Kamu Emekçileri Konfederasyonu (KESK) kuruluşu, 25.yıldönümünü kutluyor. Kutlamalar, ilimizde de bağlı kamu sendika yönetici ve üyelerinin katılımı ile yapıldı.
KESK adına Dönem Sözcüsü Hatay Eğitimsen Şube Başkanı Özgür Tıraş yıldönümü ile ilgili şunları kaydetti:
“Kamu Emekçileri mücadele tarihinin yapı taşı, fiili meşru mücadelenin açık adresi konfederasyonumuz KESK’in 26. kuruluş yıldönümü tüm emekçilere kutlu olsun. KESK’in tarihi, elbette ki geride bıraktığımız yarım asırdan ibaret değildir. KESK’in tarihi; kökleri emeğin yüzlerce yıllık birikimine, dalları Encümen-i Muallim’den TÖS’e TÖB-DER’e, uzanan asırlık ulu çınarın tarihidir. KESK’in tarihi; 12 Eylül faşizm sonrasında ilk mitingi yaratan, İlk kez iş bırakan, barikatları yıkarak Ankara Kızılay Meydanı’na akan yüz binlerin dünden bugüne uzanan direniş destanının tarihidir. KESK’in tarihi, ‘memurun da sendikası mı olur’ diyenlerin kapılarına vurduğu mühürleri söküp atarak, kapı kulu değil, emekçi olduğunu ispatlayanların tarihidir.
Emekleriyle, ödedikleri bedellerle bizlere bu onurlu tarihi bırakan arkadaşlarımızı bir kez daha minnetle anıyor, anıları önünde saygıyla eğiliyoruz.
KESK, faşizme karşı demokrasi, emperyalizme karşı bağımsızlık, gericiliğe karşı laiklik, savaşa karşı barış, baskılara karşı özgürlük, ırkçılığa ve şovenizme karşı emeğin birliği ve halkların kardeşliği mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir.
Ülkemizde, ağır insan hakları ihlallerini yaşanıyor. İnsan hakları ihlallerine karşı mücadelemizi kesintisiz sürdüreceğiz.
Emeği ile geçinen tüm kesimlerinin önünde her zaman zorlu süreçler, çetin mücadeleler olmuştur. Bugün de kelimenin tam anlamı ile bir zulüm döneminden geçiyoruz. Bir avuç mutlu azınlığın dışında kalan herkesin yoksullaştığını ve alım gücünün düştüğünü her gün yaşıyoruz. Dolayısıyla, bugün bizim için sadece bir kutlama günü değil, mücadeleyi yükseltme günüdür.
Gün; bu toprakları emeğin, eşitliğin, özgürlüğün, demokrasinin, barışın, laikliğin filizlendiği topraklara çevirme günüdür. Gün; sömürü, yoksulluk ve baskı düzenine karşı omuza omuza verme günüdür. Bize reva görülen kara kışı baharına çevirmek için, sesimizi ve gücümüzü birleştirme günüdür.
Güzel günler bize gelmez, bizler güzel günlere yürümedikçe! Birlikte umudu, dayanışmayı, mücadeleyi büyüterek güzel günlere ulaşabiliriz.” -Cemil Yıldız-