Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Kılıçdaroğlu konuşuyor…

CHP Genel Başkanı Kemal

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Partisinin 38. olağan kurultayında konuşuyor…

100 yıllık bir tarih her partiye nasip olmaz. 100 yıllık tarihimizde kapatıldık direndik , Türkiye’de hiç bir partiye nasip olmayan bir tarih yaşıyoruz., CHP’yi yüz yıl yaşatan gerçek kuruluşunun savaş meydanında Kuvay-ı Milliyeciler tarafından gerçekleştirilmesidir. Sıradan bir parti değiliz, Kuvay-ı Milliyecilerin Atatürk’ün, ne ezen ne ezilen diyenlerin partisiyiz. Çağdaş uygarlığı hedeflemişlerin partisiyiz, Herkesin inancına yaşam tarzına saygı duyan bir partiyiz. 100 yılı yaşatanın örgütlerimiz olduğunu da hiç kimsenin unutmaması gerekir. Bu salonda 5 çeteler, haram el uzatanlar yok. Bizim kurultaylarımız her düşüncenin özgürce tartışıldığı kurultaylardır. Tartışmaları bir zaaf olarak değil aydınlanmanın göstergesidir. Partinin yükünü taşıyan örgütlerdir. Örgütler 100 yıllık birikimimizin temel taşıdır. Hiç kimse örgütün otorite ve dayanışma ruhunu tartışmaz. Ben dahil hiç kimse kendisini partinin üstünde asla göremez.

Sevgili örgütüm sizleri zaman zaman üzdüm. Ama asla sizi utandıracak hiç bir şey yapmadım. Sizler ve Türkiye için mücadele ettim. Bu parti bütün kurultaylarından tartışarak ve güçlenerek çıkmıştır.

Türkiye’nin içinde bulunduğu durum

1 -Anayasa fiilen askıya alındı.

2-Saray devleti çoklu organ yetmezliği ile karşı karşıya..

3- Yoksulluğu yaymak ve derinleştirmek saray devletinin politikasına dönüştü. Yoksulluk kabullenilen bir kültür haline dönüşmek üzeredir. Türkiye yasadışı zenginleşmeyi başarı haline getirildi

4-Türkiye fiilen yarı açık cezaevine dönüştürülmüştür.

5-İktidarda kalmak için her türlü hile ve sahtekarlığı yapmak sarayın meşru politikası haline gelmiştir.

6-Ülykenin dış politikası fiilen iflas etmiştir. Kan denizine dönüşen Filistin’de bile Türkiye’nin sözü geçmiyor.

7- Yanlış dış politikanın bedeli olarak Türkiye sığınmacı deposu haline dönüştürülmüştür.

Sarayın ahlaki ve meşru bir tarafı kalmamıştır. Tablonun diğer yüzü tarihin bize yüklediği sorumluluktur. Bütün bunlar olurken asla umutsuzluğa kapılmayacağız. Biz umudumuz., bilgilmiz ve birikimimizle tarihe yön vereceğiz. Atatürk’ün “Umutsuz durumlar yoktur. umutsuz insanlar vardır. Ben hiç bir zaman umudumu yitirmedim der. Bu salondakilerin hiç birisinin umudunu yitirmeye hakkı da yetkisi de yoktur.

Tarihin bize yüklediği sorumluluk gereği 6 liderle ilk kez oturduk ve tarihin bize yüklediği sorumluluğu anlattım. Ve 6 parti bir araya geldik. Ülkeyi nasıl yöneteceğimizi oturduk çalıştık. Ortak mutabakat hazırladık. Her alanda ortak metni hazırlayıp geniş kitlelerle paylaştık. Güçlendirilmiş parlamenter sistemi önerdik. Fazla ayrıntıya girmeyim ama sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım. Masadan ayrılmalar sonra tekrar oturmalar. Ateşi ve ihaneti gördüm, Yılmadım, yıkılmadım. Yapılan bütün kumpaslara  yalana dolana 5 li çetelere saray devletinin harcadığı milyarlara rağmen asla yılmadık ve boyun eğmedik. Çünkü şuna inanıyordum. Yolu doğru olanın yükü ağırdır. üstelik hançerlerle birlikte ağırdı. Beni asıl üzen sırtımdaki hançerlerdi.

Seçim bitti kazanamadık. Daha nefes almadan değişim söylemleri başladı. Değişim söylemini dile getirenler uzun süredir değişmeyenlerdir. Ama seçimden sonra ilk işim onları değiştirmek oldu. Değişmeyen tek şey değişimdir. Hayatın kendisidir değişim.

CHP Sivas’ın ötesine geçemiyor deniliyordu. Bu gün oralardan milletvekilimiz var. Her yere girdik. Her sokağa girdik. asla yan yana gelemez dedikleri insanlarla yan yana geldik. Hiç kimsenin kimliğine inancına yaşam tarzına müdahale etmedik. Sadece muhalefet eden bir parti olarak tanımlıyorlardı. Türkiye’nin köklü çözümüne akılcı çözümler ürettik.

CHP sağa kaydı. diyorlar. Bunlar sağın da solun de ne olduğunu olduğun bilmiyorlar. Bakınız çok açık ve net söylüyorum. CHP Halkın partisidir 6 oktan birisi halkçılıktır. Avrupa’nın en güçlü sosyal demokrat partisi CHP’dir. aldığı oy ve ürettikleriyle diğer sosyal demokrat partilere örnek oldu. CHP Sosyalist Enternasyonal’in en saygılı ve onurlu üyesidir. Bazen değişimin içinde olanlar değişimi farkedemezler. Biz sosyal kimliklerden politika üretmeye başladık. taksici, köylü apartman görevlileri sosyal kimliktir. Bizim sağa kaydığımızı söyleyenlere sorayım. Taşeron işçilerin haklarını kim verdi.  Bu politikayı kim uyguladı?

Yoksul bir ailenin çocuğu olarak aileden okuyan tek benim. Musatfa Kemal’in kurduğu bu partide majestelerinin temsilcisi olmadım. Sarayın sofrasına gidip diz çökmedim., Doğru bildiğimi hep savundum bundan sonra da savunacağım.  7 Mart 2023 grup toplantısında şu cümleyi kurdum. “Bay Kemal’in yol arkadaşı olmak… Bay Kemal’in yol arkadaşı olmak için emeklinin işçinin memurun TİÜK rakamlarıyla hakları yenildiğinde TÜİK’in önüne gidip protesto edeceksiniz. Gençlerin halkları yenildiğinde MEB’in önüne gidip mülakatı kaldırın diyeceksiniz. Bay Kemal’in yol arkadaşı olmak için apartman görevlisi ezilenlerin  savunucusu olacaksınız. Kimsenin inancını yaşam tarzını eleştirmeyeceksiniz, deprem bölgesine gidin ilk genel Başkan olacaksınız. Yaşanan derin yoksulluğu  anlatacaksınız, elektriği suyu doğlgazı kesilen milyonlarca insanın sesi olacaksınız. Bir hafta elektriksiz yaşayacaksınız.  Bunları biz yaptık. Şimdi biz sağcı mıyız?  6 yaşındaki kızımız tacize uğrarken milletvekilleriyle birlikte adalet Bakanlığına gideceksiniz ve  bu sayede dava açıldı.  Bay Kemal’in yol arkadaşı olmak için Çubuk’ta suikaste uğrarken moralinizi bozmayacak dimdik ayakta duracaksınız. Başka partilerin CHP’ye müdahale etmesine izin vermeyeceksiniz.  Bay Kemal’in yol arkadaşı olmak için paramiliter gruplardan korkamayacak kapısına dayanacaksınız. İki oğlu öldürülen emine Şenyaşar’a sahip çıkacaksınız. Bay Kemal’in yol arkadaşı olmak için vefalı olacaksın. Bay Kemal’i arkadan hançerlemeyeceksin. Hangi mücadeleleri verdiğimiz ne çabuk unuttunuz?13 Haziran Grup toplantısında “Gemiyi limana sağlım götürmek kaptanın görevdir” dedim. Bu Kurultay’dan sonra tüzük kurultayı yapacağız. Değişim, dönüşüm nasıl olur Sadece Türkiye değil Bütün Türkiye bunu öğrenecek. Değişimin sırrı eskiye savaşmak değil yeniyi inşaa etmektir. Bunları yaptığımızda bir sonraki kurultayda sizlerin arasına oturup yeni seçilen genel başkanı alkışlayacağım. Aldığım her görevi yerine getirmeye çalıştım. 36 saat ayakkabı çıkarmak ne demek siz bilmezsiniz ama ben biliyorum. Tarihi bir sorumluluk bizim sırtımızda. Manisa’yı Bursa’yı Balıkesir’i. Denizli’yi alacağız. eğer biz Atatürk’ün izinden gideceksek bizim kitabımızda umutsuzluk yoktur. Mücadele vardır.  (Sami Gökçe)