynakların, insanca bir yaşam, insanca çalışma koşulları ve iş güvencesi, parasız kamusal hizmet olarak geri dönmesini istiyoruz. Gelirde adalet, vergide adalet istiyoruz.

2022 bütçesi ve asgari ücreti belirlenirken, ‘geçinemiyoruz’ diye haykıran milyonların talepleriyle omuz omuza mücadeleye çağırıyoruz.” -Cemil Yıldız-

Exit mobile version